5 Eylül 2013

Kadrajınız nasıl olsun...

Kadrajınız nasıl olsun? Bu soruyu ‘fotoğrafınız’ nasıl olsun diye de sorabiliriz. Fotoğraf nesnelliğin gerçeklikle yeniden sunumudur. Dahası ‘hangi nesnellik ve  hangi gerçeklik’? Fotoğrafla uğraşanların en çok muzdarip olduğu sorgulama budur.
Örnekler üzerinden gidersek;
1.Fotoğrafta bir reklam panosu içinden barikat yapılmış otobüs görünmektedir.
2.Fotoğrafta aynı reklam panosu içinde ağaçların olduğu bir kare.
Şimdi soralım. 1. Fotoğrafın gerçekliği ile 2. Fotoğrafın gerçekliği nedir? İki fotoğrafta aynı zamanda ve mekanda çekilmiştir. Yani aynı olaya iki farklı yaklaşım. Gerçekse ikiside gerçek. Fakat konunun hakikatliği nerede? Burada devreye fotoğraf makinasının ardındaki gözden, yani fotoğrafçının gerçeği algılayış ve sunuşunu görürüz. Burada fotoğrafçıyı yönlendiren olaya bakış açısıdır. Bu bakış açısının sınanacağı yer ise ‘doğruluk’la yani ‘hakikatle’açıklanabilir. Fotoğrafçının ideolojisi objektifi ne yöne doğrultacağını gösterir.
Bu durumu alın medyaya uyarlayın. Ülkede önemli olaylar oluyor mesela Roboskî, mesela  Gezi direnişi çok yaygın medyaya bakıyoruz birinde Penguen belgeseli bir diğerinde yemek programı. Aynı anda alternatif, muhalif medyaya bakıyoruz ellerindeki kıt kanaat olanaklarla canlı yayındalar. Tekrar sorgulayalım aynı zaman ve mekanda yaşanan bu gerçeklikte hangisi doğru? Ya da hakiki…
Demek ki gerçek, içinde anlamak ve bilmekten yoksunluk taşıyorsa sahteleşiyor. Trilyonluk canlı yayın araçların varmış, teknolojide bir numaraymışsın hikaye…
Şimdi 3 no.lu fotoğrafa bakalım. Fotoğraf makinasını biraz sola çevirirsen barikat yapılmış otobüsü, Biraz sağa çevirirsen ağaçları gösterirsin . O halde şimdiye kadar gördüğümüz ve bundan sonrada göreceğimiz tüm fotoğraflarda fotoğrafçıların dünyaya bakışında (ideolojisi) nesnel olanın gerçeklik kazanmasında ne kadar önemli olduğunu düşünelim. Fotoğrafların yorumlanmış gerçekliğin sunumu olduğunu unutmayalım. Oysa gerçek orada bir adım solda ya da sağda az ötede ya da beride. Sahi kadrajınız nasıl olsun?

evrensel.net

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı.

Evrensel'i Takip Et