08 Ekim 2013 21:24

AKP'nin

AKP\'nin

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Kim ne derse desin, Başbakan tarafından kamuoyuna duyurulan demokratikleşme paketi, Kürt sorununun siyasi çözümüne yönelik sürecin önemli bir parçasıydı. Kapsamlı bir halkla ilişkiler çalışmasının ardından açıklanan paket, kendinden menkul bir biçimde AKP’nin ne parti ne de hükümet programında yer almıyor. Dönemsel işlerinden bir tanesi daha yalnızca. AKP’nin 10 yılı geçen iktidarının olgunluk dönemindeki kavrayışının bir sonucu olarak da gündeme gelmediği ortada. Ancak hem süreç hem içerik hem de açıklamadan sonra yaşananlar tam bir Başbakan Recep Erdoğan ve AKP klasiği. Paketin içeriği kamuoyunda bir haftadır tartışılıyor. Büyük bir adım da deniyor, içi boş da deniyor, kabak da deniyor. Bununla birlikte, ne hazırlanış gerekçesi olan Kürt sorunu ile ilgili herhangi bir konuyu ne de antidemokratik uygulamaları sistemli bir biçimde ele alıp çözüm önermiyor. Gelen yoğun ve sistematik tepkilerin ardından, Başbakan hızla manevra yapıp “bu daha ilki, diğerleri sırada” demekten çekinmiyor. Oysa, ifade özgürlüğünün bile sınırlı olarak yaşanabildiği, çoğu zaman yasaklandığı, polisin bizzat Hükümetin direktifiyle ortada suç unsuru oluşturan hiçbir fiil yokken, önleyici tutuklama ve önleyici şiddet uygulamalarının sıradanlaştığı bir ülkede yaşıyoruz. Bu ülkenin Hükümeti, becerebilse komşu ülke Suriye’ye savaş ilan edecek. Edemediği için de şeriatçı teröristlere doğrudan her türlü desteği sağlayarak ne olursa olsun hedefine ulaşmaya çalışan bir Hükümet. Böyle özelliklere sahip bir ülkede demokratikleşmeyi yaşananların ana sorumlusu Hükümetten beklemek, onun kendi kapasitesiyle, kendi başına hazırladığı paketlere bel bağlamak akıllara ziyan bir durumdu. Çünkü bu özellikteki Hükümet, ne gerçek anlamda niyet edebilir, ne de hazırlayabilir. Bu durumu maalesef yaşayarak da gördük. 28 Şubat mağdurları bugün AKP mağduru oldular. AKP’nin yasal düzenlemesinden kendilerine yakın olanların dışındakilerin yararlanmasına Milli Savunma Bakanı izin vermiyor. Bu aşamada akla 1867-1952 yılları arasında yaşamış filozof G. Santayana’nın bir saptaması geliyor “Tarihten ders almayanlar, tarihi yeniden yaşamaya mahkum olurlar.” 2007, 2009 ve 2011 seçimleri ile 2010 anayasa referandumu öncesinde AKP, dönemsel olarak silahların susmasını hep sağladı. Hemen ertesinde de çatışmaların yeniden başlamasına çanak tutuldu. Kısaca aktardığımız bu durum, AKP’nin önemli bir özelliği olarak herkesçe biliniyor. Bununla birlikte, bu dönemin öncekilerden daha farklı. Aynı yıl (2014) içinde iki seçim var. Ertesi yıl bir seçim daha. Bu arada AKP’nin paketinin AKP’ye, yalnızca AKP için olduğunu da belirtelim. AKP, Mart 2014 yerel seçimlerine kadar topu kaybetmeden ayağında çevirmeye devam etmek istiyor. Diğer yandan, yine bu paketle meşhur %50’ye mesaj vermenin yanı sıra, seçim için hedeflediği yeni seçmen kitlesini(özetle MHP ve BBP seçmeni olarak belirtebiliriz) de ihmal etmemeye özen gösteriyor. Paket, ne Kürt sorununun siyasi çözümünü hedefliyor ne de emekçilerin gasp edilen haklarıyla ilgileniyor. Ne tutuklu avukatlar, ne tutuklu gazeteciler, ne Terörle Mücadele Yasası, ne Türk Ceza Yasası, ne tutuklu milletvekilleri, ne hasta hükümlü ve tutuklular ne de sayıları 10 bini geçen tutuklu Kürt siyasetçileri vb. ile ilgili hemen hiçbir çözüm yok. Seçim barajı duruyor, kendini birinciliğe çakacak önerileri tartışmaya açıyor. Anadilinde eğitim sorunu hala çözülme niyetinde değil. Hükümet, paketinde Alevi’ye Alevi, Kürt’e Kürt bile diyemiyor. Alfabeye dokunamıyor. Yalnızca üç harfle ilgili yasağı uygulamayacağını belirtmekle yetiniyor... Bir kez daha paylaşalım. AKP’nin paketi AKP’nin. Türkiye sosyalistleri, Kürt sorunun siyasi çözümü sürecinde masada BDP’yi AKP ile baş başa bırakmaya devam ettiğimiz sürece, en azından yakın vadede, hiçbir gelişme beklememek gerekiyor. Yerel seçim için sandık başına gitmemize yalnızca 174 gün kaldı. Bugüne kadar ne yaptık? Hiçbir şey. Peki bundan sonra? AKP için tamam mı devam mı diyoruz. Hep birlikte göreceğiz...

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa