Fevzi Tuncay'ın gösterdikleri
Fotoğraf: Envato
Geçen hafta futbol gündemi arasında geçiştirilen ancak irdelenmesi gereken konuların başında Fevzi Tuncay geliyor. Fevzi’nin 150 bin TL’lik borcunu ödeyememesi sebebiyle hapse girmesi elbette yıllar boyu onu tribünden ve televizyondan izlemiş her futbolseverin içini biraz burkmuştur. Yeteneklerinin hak ettiği çizgiye bir türlü gelememiş bir kariyere sahip olmasına rağmen uzun yıllar üst düzey futbolda boy göstermiş bir kalecidir Fevzi. Profesyonel futboldan ekmek yemiş birini borç sebebiyle polislerin arasında cezaevine giderken görmek beklenen bir durum değildi. Bu noktada Pascal Nouma’nın Twitter’dan çaktığı kıvılcımı Rıdvan Dilmen, Rüştü Reçber gibi isimlerin önderliğinde devralan Profesyonel Futbolcular Derneği’ne Fevzi Tuncay’ı hapisten çıkaracak kefaletin ilk taksidini toplayıp onu özgürlüğüne kavuşturduğu için teşekkür etmek gerek. Fakat bu hikayenin mutlu sonu ya da hikayeden çıkarılacak ana fikir veya dersin bu olmadığı da ortada.
Burada üzerine düşünülmesi gereken “iki nokta var. İlki Fevzi gibi futboldan iyi sayılabilecek düzeyde paralar kazanmış bir futbolcunun borç yüzünden hapse düşecek duruma gelmesi… Elbette işin magazinel yönü ya da boşandığı eşiyle arasındakiler hiç kimseyi alakadar etmez ancak bu kadar büyük paralar kazanan sporcuların bu durumlara düşmesi o sporcu kadar ülkedeki sporcuların ekonomi yönetimi konusundaki eğitimsizliğini de gösteriyor gibi… Sadece Fevzi de değil, daha önce de maddi olarak müşkül duruma düşmüş başka eski sporculara da rastlıyoruz. Profesyonel Futbolcular Derneği’nin olaya hemen müdahil olması takdire şayan olmakla birlikte eksik bir şeyler var.
Bu düzeye gelmiş her futbolcunun, sporcunun eline geçen ciddi miktarda paraları nasıl değerlendirmesi gerektiğine dair bir eğitim alması şart. Örneğin kurumsallıkta dünyanın en üst düzey spor liglerinin başında gelen NBA’de çaylak oyuncular genç yaşta bu konuda belli bir eğitim sürecinden geçiyorlar. NBA aynı zamanda eski sporcularına da en çok değer veren ve ileride maddi anlamda zor duruma düşmelerini engellemek için çaba gösteren liglerden biri. Ülkemizde malum, örgütlü olmak kolay bir iş değil. Profesyonel Futbolcular Derneği’nin de futbolcu haklarının korunması ve eski sporcularla ilgili çalışmalar yapması şart. Bu illa maddi bir boyutta olmak zorunda değil ancak bu tip konularda başımıza bir musibet gelmeden organize olmak konusunda başarısız bir millet olarak Fevzi’nin düştüğü acı durum belki bir fırsata dönüştürülür. Bu konuda en doğru sözlerden birini Villarreal’deki görevinden bu hafta ayrılan bir başka Beşiktaşlı Nihat Kahveci söyledi. “Bir işi bile çok görüyorlar, anlayın işte ortamı… Futbolu bırakınca kimse yüzünüze bakmaz” diyor Nihat. İşte belki de Profesyonel Futbolcular Derneği’nin başlaması gereken nokta bu olabilir, sadece Fevzi değil, futbol sonrası ne yapacağını bilemeyen tüm sporcular için…
Fevzi yine şanslı sayılabileceklerden, medyaya yansıdıktan sonra dahi olsa gerçekten zor durumunda kendisine sahip çıkıldı. Son olarak Beşiktaş kulübü altyapıda bir görev teklif edecekmiş, Milli Takım tarafından da benzer bir girişim olduğu söyleniyor. Bunlar tabii güzel şeyler ama sanki bunu yaparken de usulüne göre yapmakta fayda var. Bu görevlerin de ciddi işler olduğunu, genç futbolcu adaylarını eğitmeden önce gerçek bir eğitimden geçmek gerektiği unutulmamalı. Balık vermekle balık tutmayı öğretmek arasındaki farkın farkında olup bu görevleri de kamuoyu nezdinde değersiz kılmadan Fevzi’ye yardımcı olunması gerektiği atlanmamalı. Bundan böyle Fevzi Tuncay gibi ihtiyaç duyan tüm sporculara zor durumlara düşmeden yardım eli uzatılır umarım…
- İbrahim Coşkun ve heyecan 14 Ocak 2014 00:11
- Aralıklar kiminse Mayıslar da onun mu? 24 Aralık 2013 00:06
- Kura değil tombala! 17 Aralık 2013 00:21
- Kendini hatırlayan dev 10 Aralık 2013 00:34
- Dürüstlük ve cadı avı 03 Aralık 2013 00:44
- 'Çile'nin 14. yılı 12 Kasım 2013 07:17
- Çıkan oyuncu Muslera 05 Kasım 2013 07:58
- Başka bir Kıbrıs futbolu mümkün 29 Ekim 2013 07:35
- Kopenhag kriterleri 22 Ekim 2013 09:27