6 Aralık 2013

7 Aralık Cumartesi günü Batıkent’de bir cemevi açılışımız var. Bu cemevi diğerlerinden farklı olacak. Bu cemevi bir geleneğin devamı, hatta inancın yeniden şekillenmesinin yolunu açacak. Bu Cemevi, Hâce Bektaş Dergahının günümüzdeki postişini Veliyettin Hürrem Ulusoy’un öncülüğünde 2010 yılında başlatılan Dergahta Birlik çalışmaları neticesinde kurulan Hünkar Hacı Bektaş Veli Vakfı tarafından hizmete açılacak.
Cemevinin asli görevi geleneğe uygun olarak dede-ana ve diğer inanç önderlerini yetiştirmek olacak. Burası aynı zamanda bir okul gibi hizmet yürütecek. Biz başından beri söylüyoruz, her inanç kendi inanç önderlerini kendisi yetiştirip, kendisi görevlendirir. Çünkü her inancın kendi inançsal kriterleri vardır. Siz Sünni inanç önderi yetiştirip görevlendirdiğiniz eğitim sistemini ve yöntemini Aleviliğe uygulayamazsınız. Biz de aslolan razılıktır. Bir dede-anayı bir cemevine veya bir köye, mahalleye görevlendirdiğinizde aslolan orada yaşayan ve o dede-anadan hizmet alacak kişilerin razılığının alınmasıdır. Alevilik bir rızalık yoludur. Rızalık gösterilmeden Alevilik yolunda hiçbir hizmet verilemez, alınamaz.
Cumartesi günü açılışı yapılacak olan cemevimiz bu anlamıyla Hükümetin kimi kurum ve kimi dedeler üzerinden yürüttüğü asimilasyoncu yöntemlere karşı bu işin inancımıza ve inancın geleneğine göre iyi bir cevap ve örnek olacaktır. Ser çeşmemiz Hacı Bektaş Veli Dergahı Postnişini Veliyettin Hürrem Ulusoy, Alevilerin üzerinde yürütülen bunca asimilasyoncu politikalar karşısında önemli bir duruş sergilemektedir. Kendisinin Tansu Çiller dönemi başta olmak üzere birçok hükümet döneminde etkili ve yetkili kişilerce ziyaret edilmiş ve iş birliği tekliflerinde bulunulmuştur. Sayın Ulusoy ise her seferinde inancın gereği neyse onu söylemiş, hiçbir zaman kişisel menfaat ve ikbal peşinde koşmamıştır. Veliyettin Hürrem Ulusoy’un bu tutumu karşısında Osmanlı-Alevi Ocakları ilişkisinde karşımıza çıkan bir durum tekrarlanmış ve Veliyettin Ulusoy’dan istediği cevabı alamayanlar alternatif Alevi temsilcileri yaratmaya veya var olanları toplumun en önüne koymaya başlamışlardır.
Postnişin Veliyettin Ulusoy, mütevazi kişiliği yanı sıra yolun razılık kuralına da uygun davranarak her defasında hem diğer ocakların inanç önderleri ile hem de Alevi örgütü yapısının geneliyle istişarelerde bulunup yolu yürütmeye çalışmaktadır. Dergahta Birlik çalışmaları Alevi Ocakları arasındaki birliği sağlayacak önemli bir adım olarak tarihimize kaydedilmiştir. Postnişin Ulusoy, Alevilerin yol kurallarının yazıldığı Erkan namelerin günümüz toplumsal kurallarına göre yeniden ele alınmasının da çalışmalarını başlatmıştır.
Postnişin Ulusoy, Aleviler üzerinde yürütülen asimilasyon politikalarının karşısında durup hükümetler ile siyasilere de mesafeli durmaktadır. Bunun yanı sıra Alevilerin önemli kitlesel toplantılarına katılıp mesajlarını da iletmektedir. Kimi Alevi önderlerinin Ulusalcı-Milliyetçi tutumlarına karşı Postnişin Ulusoy’un mesajları yine yola uygun, 72 millete aynı nazarla bakan ve ötekileştirmeyi reddeden bir yerden olmaktadır.
Almanya’da Mimarlık eğitimi alan Veliyettin Ulusoy birçok yönü ile Aleviler açısından hele de bu dönemde büyük bir şans olarak önümüzde durmaktadır. İnsanların çoğu kez umudunun kesildiği dönemlerde güç aldığı ve umudunu yeşerten kişiler ve olaylar olmuştur.
Ömrü uzun olsun, Veliyettin Ulusoy gibi bir şahsiyetin Serçeşmemiz Hâce Bektaş Dergahında postnişin olması benim Alevilik adına her daim umudumu ayakta tutan bir durum olmuştur. Cumartesi günü atılacak adım ise son dönem asimilasyon politikalarına karşı umudumuzu yeşerten ve direncimizi güçlendiren önemli bir olay olacaktır. Hayırlı olsun.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et