05 Ocak 2014 07:15

Hayata karşılık

Hayata karşılık

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Geçtiğimiz günlerde ulusal restoran zincirleri çalışanları ülke çapında asgari ücretin yükseltilmesi için eylem yapmaya başladılar. Yaklaşık 100 şehirde başlatılan protestolar kolektif medya tarafından saldırıya uğradı. Ki medya, patronların kuduz ve hırlayan köpeği olarak yaşamak için asgari ücret talep eden insanlara saldırmayı görev edindi. Birçok insan için bu bir devrimdi. Restoranlarda çalışan insanların çoğu sendikalaşmamış olduklarından her an eften püften bir sebeple işlerini kaybedebilirler. Ki, bu insanlar kiralarını ödemekte ve evlerini ellerinde tutmakta zorlanıyor, hatta aldıkları az maaşla karınlarını bile zor doyuruyorlar. Bu çalışanlar, haklı olarak insanca yaşamaları için gerekli olan asgari tutarı istiyorlar. 2009’ da ulusal asgari ücret saatte 7 dolar 25 sent idi. Yani haftada 290 dolar. Bu ölçüte göre, 4 kişilik bir aile ulusal açlık sınırının altında bir meblağla yaşamalı. Bugün, ulusal restoran çalışanları saatte 15 dolarlık bir maaş istiyor. Tahmin edilebileceği gibi medyanın saldırgan köpekleri, sermayeye yalakalık yapmak için havlıyorlar. Onlara göre iki açıdan bu artış yanlış, birincisi, servis ve restoran işi, gençler ve öğrencilerin iş hayatına başlaması için istihdam sağlıyor. Zorlukla kâr ettikleri için de bu nevi bir artış yapmaları oldukça zor. İlginç. Fakat bir dahaki sefere bir zincir restorana gittiğinizde, kameranın arkasına bakın ve orada, saçları aklaşmış bir kadın veya adamın, yüzünde kırışıklık bile olan bir Ford sahibinin durduğunu göreceksiniz. İkincisi, McDonald’s, Hardy, Subway gibi ulusal Franchise restoranları ulusun en büyük kâr sahibi işletmeleri. Örneğin McDonald’s, ülke çapında 3 bin 200 mağazaya sahip. Subway için bu rakam 3 bin 400. McDonald’s, 2011 de 24 milyar dolar kâr etti ve ulusal çapta 111. En büyük işletme unvanını aldı. Diğer bir deyişle, “iş iyidir.”  Saatte 15 dolarlık maaşın neden akla yatkın olduğuna dair başka bir neden daha var. Bu artış, ekonomiyi aşağıdan yukarıya dengeleyecek. 2008/2009’da yaşanan banka kurtarma operasyonları, ekonomiyi dengelemekte başarısız oldu. Bu kurtarma operasyonu sadece zenginlerin birikimlerini korudu ve zenginler ulusal varlığın üzerine biraz daha yerleştiler. Çalışanlar ve fakirler kurtarılmadı. Bu artışla çalışanlar parayı harcayacak ve alışveriş yapacaklar. Bu da nakit akışı sağlayacak. İtiraf etmek gerekir ki bu bir tüketim ekonomisi. Saatte 15 dolarlık artış kodamanları fakirleştirmeyecek ama milyonları daha insani şartlara taşıyacak.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa