08 Ocak 2014 00:10

Torbadaki sağlık

Torbadaki sağlık

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bir hekim arkadaşınızla sohbet ederken farketmeden şikayetlerinizi anlatmaya başladınız diyelim. Sonrasında ilaç önerip öneremiyeceği aşamasına geldiğinizde ola ki bir ilaç yazarsa reçete niyetine, bundan sonrası sizi şaşırtabilir. Hekimin adresinize göndereceği fatura ve hesap numarası an meselesidir artık.
Her işte bir hayır vardır der büyükler. Ama yine de hayır, şer eksenine takılmadan yol almakta yarar var. Misal hekimler ve cümle sağlıkçılar olur olmadık yerde tıbbi danışmanlık alınmasından rahatsızdırlar. Tuvalet kuyruğundan bindikleri taksiye, bakkal alışverişinden toplu taşımaya her ortamda danışmanlık talep edilir.
Hafta içinde TBMM’de kabul edilen son torba yasa ile bu yaşanmışlıklara bir son verildi. Siz yine devam edebilirsiniz ama hekimler cevap verdiğinde kendilerini hapis cezası bekliyor. İlgili yasada hekimlere yönelik “Ruhsatsız sağlık hizmeti verme” başlığında yeni bir suç yaratıldı. Yasada denmekte ki “Acil durumlar hariç mesleğini icraya yetkili kişilerin acil sağlık hizmeti ulaşana kadar verilecek sağlık hizmeti hariç, ruhsatsız olarak sağlık hizmeti sunan veya yetkisiz kişilerce sağlık hizmeti verdirenler, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.”
 Anlayacağınız, ahir zaman senaristlerinin işi sağlık alanında oldukça zor. Toplumun algısı ile gerçeklik farklı olunca eski klişeler artık işlevsiz kalacak. “Doktor evladım bir tansiyonumu ölçseniz” diyen komşu teyze, evde ölçtüğü şeker sonuçlarını camdan hekim komşusu ile paylaşan ihtiyar yeni senaryolarda nasıl olacak? Fatura bilgilerinizi tekrar edebilir misiniz mi olmalı bu, ödemeyi geciktirmezsiniz değil mi yoksa?
Sakın bu kadarı da olmaz demeyin. Yanılmıyorsam 2006 yılında Eskişehir’de bir sağlık ocağında çalışanların maaşına haciz konmak istenmişti. Nedeni devletin sağlık ocağına salt tansiyon ölçtürmek için gelen hastalardan muayene edilmişçesine giriş yapılıp katkı payı
kılığında ücret alınmaması idi.
Şaka gibi gelen gerçekler an gelir en yıkıcı sonuçları doğurabilirler. Aynı torba yasada tanımlanmış diğer suçlara bakınca fotoğraf daha bir netleşiyor. Misal acil servise gelen yoksul hastaya bakmayan özel hastanelere tanımlanan faaliyet durdurma cezası yasa taslağında “üç aya kadar” iken son halinde 10 güne düşürüldü. Üstelik hapis cezası yok! Acile almadıkları yoksul hasta belki de ölecektir ama ne gam! Oysa yoksul bir hastaya gönüllü ve ücretsiz hekimlik yapmak bir yıldan üç yıla hapis cezası ile yargılanmayı gerekli kılıyor aynı torba yasada. Ne “paralel ülke” ama!
Yine “Ruhsata aykırı ilaç üretip halkın sağlığını tehdit etmeye yalnızca para cezası” tanımlanıyor. Anlayacağınız sahtekarlara hapis yok! Ama para almadan, gönüllü hekimlik yapıp üstüne ilacını da para almadan verdiyseniz vay halinize: Gelsin cezaevi günleri!
  Hekimlerin gönüllü mesleki faaliyetlerini yasaklayan, mahpusluk ile tehdit eden yasa bununla da kalmıyor, “Türk Silahlı kuvvetleri ile Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi Başkanlığında görevli ama sağlıkla ilgisi olmayan personele acil tıbbi müdahale yetkisi” veriyor. Geçmiş zaman olur ki başlığında siz bunu “İşkenceciye mağdura tıbbi müdahale yetkisi veya bir kötüye kullanım aracı olarak tıbbı işkencenin hizmetine sunmak” soru işareti ile de okuyabilirsiniz.
Adı üstünde torba yasa bu ve mızrak misali yasa maddeleri torbaya sığmıyor. Bir diğer mızrak hastalarının en mahrem bilgilerini sayın sağlık bakanlığı bürokrasisine bildirme zorunluluğu. Aksi halde hekimin maaşından kesinti cezası tanımlanmış.
 Bu yasa daha çok konuşulur elbet. Şimdilik “Bu kadarı da olmaz ama” demek yeterli geldi bana. Olmaz amaların devamını başka yazılara saklamak dileği ile sağlıcakla kalın.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa