17 Ocak 2014 00:06

Her şey adalet için!..

Her şey adalet için!..

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Büyük(!) kulüp olmak böyle bir şey işte. Yeri gelir; yönetiminle, medyanla, taraftarınla tek vücut olup federasyonu baskı altına alarak kaybettiğin maçı tekrar oynama hakkı elde edersin. Yeri gelir; yabancı oyuncu sınırlamasını kaldırması için federasyona posta koyup tehditler yağdırırsın. Bu arada bir yandan da, futbol ortamındaki dengesizliklerde ne kadar büyük pay sahibi olduğunu unutup hiç utanmadan adaletsizlikten, haksızlıktan, eşitsizlikten yakınmayı ihmal etmezsin. Sık sık, birtakım karanlık güçlerin başarılı olmanızı engellemek amacıyla kirli tezgahlar hazırladığından söz eder, paranoyakça hezeyanlarla zihinleri bulandırıp ortamı karıştırarak kışkırtıcılığa soyunmaktan da geri durmazsın. Her türlü düzenlemenin senin talep, istek, beklenti ve çıkarların doğrultusunda gerçekleştirilmesi için var gücünle ve bildiğin bütün yöntemlerle çabalarsın.
Futbol Federasyonu, Kasımpaşa’nın Beşiktaş’ı 2-1 yendiği maçta hakemin kural hatası yaptığını kabul etti ve bu gerekçeye dayanarak karşılaşmanın yeniden oynanmasını kararlaştırdı. Beşiktaşlılar çok mutlu. Ama federasyonun bu kararını yeterli bulmayıp yüzsüzlüğün sınırlarını zorlarcasına “Hükmen 3-0 galip ilan edilmeliydik” diyen yöneticiler de var. Onlara göre ancak hükmen galip ilan edilmeleriyle mağduriyetleri giderilebilirdi. Neyse ki -en azından şimdilik- “Federasyon hazır elini değdirmişken bizi şampiyon ilan etmeliydi” şeklinde konuşanını duymadık!.. Futbolu masa başında oynamanın bu kadar heveslisi varken yakında bu tür taleplerle de karşılaşırsak şaşırmayız!..
Objektif bakabilme yetisini yitirmemiş hiç kimsenin “kural hatası var” demediği bir maçın tekrar oynanacak olmasının sırrı, haksızlığa uğradığını iddia eden tarafın büyük kulüp olmasında yatıyor elbette.
Aynı pozisyonu rolleri değiştirerek düşünün... O zaman tabii ki maç tekrarlanmayacaktı. Bu maçın yeniden oynanması için ise bütün şartlar hazırdı!.. Futbol sahalarında daha önce benzeri görülmemiş bir olay yaşanmış ve üstüne Beşiktaş maçı kaybetmişti. Daha ne olsundu?.. Böyle bir durumda tekrar kararı alınmasının kaçarı yoktu. Tartışılan pozisyonda hakem daha erken düdük çalsa, bu kez de “Tam Almedia golü atmak üzereyken hakem gereksiz yere oyunu durdurdu, bu kural hatasıdır” argümanıyla itiraz edeceklerdi...
Yönetim, medya ve taraftarlar aracılığıyla yaygara koparıp federasyonun üzerinde baskı yaratınca hedefe ulaşmak zor olmadı!.. Futbol endüstrisi zaten kendisi için daha değerli (daha büyük rant yaratan) kulüplerin hakkını savunmak için çok titiz, çok duyarlıdır!..  
Her şey bir yana, oynayıp kaybettiğiniz bir maçı yeniden oynamayı, diğer bir deyişle rakibinizin emeğinin ve başarısının yok sayılmasını içinize nasıl sindirebileceksiniz?.. Gerçi federasyondan hükmen galibiyet kararı bekleyecek kadar vicdani duyguları körelmiş kişilere sorulacak soru değil bu...  
Galatasaray da bir başka büyük kulüp olarak yabancı oyuncu konusunda federasyondan duyarlılık beklentisi içinde. Yumurtladığı incilerle son dönemde futbol ortamına renk(!) katan figürlerden birisi olan kulübün basın sözcüsü Şükrü Ergün, bu konuda federasyona meydan okuyor: “Federasyonun yabancı kontenjanı konusunda değişiklik yapmasını bekliyorum. Federasyon kendi isteğiyle değişiklik kararı almazsa mahkeme kararı çıktıktan sonra yapmak zorunda kalacaklar”... “İyisi mi isteğimizi güzellikle yerine getirin, bizi uğraştırmayın” demeye getirerek açıkça gözdağı veriyor. Peki, oldu... Siz istediniz diye federasyon hemen kuralı değiştirecek!.. Futbolun, sizin dışınızdaki pek çok paydaşının bu konuda ne düşündüğünü sormaya bile gerek yok!.. Zaten bunun ne önemi olabilir ki?.. Siz nasıl olsun istiyorsanız elbette doğrusu ve adil olanı da odur!..
Federasyonun temel görevi, büyüklerin taleplerini yerine getirmek, onların çıkarlarını koruyup kollamak ve gözetmek değil mi?.. Ne de olsa pastayı büyüten onlar ve bu nedenle birazcık(!) özel muameleyi hak ediyorlar!..
Tabii yönetici takımının böyle pespayeliklerde bulunma cüretini, federasyonun ilkesizliğinden, dirayetsizliğinden, gevşekliğinden aldığını da unutmamak lazım. Böyle kulüplere böyle federasyon!..
Eşit koşullarda, adil mücadele ortamı mı?.. Bu, güç sahiplerinin zerrece umurunda değil ne yazık ki...

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa