22 Ocak 2014 00:31

Açlık ve işkenceyle öldürülenler

Açlık ve işkenceyle öldürülenler

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Birleşmiş Milletler’in İran’ı Cenevre-2’ye davet etmesi, sorunun büyük bir bölge sorunu olarak anlaşılmasına uygundu. Ancak Suriye Ulusal Koalisyonu’nun itirazıyla bu davet geri alındı. Rusya, bunun affedilmez bir hata olduğunu açıkladı. Şimdi çağrının geri alınması, Suriye Ulusal Koalisyonu’nun kendi varlığının “basit bir araçtan” ibaret görülmesine karşı itirazının da anlamlı bulunduğunu gösteriyor. Suriye’de muhalefeti temsil ettiklerini ileri sürenlerin kendi aralarında ortak bir program oluşturamamış olması, ciddi bir sosyal tabandan yoksun olmaları zaten varlıklarını tartışmalı hale getiriyordu ama hepten yok sayılmaları da bütün uluslararası mekanizmaları, bu arada kuşkusuz Cenevre-2’yi de anlamsız hale getirecekti.
Bununla birlikte, Cenevre Konferansı, yalnızca toplantıya katılanların değil, katılmayanların da belirleyici etkisini taşıyacak. Kuşkusuz, hiçbir şekilde orada temsil edilemeyecek olanların, aç bırakılarak işkenceyle öldürülenlerin, ciğerleri kalpleri sökülerek yenmiş olanların, kafaları kesilenlerin, tecavüze uğrayanların da gölgeleri orada olacak…
Sonra belki büyük bir “uzlaşma” olacak! Pembe bir tabloda görünmesi istenenler olacak! Suriye “demokratikleştirilecek”, Afganistan’dan, Çeçenistan’dan, Bosna’dan, Türkiye’den kalkıp “cihat” eylemeye gelmiş olanlar başka bir yere, Afrika’nın bir yerlerine götürülecek, Esad, belki İsviçre dağlarında bir villada, belki Rusya’da eski günlerden kalma bir Daçada,  ömrünü tamamlamayı kabul edecek… Diktatörden ve teröristlerden temizlenmiş bir ülke…
En saf salaklar bile bu senaryoya inanmıyor olsa da, çerçevesinden kara kanlar sızan bu pembe tabloda kimseden hesap sorulamamış olmanın renginin ağır basacak olması kimsenin vicdanını sızlatmayacak mı?
Cenevre-2’yi örgütleyenlerin “büyük hesapları” bu “küçük sorunu” çoktan bir kenara bırakmıştır.
Son fotoğraflar, “tam zamanında” ortaya çıkarak bir ucundan bu sorun üzerinde düşünmeye yol açmış olabilir. Elbette erimiş ve ezilmiş bedenlerin üzerinden şimdi bir başka propaganda savaşı başlayacak, Esad inkar edecek, muhalifler, TIR’lar dolusu mühimmatla yangına benzin taşıyanlar hazine bulmuş gibi sevinecek ama sonuçta, hepsi ne kazandıklarını hesap etmeye dönecekler.
Esad rejiminin sözde kendisine karşı savaşanlar kadar suçlu, onlar kadar acımasız ve hukuk dışı olduğu bir kez daha görülmüş olması hesap defterlerinin yalnızca maddi gelir gider cetvelini etkileyecektir. En çok da silah kaçakçılığı yapan devlet kendi hesaplarını aklamak için yararlanmaya çalışacak.
“Terörle mücadele” konusunda uzlaşmış olanların yeni Ebu Garib işkence haneleri yaratmayacaklarının hiçbir garantisi yoktur ABD yine Blackwater gibi özel savaş şirketlerinin orada boy göstermesinde hiçbir sakınca görmeyecektir.
O zaman sorunun Esad ya da el Kaide değil, kirli çıkarları uğruna yapmayacakları alçaklık olmayan emperyalistler olduğunu bir kez daha göreceğiz.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa