Kadıköy'de 'sıkıyönetim'
Fotoğraf: Envato
Sezonun ikinci yarısı başladı. Taraftarlar kendi gönül verdikleri takımın hazırlık sürecini nasıl geçirdiğini görmek için tribünde ya da televizyon karşısında yerlerini aldığında görüldü ki hazırlık sürecini en iyi geçiren takımlar değil emniyet güçleri olmuş.
Galatasaray, Beşiktaş, Kasımpaşa gibi en yakın rakiplerinin puan kaybetmesi üzerine gözler haftanın son maçı olan Fenerbahçe-Konya maçına çevrilmişti. Bir yandan Aziz Yıldırım’ın dönüşünün ardından ilk iç saha maçı olması nedeniyle tribünlerin tepkilerinin merak edilmesi, öte yandan 8 puan farkın daha da açılma ihtimalinin olması maça olan ilgiyi hayli arttırmıştı. Hava aniden soğuma kararı alsa da tribünler tek tük boşluklar dışında dolmuştu. Basın tribünü bile derbi maçları aratmıyordu.
Maçtan önce ise taraftar gruplarının gündemi, geçen hafta TFF tarafından apar topar değiştirilen ancak gerçek hayatta uygulanması neredeyse imkansız olan disiplin talimatnamesi olmuştu. Daha önce takımlara “çirkin ve kötü tezahürattan” ceza vermek için “devamlılık kıstası” arayan maddede nedense “devamlılık kıstası” kaldırılmıştı. Yani anlayacağınız anlık edilen bir “küfür” bile ceza gerekçesi haline gelmişti. Bu maddenin uygulanma ihtimali var mı? Örneğin 90 dakika boyunca “bir anneye” en galiz küfürlerin edildiği “haftanın önemli” maçı için Çarşamba sabaha karşı yazılan bu yazıya kadar TFF’den hala ses çıkmamıştı. Demek ki bu madde de olası bir mühendislik çabası için değiştirildi.
Fenerbahçe taraftar grupları ise, değişikliğin nedenin farkında olarak yaptıkları toplantılarla, Konya maçında olası bir cezayı engellemek için “kötü tezahürat” yapılmaması konusunda ortak bir bildiriyi kaleme alıp, taraftarlara ve kamuoyuna duyurdu. Nitekim maç esnasında “kötü tezahürat” memleket ortalamasını tutturamadığı gibi, eksi seviyelere kadar indi. 3 Temmuz süreci ve Gezi sonrası gelenekselleşmiş “protesto tezahüratları” bile geçmiş maçlara göre alt seviyelerdeydi. Bundesliga’nın orta düzey bir Alman takımı hüviyetine bürünen Konya’nın müthiş direnciyle heyecanlı geçen maçta kısa süreli 34. dakika protestosu dışında taraftar bütün enerjisini sahaya vermişti.
Maç bitti, puan farkı 10’a çıktı, taraftarlar keyifle tribünü terk edecekken birden gözaltı haberleri gelmeye başladı. 7 taraftar ve onların gözaltına alınmasına itiraz eden Fenerbahçeliler Derneği Başkanı İlyas Bulcay gözaltına alınmıştı. Gerekçe “küfürlü tezahürat”tı. 7 kişiye matbu bir kağıt imzalatılmaya çalışmış çoğu reddetmişti. Olayın geniş ayrıntısı Evrensel’in internet sayfalarında ve gazetede yazıldı.
Başa dönersek, emniyet kuvvetleri devre arasına iyi hazırlanmış. Fenerbahçe stadının altına “seyyar karakol” kurulmuş. Yetmemiş basın tribünün önüne yerleştirdikleri bir ekran üzerinden tek tek taraftarları fişlemeye başladıkları bir alt yapıyı oluşturmaya başlamışlar. “Küfür” iddiasının somut delili var mı? Yok. Sivil emniyet mensuplarının cep telefonuyla çektikleri resimler var, o resimlerde ne dediğiniz belli değil. Taraftar küfür etmedim diyor, emniyet 34. dakikada ettin ya diyor. Yani emniyete göre “her yer Taksim her yer direniş”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” tezahüratları küfür. Hukuksuz biçimde gözaltına alınan Av. İlyas Bulcay, 6222 sayılı yasaya karşı daha yazılım aşamasından itibaren bütün Fenerbahçe taraftar grupları birlikte karşı çıkarken öne çıkan sembol bir isim.
Yaklaşık 7 ay evvel, 24 Temmuz 2013’de Evrensel’de yazdığım yazının başlığı “Tribünlerde sıkıyönetime doğru”ydu. Görünen köy kılavuz istemiyordu. Bugün Fenerbahçe taraftarının başına geldiği için ellerini ovuşturanlar vardır kuşkusuz ama bu olay Türkiye’de taraftar kültürünü yok etmek için düğmeye basıldığının işaretidir. 6222 sayılı yasa sipariş üzerine hazırlanmış “operasyonel” bir yasadır. Emniyet güçlerinden birinin cep telefonundan gözüken bir resimle insanlar 1 yıl men cezası alabiliyor. Anayasa’ya aykırı olan 6222 sayılı yasayla 3 yıldır memleketin futbol dünyası şekillendirilmeye çalışılıyor.
Kadıköy’de “sıkıyönetim” başladı. Sırada Beşiktaş, Adana Demirspor, Göztepe ve diğerleri var. Fenerbahçe taraftarı bunu da atlatır ama bugün dar çıkarları için ellerini ovuşturanlar yarın o karakollar sizin tribünlerinde altında kurulacak unutmayın. İngiltere’de Thatcher döneminin “faşizan” tribün yasalarından kopyalanan 6222 sayılı yasa kaldırılmadan futbol ikliminde “normalleşmeyi” kimse beklemesin…
- Rasim Ozan gitti futbol medyası temize mi çıktı? 30 Kasım 2017 00:15
- Fenerbahçeli medyayı deşifre edelim 16 Kasım 2017 00:26
- Cüneyt Çakır, Mete Kalkavan gerisi yalan… 25 Ekim 2017 23:01
- 'Yıldırım Demirören yeter' 05 Ekim 2017 01:21
- Ne etti la bu Aykut Kocaman size? 21 Eylül 2017 01:00
- Aykut Kocaman'a niye saldırıyorlar? 14 Eylül 2017 00:15
- Federasyon, Tribün Mühendisliği: Beleştepe, Göztepe, Konya... 24 Ağustos 2017 00:15
- Terim kovuldu sıra Demirören’de mi? 04 Ağustos 2017 01:01
- Terim ve Demirören'e sonsuz teşekkürler! 20 Temmuz 2017 01:00
- Futbola da adalet lazım 13 Temmuz 2017 00:15
- Arda Turan'a neden kızıyorsunuz ki? 15 Haziran 2017 00:30
- Şampiyonluklara seviniyor musunuz? 01 Haziran 2017 01:00