1 Mayıs’ı anlamına uygun kutlamak için...

1 Mayıs yaklaştıkça işçiler, emekçiler arasında 1 Mayıs’ı kutlama heyecanı da artıyor.
Bir yandan ülkenin değişik il ve ilçelerinden 1 Mayıs’ı kutlamak için yerel sendikal platformlar oluşturulduğu, hatta ortak yerel etkinliklerle kutlamalara da başlandığı haberleri gelirken öte yandan da konfederasyon ve sendika merkezlerinin temsili düzeyde İstanbul’a çağırdığı şubelerin yerel kutlamalardan kaçındığına dair eleştiriler de yansıyor.
Gazetemizin okurları bu gelişmeleri gün be gün izliyorlar.
Türk-İş, mümkün olan her yerde Türk Metal’i de kullanarak bölücü bir tutumu yaygınlaştırmaya çalışıyor. Dahası yerel platformların girişimleri Türk-İş’e bağlı kimi sendikalar ve şubeler tarafından çeşitli bahaneler öne sürülerek, bölme faaliyetleri yaygınlaştırılıyor. Öyle ki az çok büyük merkezlerde, İzmir dışında tüm kutlamalarda Türk-İş’in bölme girişimlerinin başarılı olduğu anlaşılıyor.
DİSK ve KESK’in de genelde değilse de örneğin Gebze’de kendi sendikalarına bağlı şubeleri İstanbul Taksim’e çağırarak, Gebze’de 1 Mayıs’ın yerel sendika şubeleri tarafından kutlanmasını engellemeye çalıştığı da (*) gelen haberler arasında.
Çayırova Belediye İşçisi Yusuf Akar’ın dün gazetemizde çıkan mektubunda, Gebze gibi bir işçi kentinde yıllardır sendikalar tarafından kutlanan 1 Mayıs’ın bu yıl da kutlanmasının engellenmek istenmesi eleştiriliyordu.
Elbette ki yereldeki sendika şubelerinin de 1 Mayıs’ı Gebze’de kutlamak için ısrar etmemelerinin burada sorumluluğu vardır. Ama şu da bir gerçek ki, bir yandan “Her yer 1 Mayıs, her yer Taksim” diyen DİSK ve KESK’in İstanbul’a yakın diye Türkiye’nin en büyük işçi merkezlerinden birisinde 1 Mayıs kutlaması iptal etmesinin hiçbir mazeretinin olmayacağı da apaçıktır.
1 Mayıs’a iki gün kala tablo şöyle oluşmuş görünüyor:
DİSK ve KESK, TMMOB ve TTB ile birlikte İstanbul’da Taksim’de ve “her yerde”
1 Mayıs’ı kutlamak için girişimler yapıyor. Dahası 1 Mayıs’ı sadece bir gün olarak değil, bir haftaya yakın bir zaman dilimine yayarak kutlamak için çaba harcıyorlar. Bu kapsamda çeşitli kapalı alan toplantılarından yerel kutlamalara kadar değişik etkinlikler düzenleniyor. Bu doğrultuda pek çok sanayi havzası, il ve ilçede etkinlikler düzenlendiği haberleri geliyor.
Türk-İş de İstanbul’da Kadıköy ve “her yerde” 1 Mayıs kutlanacağını ilan etmiş durumda ama Türk-İş’e göre bu “her yer”, DİSK ve KESK’in kutlama yapmak için girişimler yaptığı yerlerle sınırlı. Dolayısıyla Türk-İş’in, bir bölünme yarattığı ölçüde “kutlama yapmayı” hedeflediği anlaşılıyor.
Hak-İş, bağlı sendikalarıyla birlikte Kayseri’de kutlama yapacağını açıkladı. Ve çeşitli bölgelerden gelen haberler, Hak-İş ve bağlı sendikaların çeşitli bölgelerden Kayseri’ye “bir iki otobüs kaldırarak” işçileri “1 Mayıs kutlamasına” taşıyacağı doğrultusunda.
Memur Sen ise, bilindiği gibi Diyarbakır’da 1 Mayıs’ı kutlayacak!
Ancak 1 Mayıs günü yapılan her toplantı 1 Mayıs kutlaması olmayacağı gibi “1 Mayıs kutluyoruz” diye bir araya getirilen her kalabalık da 1 Mayıs kutlaması sayılmaz.
Elbette bunda 1 Mayıs’ı kutlamak için Kadıköy’e ya da Kayseri’ye götürülen işçinin, emekçinin bir suçu yoktur; o 1 Mayıs’ı kutlamak için oraya gidiyor. Ama eğer 1 Mayıs adına yapılan etkinlikler, işçi sınıfının birliğini, dayanışmasını, mücadelesini büyüten değil bölen bir etkinliğe dönüşmüşse etkinliklerin 1 Mayıs kutlaması olduğu da çok şüphelidir.
Umalım ki sendikalar düştükleri durumdan ders çıkarırlar, bölme girişimlerinden kaçınan
1 Mayıs’ın anlam ve önemine uygun kutlamaların güçlenmesi için çaba harcayan bir tutumu benimserler.
Eğer böyle bir yola girerlerse, kalan iki günde bile çok şey değişebilir.

(*) Bu yıl Gebze’de 1 Mayıs’ı, Kurultay Komitesi ile EMEP, ÖDP ve yerel kimi dernek ve platformların oluşturduğu bir platformun kutlayacağı belirtiliyor.