01 Mayıs 2014 00:16

1 Mayıs kutlu olsun!

1 Mayıs kutlu olsun!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bugün 1 Mayıs!
Bugün İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü!
Bugün işçi sınıfının zulme ve sömürüye karşı başkaldırısının kutlandığı gün, bugün bütün dünyanın işçilerinin ortak tek bayramı!
Bugün bütün dünyanın işçilerinin dil, din, mezhep, ırk, milliyet, cinsiyet, yaş farkı gözetmeksizin tek bir sınıfın fertleri olarak birleşmesinin, sınıfın enternasyonalist karakterinin duyumsandığı gün!
Bugün, işçi sınıfının sömürüsüz, savaşsız, baskısız bir dünya idealinin, dünyanın en doğusundan başlayarak, dalga dalga yayılarak işçilerin, emekçilerin pankartlarında yazıya, sloganlarında sese, havaya kalkan yumruklarında sermayeyi ve onun sömürü düzenini tehdidin sembolüne dönüştüğü gün.
Bugün işçi sınıfının zulme, sömürüye, savaş kışkırtıcılığına, ırkçılığa karşı mücadelesinin sembolü olan bir gün.
Bugün Türkiye’nin işçileri, emekçileri, onların örgütleri, kurtuluşunu ve gelecek umudunu işçi sınıfının kurtuluşuyla birleştirmiş kadınları, gençleri, ülkenin her yanında 1 Mayıs’ı kutluyorlar.
Ama Türkiye’nin işçileri ve emekçileri, dünyanın pek çok ülkesindeki sınıfdaşlarından farklı olarak 1 Mayıs’ı özgürce kutlayamıyor.
Evet, dünyanın pek çok ülkesinde 125 yıldan beri, yasal bir engele takılmadan kutlanan
1 Mayıs artık, birkaç yıldan beri, Türkiye’de de “Emek Bayramı”dır ve ‘resmi tatil günü”dür. Ama bugün pek çok sanayi havzasında, atölyelerde, fabrikalarda milyonlarca işçinin bu hakkı patronlar tarafından gasbedilmeye devam edilmektedir. Dahası Hükümet, işçilerin kendi bayramlarını kutlamasını İstanbul’da Valiliğin belirlediği alanlara sıkıştırarak 1 Mayıs’ın ruhuna aykırı ve onun işçi-emekçi karakterini, mücadele günü olma özelliğini ortadan kaldıran baskılarla 1 Mayıs’ı sıradan bir törene dönüştürmeye çalışmaktadır. Onun için de İstanbul, 1 Mayıs’tan daha günler öncesinden polis kuvvetleri tarafından adeta işgal edilmiş bir kente dönüştürülmüştür.
Dün İstanbul Valisinin 1 Mayıs için aldığı “önlemler” ve bu önlemleri duyurduğu “bildirisi”, ülkemizin 30 yaş üstü vatandaşlarına, sıkıyönetim komutanlıklarının halkı korkutup sindirmeyi ve emre itaat ettirmeyi amaç edinen bildirilerini anımsatmıştır.
Ancak ülkemizin işçileri, emekçileri, sermaye güçlerinin ve hükümetlerinin her tür baskılarına ve terörüne rağmen 1 Mayıs’ı kutlama geleneğine sahiptir. 1977’de Taksim’de 1 Mayıs’ı kutlayan işçilere yönelik kontrgerilla saldırısı ve 37 işçinin katledildiği, yüzlercesinin yaralandığı büyük işçi katliamı hâlâ canlıdır. O zamandan beri de pek çok 1 Mayıs bütün baskılara, yasaklara ve polis şiddetine karşın kutlanmıştır. Sadece eski işçi kuşakları değil günümüzün genç işçileri de bu katliamlara varan şiddet ve zulmü zihinlerine kazımış, sermayenin ve hükümetlerinin işçi düşmanlığına karşı hazırlıklıdırlar.
Sadece sermaye sınıfı ve hükümetleri değil, işçilerin içinde sermayenin uzantıları olan sendikal bürokrasi de işçileri bölmekte, işçilerin 1 Mayıs’ta bile birleşmeyeceğini göstermek için ellerinden geleni yapmaktadırlar.
Bu 1 Mayıs’ta sendikal bürokrasinin bölücülüğü, çok koldan ve çok çeşitli yöntemler kullanılarak had safhaya vardırılmıştır.
Ancak bütün olumsuzluklara karşın ülkemizin işçilerinin emekçilerinin 1 Mayıs’ı geçmiş yıllara göre daha kitlesel ve daha büyük bir coşkuyla kutlayacağını gösteren de sayısız belirti vardır. Bunu son günlerde gazetemize gelen haberlerden ve işçi mektuplarından izledik.
Evrensel çalışanları olarak, bu yıl da 1 Mayıs’ın tüm dünyanın işçilerine, emekçilerine kutlu olmasını diliyoruz.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa