11 Mayıs 2014

Hakikaten bugün Anneler Günü mü?

Dünyanın birçok ülkesinde, mayıs ayının ikinci pazarı (bugün) Anneler Günü!
Belki anneler de, “bugün Anneler Günü” diye çocukları ziyarete geldiğinde ya da bugün vesilesiyle telefonla aradıklarında, “Eh, senenin bir gününde de olsa ziyaret edilmiş”, “aranmış” olmaktan dolayı seviniyorlardır. Belki bu yüzden de “İyi ki böyle bir gün benimsenmiş” diyorlardır.
Ama “Anneler Günü” denen bir günde bile asıl sevinenin firmalar, marketler olduğu da tartışılmaz bir gerçektir.
Çünkü “Anneler Günü”, “Sevgililer Günü”, “Babalar Günü”, “... bayramı”, “...kutlama günü”  gibi insanların iyi duygularına seslenen ne kadar gün, “bayram”, varsa ticari firmalar bunları bir kâr ve rant gününe dönüştürmek, sevgiyi, aşkı, dayanışmayı, insani ve insan için iyi olan ne varsa onu paraya tahvil etmek için her yola başvuruyorlar.
Ne yazık ki; “Anneler Günü”, “Sevgililer Günü” gibi en çıkarsız duyguların ifade edildiği günler olması gereken “günler” ise bu ticarileştirmenin zirveye çıktığı günler oluyor. Kapitalist dünyanın kadınlara sunduğu en yaygın ve geniş kabul gören bir gün olan “Anneler Günü”, aynı zamanda sistemin kadına verdiği değerin de bir boyutunu çok yalın biçimde ifade etmektedir. Etrafımıza şöyle bir baktığımızda ya da İnternet sitelerinin “Anneler Günü hediye paketlerine” şöyle bir göz attığımızda görüyoruz ki, varlıklı ailelerin çocukları için pahalı ve kimi takılar bir yana bırakılırsa, Anneler Günü’nde annenize hediye olarak vermeniz propaganda edilen paketlerden çoğunluğu, mutfak ve temizlikle ilgili alet edevat (mikser, çay makinesi, mutfak robotu, fincan takımı, çay takımı, envai tür elektrikli süpürge ve ütüler,…) çıkmaktadır.
Ticari firmaların hazırladığı “Anneler Günü hediyeleri”, bir yanıyla muhafazakarıyla, liberaliyle, orta sınıfıyla, işçisiyle kapitalist toplumun anneye biçtiği “değeri” deşifre ederken, öte yanıyla da sistemin anneye evde biçtiği statüyü ifade etmektedir.
AKP Hükümetinin “muhafazakar toplum” planını öne çıkaran girişimleriyle birlikte “Anneler Günü” yeni bir boyut da kazanmıştır.
Havva’nın (kadının) Adem’i (erkeği) kandırıp ona “Bilgi ağacının yasak meyvesini” yedirerek insanın Cennet’ten kovulmasına sebep olmasından beri AKP’nin temsil ettiği zihniyet kadını dünyadaki bütün kötülükleri başlatan, “Şeytan’ın yeryüzündeki temsilcisi” olarak görür. Ama kadın bu statüden (Tümüyle olmasa da) sadece Anne yanıyla kurtulur! Bu yüzden de kadını her vesileyle aşağılayan “muhafazakar toplum” ideologları ve propagandacıları, kadını sadece “anne yanıyla” kutsar! Onun için de Başbakan başta olmak üzere AKP’nin önde gelenleri kadını ancak “anne olarak” övgüye değer bulurlar. Bunu da her vesileyle kanıtlamak istercesine, nikah törenlerinde geline nikah cüzdanını 3-5 çocuk doğurması “şartıyla” verirler. Öyle ki onlar, kadınların talepleriyle ve cins ayırımcılığına karşı mücadelelerinin böylesi öne çıktığı bir zamanda bile, “Kadından Sorumlu Bakanlığın” adını “Aileden Sorumlu Bakanlığa” çevirecek kadar gözlerini karartabilmektedirler. Ya da dün gazetemizde Sevda  Karaca’nın haberinde belirtildiği gibi “Kadına karşı şiddetin önlenmesi” kapsamında gündeme gelen önlemleri bile şiddeti uygulayan erkeğin “rehabilitasyonu” (Siz korunması anlayın) için “tesis kurmaya” dönüştürebilmektedirler.
Evet çocuklar kendilerini büyütmek için tarif edilmez bir emek veren annelerini severler; bu sevgiyi ifade etmek için özel bir güne de ihtiyaç yoktur! Ama kapitalist toplum aileyi parçalamaya devam ederken, çocukları ailelerine yabancılaştırıp onları, güvensiz bir gelecek tehdidiyle bir parça ekmek uğruna kentten kente, ülkeden ülkeye sürerken, “Bakın biz annenize saygınızı sevginizi ifade etmek için size bir de yılın gününü ayırdık” demektedirler.
Ve “anneye saygıyı, sevgiyi” ifade etmek iddiasıyla ilan ettikleri “Anneler Günü’nü” bir yanıyla ticarete öte yanıyla kadın hakları düşmanlığının üstünü örtme gününe dönüştürülmüştür.
Onun içindir ki “Ah ne güzel, annemize sevgimizi ifade etmek için bir günümüz var” demek bile gelmiyor insanın içinden.
Onun içindir ki “Bugün dünyanın birçok ülkesinde Anneler Günü ama annelerin günü mü?​” derseniz “Evet!“ diyemiyoruz ne yazık ki!

Evrensel'i Takip Et