Silahların gölgesinde Dünya Kupası

Her ne kadar İngiltere “futbolun beşiği” olarak nitelendirilse de Brezilya bütün dünya için futbol ile en çok özdeşleşmiş ülke olarak bilinir.
Bu nedenledir ki başlama vuruşu 12 Haziran’da yapılacak 2014 Dünya Kupası turnuvasına yönelik tepkilerin Brezilya’da uzun süredir devam etmesi birçok kişiyi şaşırtıyor.
Ne oluyor?
Futbolu bu kadar çok seven Brezilyalılar neden bir yılı aşkın bir süredir dünyanın bu en büyük futbol organizasyonuna yönelik tepkilerini sokaklarda haykırıyorlar?
Brezilya, 2014 dünya kupası organizasyonu için FİFA nezdinde aday olduğunda devlet başkanı İşçi Partisi kökenli Lula da Silva’ydı. Lula, 2011’de yerini kendisiyle aynı kökenden gelen, Brezilya’nın ilk kadın başkanı olan DilmaRoussef’e bıraktı.
Sol gelenek içinden gelen her iki liderde iktidara geldikleri günden itibaren 195 milyon nüfuslu bu dev ülkenin yoksul kesimleri için birçok önemli projeye imza attılar. Bu projeler sayesinde çeşitli eyaletlerde yoksulluk oranı gerilirken, halkın genel satın alma gücünde de artışlar sağlandı. Ancak Brezilya hala gelir dağılımı açısından dünyanın en adaletsiz ülkelerinden biri konumunda. Ayrıca yoksulluk,“büyüyen” ülkenin en önemli sorunlarından biri olarak ortada duruyor.
İşte futbola aşık olan bu ülkede göstericilerin temel sorusu dünya kupası düzenlenmesi için harcanan paraların neden ülkede yoksulluğun azaltılması için harcanmadığı?
2006 yılında Devlet Başkanı olan Lula, 2014 dünya kupası organizasyonu için FİFA’ya sunduğu raporda yeni stat ve alt yapı yatırımları için 910 milyon Euro tutan bir bütçe öngörmüştü. Oysa bu yıl yapılan harcamalarla bu rakam 2,7 milyar Euro’ya kadar yükseldi daha da artması muhtemel. Bu tutar ise Brezilya’nın bütün dünyada örnek gösterilen yoksul ailelere yönelik “aile bursu” (bolsa familia)sosyal programının bütçesinin üçte birinden daha fazla. Göstericilerin önemli eleştirilerinden biri dünya kupası organizasyonu için harcanan bu paranın neden 14 milyon ailenin yararlandığı bu sosyal programın bütçesine eklenmediği.
Brezilya’daki futbol taraftarlarının da dünya kupası organizasyonuna önemli itirazları var. Manaus kenti Brezilya’nın kuzeyindeki Amazonas eyaletinin merkezi. Yağmur ormanlarının hemen yanındaki şehirde yoğunlukla Brezilya yerlileri yaşıyor. Kent halkının yüzde 90’ı yoksulluk sınırının altında. Dünya kupası organizasyonu için kentin eski stadyumu yıkılarak 250 milyon Euro’ya yeni bir stadyum inşa edildi. İşin ilginci bu önemli kentin,ekonomik zorluklar nedeniyle, Brezilya birinci liginde oynayan bir takımı bile yok. Manaus’un futbolseverleri 250 milyon Euro’nun stada değil kente harcanması gerektiğini söyleyerek sokaklara dökülüyorlar.
Geçen sene, “Gezi direnişi” memleket coğrafyasında sürerken, 20 Haziran’da sokaklara dökülen 1 milyondan fazla Rio de Janeiro’lu gösterici, Türkiye’ye ve “Gezi direnişçilerine” selam göndererek sorunlarımız aynı mesajını vermişti. Ölçek, kültür, siyasal gelenekler, direniş tarihi, farklı olsa da iki coğrafyanın da aynı sorunlardan mustarip olduğunun en güzel mesajıydı, Brezilya’lı direnişçilerin gönderdiği.
Bugün aynı direnişçiler, dünya kupası için kampa giren Brezilya futbol takımının otobüsünün önünü keserek, gösteri düzenlediler ve takım otobüsüne “dünya kupası yapılmayacak” yazılı kâğıtlar astılar.Brezilya hükümeti ise dünya kupası organizasyonu için 157 bin asker ve polisin görevlendirdiğini açıkladı. Adeta silahların gölgesinde bir dünya kupası izleyeceğimiz belli oldu.
Bakalım futbol aşığı bu ülkede 12 Haziran’da yapılacak başlama vuruşuyla birlikte futbol sevgisi mi ağır basacak, yoksa yoksulların isyanı mı?
Hep birlikte göreceğiz…