Milletin A\'sı
Birkaç ay önce, iktidar partisinin Afyon’da düzenlediği bir toplantı için şöyle bir pankart haberlere konu olmuştu: “Lokum gibi tatlı, ballı kaymak gibi dinamik, mermer gibi sert, ecdadımız kadar mert, Afyonkarahisar kalesi gibi dimdiksin. Hoşgeldin büyük usta.”
Aklını lokumlardan, ballı kaymaklardan, sertlikten, dimdiklikten alamayan bu sözler kadar cinsel çağrışımlı bir başka hoşgeldin mesajı zor bulunur, bırakın bir lider için olanları. Ama bu bile o kadar dikkat çekip tartışılan bir sesleniş olmadı, çünkü malum, zaten “uzun adam”, “büyük usta”, “dik dur eğilme” gibi laflar, övgü ve hayranlıkların her gün rastlanan örnekleri olmuştu epeydir. Nihayetinde, yeterince tanınmadığı düşünülerek cumhurbaşkanlığı adaylığı için hazırlanan hayat hikayesi filminde, içindeki bir sürü anlamlı vurgudan sonra, “Milletin adamı” sloganıyla patırtıyı başlattı.
Memleketin tepesinde uzun süredir milli bir organın sallanıp durduğunu kim inkar edebilir?
Yine bu seneki yerel seçimler için hazırlanan bayraklı reklamda, anonim kahramanlardan oluşan dev bir kulenin ülkenin ortasına bir anıt gibi dikilmesini seyretmiştik. Şimdinin açık açık “adam”lı sloganla yürüyen adaylık kampanyasının filmi, kendisine yönelen bütün saldırıları o seçimle bertaraf ettiğini anlattı. Yeni seçim, yeni erkeklikler.
Ülkenin baştan aşağı bir erkek zihniyetiyle yönetildiğini söylerseniz bunu bir eleştiri olarak bile anlamayacaklar için, belki bir tapeyi hatırlatmalı. Havuzlara para koyan, devrin önde gelen patronlarından birinin veciz ifadesi “Milletin a...” şeklinde yazıldığından beri, “milletin adamı” her zamankinden anlamlı. “Milletin A”sı, “Milletin A”sına karşı.
Daha birkaç gün önce, rahatsız ettiği için kendisini karakola şikayete gelen kadınları görünce silahına davranan ve onları vuran polis, kadın eylemcilere hep bir özel muamele yapan, uzun namlulu silahlarını ellerinden düşürmeyen polis ordusu içinde istisna olacak değil. Tecavüz indirimleri, LGBTİ bireylere, kadınlara yönelik saldırıları kolaylaştıran yasal düzenlemeler, kadının hayatını evle, annelikle, eşlikle sınırlamaya yönelen bütün söylem ve uygulamalar, olan biteni sorgulayan herkes için “Milletin A”sının en kolay görünen yüzü. Dev bir fallusla hizaya getirilmeye çalışılan bütün bir ülke, geri kalanı. Arzu, itaat ve korku, “büyük”, “uzun” ve “dik” vurgularıyla göklere yükselecektir çünkü.
Küçük topluluklarının liderliği için birbirine sataşan hayvanların gayet açık ve naif yaşadığıyla karşılaştırılamayacak bir hastalık, erkeklik vurgusunu milletlere tecavüz etmeye vardıracak kadar toplumsal hayatının parçası haline getirmek, insana özgü. Belki, yoluna çıkanı eze eze giden ezenler otobüsü ataerkisiz yol alamaz olduğundan, organının doğrusuna gittiğinden beri, dünya çok “dik dur”an görmüştür. Bize ise, en fazla önünü karıştıranı, bacaklarını en çok açanı denk gelmiş, kadınların yakın zamanda düzenlediği bir kampanyada teşhir ettiği gibi.
Milletin A’sı, bu demek.
Evrensel'i Takip Et