RTE'nin tapesiz mal beyanı: 'Çatalca, Kısıklı, Urla, Gırla'

Malumunuz, cumhurbaşkanlığına adaylık başvuruları sona erdi. 10 Ağustos’taki seçime,  Ekmeleddin, Selahattin ve T’ayıpettin’in katılacağı, sonunda kesinlik kazandı çok şükür! Ekmeleddin Hoca, isminin bir bölümünü istimlâk edip, “Beni Ekmel diye çağırırlar” vurgusuyla, adını makasladı. Demirtaş’a da, Turkcell abonelerinin hep imdadına yetişen ‘Selocan’ uygun düşer, ne dersiniz? Erdoğan’ı, bir hayli zamandır Recop Takip Eroyan lakabı ile anıyoruz zaten. Artık benimsemiş olmalı ki, pek itiraz gelmedi bu kafa kâğıdına. Ancak yine de biz, Obama’nın taklidi ‘Erdoğan logosu’ gibi, seçim süresince çoğunlukla ‘T’ayıpettin Bey’ diye hitap edeceğiz.

AHIR ZAMAN PADİŞAHI

‘İstikbal mücadelesi lideri’(!) olan T’ayıpettin Bey, cumhurbaşkanlığı seçimi için, bugün Samsun’a dümen kırıp, yarın Erzurum’a geçecek. Rövanşist bir intikamla, Mustafa Kemal’in güzergâhına, kafayı takan ‘ahır zaman padişahı’, Samsun’a, Bandırma’yla çıkamayacağına göre, büyük mahdum Burak’ın, filosundaki Safran1, Sakarya, İnebolu, Cihan, Bosna ve Pretty adlı ‘gemiciklerinden’ biriyle ayak basacağı tahmin ediliyor!

ARAPÇA OLİMPİYAT

Recop Takip Eroyan’ın bir sonraki durağı, Fethullah Hoca’nın diyarı Erzurum olacak. Büyük usta, 21 Mart’ta, bu kentte yaptığı temaşada “Türkçe Olimpiyatları hikâye oldu. Yapamazlar, bitti” demişti. T’ayıpettin Bey’in, Erzurumlulara yarın vereceği vaazda, bu kez ‘Arapça Olimpiyatlarını’ müjdelemesi bekleniyor! Kafakola aldığı seçmenlerine, hep cennetten ‘AVM’, ‘rezidans’, TOKİ’den ‘konut’ vaat eden Ortadoğu Fatihi, 21 yıl önce Madımak Oteli’ni, cehenneme çeviren yobazların kahpeliğine sahne olmuş Sivas’a uğramaya, yakılan, dumandan boğulan 37 insanımızı, diğer iki aday gibi anmaya hiç niyeti yok.  

NE BİDE, NE KLOZET

Başbakan’ın, kendisini gece gündüz vatana, millete, ümmete adamaktan, ‘tapuya bile gidecek vakti’ olmadığını ‘mal varlığından’ anlamamız hiç de zor değil. Recop Takip Bey’in değil villa, site, yazlık, çiftlik, koy, körfez, kaidesini bile koyacak ‘bidesi’ ya da ‘klozeti’ yok ya! Çoluk, çocuğu, kardeşi, damadı, dünürü, bacanağı olmasa, neredeyse sokakta yatacak ‘uzun adam’. Bir de Çatalca, Kısıklı, Urla, Gırla deyip duruyorlar utanmadan!

BİLAL SIFIRLAMIŞ

Ustaların ustasının, 16 Haziran 2011’de, ‘Türkiye’deki mal beyanında’ bildirdiği 10 bin TL değerindeki Güneysu-Dumankaya Köyü’ndeki 2 bin metrekarelik arsası, herhalde ‘kupon arazi’ olmadığı için, fiyatı, 3 yılda bir türlü katlanamamış demek ki! Banka hesaplarındaki toplam 3 milyon 390 bin TL, 4 milyon 404 bin TL’ye bereketlenmiş. ‘Faiz’ yerine, ‘kâr ortaklığına’ yatırmış Recop Takip Bey. 25 bin Sterlin, yeni beyanda tebahhur etmiş. Bilal, yanlışlıkla bunu ‘sıfırlamış’ muhtemelen.  T’ayıpettin Bey, 500 bin TL alacağını, hâlâ tahsil edemediği anlaşılıyor. Akıl vermiş gibi olmasın ama ‘çek-senet mafyası’ ya da ‘vergi müfettişleri’ bu işi bir çırpıda çözüverirdi usta ya!      

KANDİL Mİ, KADİR Mİ?

Recop Takip Bey’in, gösterişli, şatafatlı, havalı adaylık konuşmasında, ‘Fatiha’ okuması ile “bu mübarek günde” diye başlayan cümlesini duyunca, ‘Cuma’ mı, ‘Kandil’ mi, yoksa ‘Kadir Gecesi’ mi diye bir an hafızamı zorladım. Köşk namzedi, hutbesini huşu içinde sürdürüyordu: “Çıktığımız bu kutlu yolculukta Rabbim, ayaklarımızı doğruluk üzere sabit kılsın. Ya Rab bizim göğsümüzü genişlet, hayır işlerimizi kolaylaştır. Bizi kibirden muhafaza eyle ya Rab! Bizi hasetten muhafaza et ya Rab! Bizi, haksızlıktan, adaletsizlikten, zulümden beri eyle ya Rab!”

VESAYET İLE AYET

İyice belirmişti ki, ‘vesayet’ ile ‘ayet’ yer değiştirmiş, ‘rap rap’ efektlerini, ‘Rab Rab’ nidaları bastırmıştı. Buna bir de ‘dış ses’ olarak ‘Reza Zarrab’ eklenmişti üstelik! Aslında bu kumpanyayı, Mekke-i Mükerreme’deki Harem-i Şerif’e taşımak daha uygun düşerdi. Kendileri önde, ‘ağlama takımı’ arkada. Herhalde IŞİD’in ‘Kabe-i Muazzama’yı uçurma tehdidinden dolayı güvenlikli bulmadılar! Bu arada IŞİD örgütünün lideri Bağdadi’nin halifeliğinin ilan edilmesine, bizim BOP HOPE çok içerlemiş olsa gerek. IŞİD, elinde tuttuğu 32 TIR şoförümüzü azat ederken, başkonsolos ve elçilik mürettebatından ‘çıt’ yok ortada. Bir ihtimal, Musul Başkonsolosumuz Öztürk Yılmaz, en etkili ‘diplomatik’ çözüm olarak, diğer ‘rehinelerle’ birlikte IŞİD’e katıldı!

BÖCEKLENEN BAŞBAKAN

Artık ‘dinlenen ve protokol cumhurbaşbakanı’ falan da olmayacak ha muhterem! Dinlendi, dinleneceği kadar! ‘Böceklenen’ başbakan, ilaçlandı, dezenfekte edildi köşk için. Tapelere dökülen, kriptolu telefonlarla yaptığı görüşmeler, TÜBİTAK’ta çalışan beş kişinin görevden alınmasıyla silinmiş oldu. Zaten ne zaman ‘protokole’ ya da ‘diplomasiye’ uydu ki? Alman Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’a, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone’ye T’ayıpettin Bey’in sarf ettikleri ortada.

ANAHTAR PARTİ HDP

Recop Takip Bey, önce ‘ters köşe’ deyip, sonra umudunu yine ‘dört köşeye’ bağladı. ‘Alaçatı Adayı’ olan Eko’dan da, HDP Adayı Selocan’dan da tırstığı, konuşmalarına yansırken, seçim sonucunun ikinci tura kalması ağır basıyor. HDP’nin ‘Türkiye Partisi’ olarak solu, Alevileri, küskün CHP oylarını kendisine çekebilmesiyle, seçmen sayısını, hatırı sayılır bir şekilde arttıracağı, böylece kesinleşecek ‘anahtar parti’ konumuyla, alan genişleteceği, net bir şekilde ortada. T’ayıpettin Bey, gittiği her toplu iftarda, oruç açıldıktan sonra, her zamanki ‘zehir zemberek’ üslubuyla ‘vaaz verme’ geleneğini sürdürüyor. Oysa ezan okunurken Recop Takip Bey’in, hemen mikrofona geçmesiyle de ‘zeytin, peynir, hurmaya’ gerek kalmadan oruç açılabilir! Müezzini beklemeden ‘bayramlık konuşmasına’ başlarsa da, oruç, kazaya uğrayabilir!