Sınırda önlem niçin ve kimin için!
IŞİD’in Rojava’ya saldırıları hız kesmeden devam ediyor.
Türkiye ise Rojava’yla dayanışmak isteyenlerin önüne tankları, zırhlı araçları dikerken, IŞİD çetelerine saldırı ve katliamları için kolaylık sağlamaya devam ediyor.
Suriye’de iç savaşın başlamasından beri Suriye-Türkiye sınırı yolgeçen hanı!
Üç yıldan beri, Avrupa’dan, Kuzey Afrika’dan ya da Çeçenistan’dan Suriye’deki cihatçı çetelere katılmak isteyenler için bu “sınırlar” hiç engel teşkil etmedi. Ya da Suriye’de yorulup biraz dinlenip yeniden savaşabilelim diyen şeriatçı örgütlerin adamları bu sınırlardan Türkiye’ye geçip, “güvenli bir biçimde” dinlendiler, güç ve moral toplayıp yeniden kelle kesme, toplu imha eylemlerine dönebildiler. Onun içindir ki IŞİD, el Nusra ya da ÖSO için Türkiye-Suriye sınır kapılarını ele geçirmek, Türkiye sınırına yakın ilçe ve köyleri kontrol etmek hep stratejik öneme sahip oldu.
Daha birkaç gün öncesinde bile Rojava’nın Kobani Kantonu’na saldıran IŞİD’in “sınırın sıfır” noktasındaki Kobani köylerini ele geçirmesini seyreden TSK’nin adeta IŞİD’e sınırı açtığına dair haberler yer almaya devam ediyordu.
Ama Kobani ile Türkiye sınırında bu durum, önceki gün birden değişti! Sınıra yeni birlikler yerleştirildi; tanklar ve zırhlı araçlar sınır boyunca mevziiye sokuldu; namlular Kobani’ye çevrildi. Çünkü sınırın Türkiye tarafında günlerdir, Rojava’ya saldıran IŞİD’e karşı, Rojava halkına yardım için sınıra yürüyen binlerce Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı vardı. Ve bunlar Kobani’ye yardıma hazır olduklarını bildirmek için sınır boyunca “dayanışma çadırları” kurmuşlardı.
Ve dahası çadırlardaki halktan 200 kadarı da sınırı geçerek Kobani’ye gitmişti.
Yani bu önlemler, IŞİD çetelerinin Türkiye’ye geçmesine ya da IŞİD’e destek vermek için sınırı geçecek cihatçılara karşı değil, Rojava devrimine ve Kobani halkına destek vermek için Suriye’ye geçmek isteyeceklere karşı alınmış önlemlerdi.
Kısacası AKP Hükümeti, Türkiye’nin sınırlarını IŞİD’e, öteki cihatçı gruplara açık hale getirirken, Kürtlere, Rojava’yla dayanışmaya gelince sınıra asker, tank ve zırhlı araçlar yığmaktadır.
Önceki gün bu sınır önlemleri numarasının son uygulamasına tanık olduk.
Eğer AKP Hükümeti, iddia ettiği gibi sınırı, Suriye’de saldırıya uğrayan mazlumlara, zulüm gören halka yardım etmek için açıyorsa, yapması gereken çok açıktır!
- Sınırın her iki tarafındaki akraba halkların dayanışmasını kolaylaştırmak,
- En azından iki-üç yıldır mazlumların sığınağı olan Rojava’ya insani yardım yapmaya başlamak
- Türkiye’nin demokratlarının, aydınlarının, sendikalarının, emek örgütlerinin, Rojava’yla dayanışmasının önündeki engelleri kaldırmak
- Uluslararası insan hakları kuruluşlarının, basının Rojava’ya ulaşması için “sınırda kolaylıklar” sağlamak,
- IŞİD çetelerinin Türkiye sınırına yaslanarak Suriye’deki halklara zulmetmesini önleyen önlemler almak gibi,…
Bölgede az çok barış isteyecek her hükümetin yapması gerenleri yapardı!
Ancak AKP Hükümeti, bir yandan “çözüm süreci”nden, “Çözüm sürecinin kesintiye uğramasına asla izin vermeyecekleri”nden söz etmektedir ama öte yandan, Kürt siyasi odaklarının, “çözüm sürecinin ilerlemesinde belirleyici bir öneme sahip olacak” dedikleri, Rojava’ya insani yardım, sınırın iki tarafındaki halkın dayanışmasını kolaylaştırmak,… ya da IŞİD’in bölgedeki manevra alanını daraltacak bir sınır politikası izlemek gibi önemler almaya yanaşmamaktadır. Tersine Rojava’ya karşı AKP Hükümeti düşmanca bir tutum takınmaktadır. Ve bu nedenle de o, Rojava’ya yönelik destek ve dayanışma girişimlerinin önüne barikat kurarken, IŞİD’in saldırılarına en azından “çanak tutan” bir çizgi izlemeye devam etmektedir.
Artık şu açıkça görülmektedir ki; AKP Hükümeti “sınır önlemlerini” Kobani halkına Türkiye tarafından herhangi bir yardım ve destek verilmesini önlemek, Türkiye’nin halklarıyla Kobani halklarının dayanışmasına sembolik olarak bile izin vermemek için kullanmaktadır.
Kısacası; bugüne kadar Kobani’ye saldıran IŞİD için sınır kolaylıkları sağlayan AKP Hükümeti, Rojava’ya ve onun şu anda en sıcak tehdit altındaki kantonu olan Kobani’ye karşı özel bir ambargo uygulamaktadır.
Rojava’nın Suriye içinde özgür ve laik bir özerk bölge olarak oluşmasına karşı daha ilk andan itibaren düşmanca bir politika izleyen AKP Hükümeti, şimdi bir adım daha atarak IŞİD çetelerinin şiddetli saldırısıyla karşı karşıya olan Kobani’nin, İŞİD’in eline geçmesi için Rojava’ya karşı İsrail’in Gazze’ye uyguladığından bile katı bir ambargo uygulamaktadır.
Evrensel'i Takip Et