Sanki sen dinlemedin.. Sanki dinlemeyeceksin!..
Fotoğraf: Envato
Polis şefleri “dinleme” yaptılar diye “içeri” alındı. Eski genelkurmay başkanı iki yıldan fazla yatmıştı. 5 yıl yatan general vardı. Kolay değil. “Kumpas” dense bile “iktidar” çatışmasıydı. Bilek güreşini kaybedenler, teşebbüs etmişler etmemişler, “darbecilik”le suçlanmış, ceremesini çekmişlerdi.
Şimdi bu ceremeyi çektirenler birbirlerinin paçalarından çekiştiriyor. 17 ve sonra 25 Aralık operasyondular. Ama yolsuzluk operasyonu.. Ama darbe girişimi! İktidara oynanmıştı. Yolsuzluksa Başbakan ceremesini çekecek, gidecekti!.. Gitmedi, yolsuzluk mu değil mi belli olmadı, henüz ne soruşturuldu ne yargılandı. Ama gitmeyip karşı saldırıya geçince, bu kez yine ceremesini çekenler olacağı aşikardı. “İnlerine gireceğiz” demişti. İşe polis şefleriyle başlandı. Sırada “yargı” olduğu ilan edildi.
“Darbe”, “casusluk” yoluyla, Başbakan ve yakınları dinlenerek yapılmaya çalışılmıştı. Kriptolusuna varana kadar telefonlar dinlenmiş, her ne kadar “Yok böyle bir şey”, “Her şey montaj, dublaj” dense de, bir şeyler olduğu ve sıfırlanmaya çalışıldığı anlaşılmıştı. Ama bir şey daha anlaşılmıştı ki, dinleme kötüdür! Başbakan “Dinlemeye karşıyız” buyurmuş, hatta TİB’i kurmakla hata yaptıklarını söylemişti. TİB’in yaptığı işi MİT’e devredecekti!
Peki MİT ne yapıyor? Ne yapacak?
MİT pirüpaktır, asla ve kat’a dinlemez, öyle mi?!
Başbakan gerçekten dinlemeye karşı mıdır? Dinlemeye mi karşı kendisinin dinlenmesine mi? Dinlemeyen, dinleme işini örgütlemeyen devlet olabilir mi? Var mıdır?
Obama’nın devleti, Merkel’i dinlememiş miydi? Ve İngilizleri ve AB’yi? Tabii Türkiye’yi? Bay Erdoğan “Paralelciler” dedikleri kendisini dinlemesin diye tedbir almaya uğraşıyor, ama bilmez mi ki CIA’ya karşı tedbir sökmez. Adamı dinler de kimsenin ruhu duymaz! Zaten üstelik kendisi dememiş miydi ki 17 ve 25 Aralık, tıpkı Gezi gibi, “Uluslararası karanlık odakların işi”dir? Eee? Neyin tedbiri o halde? Polis şeflerini “içeri” atsan ne olacak? İntikam mı sadece? Ve zaten o polis şefleri sadece işlerini yapmıyorlar mıydı?
Örneğin birlikte ve “Her şeyi Başbakanın bilgisi dahilinde ve talimatıyla yaptım” diyen A. Fuat Yılmazer’in dediğine göre Başbakanın yönlendirmesiyle KCK tutuklamaları yapılmamış mıydı? Dalga dalga KCK tutuklamaları.. Aynı Başbakanın “Ben savcısıyım” dediği Ergenekon ve Balyoz dalgaları gibi... Zaten “Ne istedilerse verdik” dememiş miydi şimdi “Pensilvanya” dedikleri için? KCK’liler ve Ergenekoncuları beraber dinlememişler miydi? Sadece “Pensilvanyacılar” mı dinlemişti, buna mı inanacağız?
Şimdi Gezi’nin ve “17 Aralık’ın arkasında eski Türkiye hayali kuranlar vardı” öyle mi? Hani “Uluslararası karanlık odakların işi”ydiler? O “odaklar” ve başındaki Amerika değil miydi “eski Türkiye”yi yeniden yapılandırmaya çalışan? Düğmeye o basıp “yenilenme” için herkese görev biçen kimdi ki? Somalıları öldüren taşeronluğu ve iş cinayetlerini dayatan, işçinin ve hiçbir muhalifin insandan sayılmadığı kendi kavillerince bir “yenilenme” tabii! Uluslararası kapitalizmin ve gelişen Türkiye kapitalizminin ihtiyaçlarını karşılayamaz olmuştu “eski Türkiye”. Sorun burada. Yoksa “yenilenme” ve “yeni Türkiye” Amerikasız bir Türk ya da Gürcü tarafından tasarlanmadı! Generallerin üstesinden tek başına Başbakanın gelebileceğini kim iddia edebilir? Amerika kafalarına “çuval” geçirerek başlatmadı mı “yenilenme”yi? Dinlemeler de, ama Yılmazer, ama başka polis şeflerince, bu yenilenmenin bir unsuru olarak devreye girmedi mi?
Zaten, CIA dinlerken işinden başka neyi yapıyor ki? Ya da TİB veya ondan alıp MİT’e bağlayalım denen işler arasında olan dinleme işini yapar ve yapacakken polis ya da MİT şefleri işlerini yapmış olmayacaklar mı? Bir işleri bu dinleme işi değil mi? Diğer işlerinden olan A. İsmail Korkmaz, A. Cömert gibi muhalifleri öldürmek, darbe yapmak, “kumpas kurmak” gibi bir iş!
- 2. çözüm süreci mi? 31 Aralık 2024 06:30
- İçeride ve dışarıda kriz... 24 Aralık 2024 05:36
- Milli güvenlik, Türkiye ve İsrail siyonizmi... 17 Aralık 2024 05:56
- Ortadoğu yeniden dizayn edilirken... 10 Aralık 2024 05:08
- Esad’la görüşüp anlaşma mı, kavga mı? Hangisi? 03 Aralık 2024 06:45
- CHP ile Cumhur ve sınama yanılma… 27 Kasım 2024 06:45
- Papatya falı ve havuçla sopa... 19 Kasım 2024 04:58
- İngiltere'de Kasım Gelincikleri ya da 'şehitleri anma' günü 12 Kasım 2024 04:26
- Hoş geliyorsun faşizm… 06 Kasım 2024 04:55
- İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur! 22 Ekim 2024 04:50
- Bahçeli, MHP ve terör... 17 Ekim 2024 05:43
- CHP ile nereye kadar? 15 Ekim 2024 05:11