'Lorke lorke' meselesi
Fotoğraf: Envato
Kirvem,
Malum olduğu üzere, atalarımız “Her yiğidin kendine özgü bir yoğurt yeme tarzı vardır” diye buyurmuşlar.
Gerçekten de, kimi yiğitler acemice veya beceriksizce yoğurt yerken üstlerine başlarına bulaştırırken, kimileri de daha önceden içtikleri sütten belki de ağızları yandığından, yine aynı “tufa”ya düşmemek, aynı “kaza”ya uğramamak için temkinli davranıp, böylece yoğurdu bile üfleyip, ardından da midelerine indirip, dolayısıyla “uyanık” davranmayı huy edinmişler…
Son günlerde, daha da doğrusu cumhurumuzun yeni başkanını seçmeye hazırlandığımız şu sıralar, bu önemli göreve “namzet” olanlardan her biri, seçildikleri takdirde, daha da doğrusu halkımızın onayını aldıktan sonra Çankaya’ya kapağı attıklarında “yoğurt” yemekten ziyade, bunun yerine çok daha fiyakalı ve de gavurca bir sözcük kullanıp, böylece ne tarz bir “vizyon” yüklenip, bunu nasıl gerçekleştireceklerini kendilerince her fırsatta dillendiriyorlar.
Nitekim “mesele” yoğurt yeme tarzından çıkıp, halkımızın yavaş yavaş da olsa gari ezberlemeye başladığı “vizyon” kulvarlarına doğru yelken açınca, işin ehemmiyeti galiba daha da anlam kazandı!
Vizyon…
Yani, Türkiyemiz, namı diğeriyle “cennet vatan”ımızın yanı sıra, keza “aziz” milletimizin “yarın”ları, “istikbal”i için nasıl bir resim, ne tür bir tablo çizeceğiz...
Her aday kendince, ya da “hayal gücü”ne göre eline aldığı samur fırçasıyla, rengarenk boyalarla, keza yine kendi zevkine, kendi estetik anlayışıyla klasik, modern, abstre veya nonfigüratif resimler çiziktirip, sonra da halkımızın, cumhurumuzun beğenisine sunup öngördüğü vizyonunu sergiliyor…
On iki yıllık iktidarı döneminde, veya başımızın başı başbakan olduğu tarihten itibaren gerek ülke genelinde, gerekse dış ilişkilerinde ne tarz yoğurt yediği halkımız tarafından bilinen zatı muhteremin çizdiği “tablo”nun neyin nesi kimin fesi olduğu zaten malumken, diğer yandan nerdeyse tümüyle ”parsel”lediği televizyon ekranlarından cumhurumuza gece gündüz demeden seslenirken verdiği fetvalara bakılırsa, ülkenin her bakımdan düzlüğe çıkmasının yegane teminatı, tamamen kendi “usta”lığıyla doğru orantılı!
Yani, “Ya ben! Ya ben!”
Ekmeğin fiyatının kaç para olduğunu sadece bilmekle kalmayıp, hatta yarın cumhurumuzun başı seçilirse, koluna taktığı hanımıyla beraber çarşı pazar gezip, ekmeğin yanı sıra, ayrıca domates, patlıcan, kabak, semizotunun da sebze halinden kaça alınıp tezgahlarda kaça satıldığını, kısacası halktan biri olmaya devam edeceğini münasip bir dille ve de “efendi”ce anlatan, sırf bu yaklaşımıyla da olsa her geçen gün çizdiği “tablo”ya giderek daha fazla alıcı bulan, bu zatı muhteremin de bu baptaki “kader”i henüz meçhul!
Başımızın başının her fırsatta “Dindar bir nesil yetiştireceğiz!” deyip, hemen her sözünü, her kelamını “İnşallah, maşallah, bismillah”la sürdürüp, keza din, iman, ahiret, kefen falan feşmekan sosuna buladığı fırçasıyla çizdiği “misyon”un tam aksine, atladığı bisikletle Çankaya’ya doğru pedal çevirirken, aynı zamanda da “Diyanet ve zorunlu din dersleri kaldırılmalı, bireylerin din eğitimlerini özgürce seçmesi sağlanmalıdır” diyerek yoluna son sürat devam etmekle kalmayıp, üstüne üstlük bir de yaşına, boyuna posuna bakmadan “Türkiye’nin aydınlık yüzüyüz, özgürlük ay ışığında birlikte huzurluca dans etmekse, yeni yaşamda birlikte dans edelim” deyu kulağa hoş gelen, şiirsel bu söyleminin yanı sıra, ayrıca kırmızı kalemle altını çizdiği “Bizim çizgimiz tekçi, mezhepçi anlayışı reddeden çizgidir” diyerek “tablo”yu tamamlayan, hele hele daha düne kadar varlığı, Kürt kimliği dahi inkar edildiği halde, seçilip cumhurumuzun başı olduğunda “Ben bağlama çalarken, herkes illa da ‘lorke lorke, kız Xatune lorke’ türküsü eşliğinde halay çekecek” diye “tek”çi zihniyeti elinin tersiyle ittiğine bakılırsa, başkalarını bilemem ama, bana öyle gelir ki bu genç babayiğidin istikbali, ülkemiz için “hayırlara vesile” olacak Kirvem!
- Bitmeyen yazı* 05 Nisan 2022 00:14
- ‘Saltanat kayıkları’ meselesi 19 Mart 2022 23:23
- 'Ayıp' meselesi 12 Mart 2022 23:00
- ‘Yamuk beyinler’ meselesi 05 Mart 2022 21:31
- ‘İp ipullah sivri külah’ meselesi 26 Şubat 2022 23:05
- ‘Laklakiyat’ meselesi 19 Şubat 2022 20:45
- ‘Saz çalıp çığırmak’ meselesi 12 Şubat 2022 22:00
- ‘Demirkazık’ meselesi 05 Şubat 2022 23:20
- ‘Minik serçe’ meselesi 30 Ocak 2022 02:15
- ‘Enkaz’ meselesi 23 Ocak 2022 02:43
- ‘Rektifiye’ meselesi 16 Ocak 2022 03:40
- "Aç tavuk" meselesi 09 Ocak 2022 02:30