Yabancı mühendisler

Türkiye’deki üniversite sayısı 200’e yaklaşıyor. 108 devlet üniversitesi ile birlikte 71 vakıf üniversitesi, hemen her bilim dalında öğretim faaliyetini sürdürüyor. Dünya ülkeleri ile kıyaslandığında üniversite sayımız yetersiz. ABD’de 6 bine yakın üniversite var. 50 bin kişiye bir üniversite düşüyor. İspanya’da 32 bin kişiye.  Nüfusu bizim kadar olan İran’da bile 350’ye yakın üniversite var. Mısır’dan iyiyiz.
Üniversite sayımız yetersiz ve yüksek öğrenim görmüş insan sayımız az ama mevcut mezunlarımıza meslekleri ile ilgili iş bulabilme konusunda ciddi sıkıntılarımız var. Sosyal Bilimlerde durum daha kötü ama en azından iş bulabilmesi daha kolaydır diye düşünülen mühendislik mesleğinde bile mezunların neredeyse yüzde 30’u işsiz. İşi olanların bir kısmı mühendislik dışında bankacılık, öğretmenlik, gümrük memurluğu gibi alakasız işler yapmak zorunda kalıyorlar. Mühendisliklerini yapma fırsatı yakalayabilmiş olanlarda ancak geçinebilecekleri kadar maaşa çalışmak zorunda kalıyor.
Şimdi hükümet yönetmelikte yapacağı değişiklikle yabancı mühendislere, hem de hiçbir koşul ve sınırlama olmaksızın ülkemizde çalışma olanağı verecek bir yönetmelik değişikliğine hazırlanıyor. Önceki yönetmelikte yabancı mühendisten ulusal veya uluslar arası meslek örgütlerinden mesleklerini icra ettiklerini ve yeterli olduklarını, meslekten men cezası almamış olduklarını gösteren belgeler gibi son altı ay içerisinde alınmış belgeler istenirken yapılacak değişiklikle yönetmelikteki bu fıkra kaldırılıyor ve elinde diploma benzeri herhangi bir kağıtla gelip “Ben mühendisim” diyen birinin mühendis olarak çalışabilmesinin önü açılıyor. Kendi ülkelerinde mesleklerini yapabilir olup olmadıklarına bakılmaksızın yabancı mühendis iş bulabilecek.
Aslında bu plan çoktandır vardı ve meslek odalarının direnişine rağmen yavaş yavaş yürürlüğe sokuluyordu. Bu son değişiklik son darbe olacak.
2 yıldır özellikle Suriyeli göçmenlerin emeğini tepe tepe kullanan sermaye, çıtayı yükseltti. 15, 20 lira ile günde 12 saat, 15 saat hem de işverene başka hiçbir maliyeti olmadan kayıt dışı çalışmak zorunda kalan mülteci işçilerin yanına şimdi mülteci mühendisler eklenecek.
Askerde uygun adım yürürken  “Her şey insan için” diye bağırmak işin doğasına aykırı olduğu için “Her şey vatan için” diye bağırırdık, ama gördük ki vatan denilen şey sermaye imiş ve her şey sermaye içinmiş.