Tek(insiz) adam

Şu işleri medenice yapmayı acaba öğrenebilecek misiniz?.. Yollarınızı ayırdığınız insanlara bir de illa bel altından vurmak zorunda mısınız?..
       Haklılığınızı kanıtlamak ve istifaya zorladığınız kişileri taraftarın gözünde itibarsızlaştırmak adına karalama kampanyasına girişmenin ahlaki tükenişe doğru yol almak anlamına geldiğinin farkında değil misiniz?..
Bir yandan “kurumsallaşma” lafını ağzınızdan eksik etmezken, öte yandan “Ben yaptım, ben ettim”li birinci tekil şahıs cümlelerle düzeysiz polemiklerde yer almak ne anlama geliyor peki?.. Tek adamlığın gözlere sokula sokula hatırlatılması mı bu tavır?..
Teknik konular da dahil olmak üzere her fırsatta teknik adamların işine burnunu sokan bir başkanın olduğu yerde kurumsallaşmadan söz edilebilir mi?..
Fenerbahçe, Ersun Yanal ile yollarını ayırdı. Aslında “Aziz Yıldırım, Ersun Yanal ile yollarını ayırdı” demek daha doğru. Fenerbahçe demek, Aziz Yıldırım demek ne de olsa!.. Bunun aksini kim iddia edebilir?..
Bir kulüp elbette performansını beğenmediği ya da çeşitli sorunlar yaşadığı teknik adamla yollarını ayırabilir. Bu, son derece doğal. Ancak ayrılığı doğal (medeni) seyrinden koparıp emeğe saygısızlık ve itibarsızlaştırma gösterisine dönüştürmek, ortada ciddi bir kültür ve ahlak sorunu olduğunu gösterir.
İşin içine Ersun Yanal’ın kadın arkadaşlarını da katarak özel hayat üzerinden ayrılık gerekçeleri üretmek ise başlı başına bir seviyesizlik.
Aziz Yıldırım’a göre geçen sezonki şampiyonlukta Ersun Yanal’ın hiç payı yok. Utanmasa “Takımı ben şampiyon yaptım” diyecek ama bunu şimdilik bu kadar açık şekilde dile getiremiyor. “Futbolcuların fedakarca mücadelesi ve Galatasaray’ın kötü gidişi sayesinde şampiyon olduk” diyor. Sanki ligde mücadele ettikleri tek takım Galatasaraymış gibi!..
Mustafa Denizli, Zico ve Aykut Kocaman dönemlerinde kazanılan şampiyonluklarda da teknik direktörlerin fazlaca bir payı yoktu!.. Aziz Yıldırım başkan olmasaydı tabii ki o şampiyonluklar elde edilemezdi!.. Başarılardaki asli unsur her zaman Aziz Yıldırım’dı!..
Yıldırım daha önce de, “Parayı biz verdiğimiz halde, başarı başkalarının oluyor ama başarısızlıkta bize hesap soruluyor” diye veryansın etmişti. Oysa başarısızlık durumunda sadece yöneticilerin eleştirildiğine, teknik adam ve futbolcuların eleştirilerden muaf tutulduğuna bugüne kadar hiç tanık olmadık.
Ersun Yanal’ın takıma hiçbir katkı yapmayan bir teknik adam olduğunu yeni anlamış olmalı Yıldırım?.. Yoksa yaklaşık 2.5 ay önce Yanal ile neden sözleşme yenilesin ki?..
Yanal’ın yerine getirilen yeni teknik direktör İsmail Kartal’a desteğini, “Başarı ona, başarısızlık bize ait olacak” sözleriyle ortaya koyan Yıldırım’a sormak lazım, “Peki aynı durum niye diğer teknik adamlar için geçerli değil” diye... Öyle ya, geçmişteki başarılarda teknik adamların rolü yok ama bundan sonraki başarılarda en büyük pay İsmail Kartal’a ait olacak!.. Hangisine inanacağız?.. Başarılarda teknik adamların payı var mı, yok mu?.. Artık bir karar vermeli Yıldırım!.. Yoksa İsmail Kartal, Aziz Yıldırım’ın talimatlarıyla hareket eden bir teknik direktör olduğu için mi, olası başarılar onun hanesine yazılacak?..
Yıldırım’ın teknik direktörlere yönelik yaklaşımını gördükten sonra hangi onurlu, kişilikli teknik adam Fenerbahçe’de görev yapmak ister ki?.. Aziz Yıldırım’ın teknik adam değil iplerini elinde tutabileceği bir kukla aradığı çok açık.
Demokrasi kültürünün gelişmediği yerlerde “kurtarıcı” ya da “iş bitirici” misyonu yüklenmiş, kerametleri kendilerinden menkul tek adamlar ortaya çıkar. Tek adamın yanında ona biat ve yalakalık edenler ile güce tapanlar da hiç eksik olmaz. Örneklerini gördüğümüz gibi bu işin sonu megalomaniye kadar gider...
“Tek adam”lıktan daha beteri, yalakalığı ve güce tapmayı karakter özelliği haline getirenlerin çokluğu. Böyle kişi(liksiz)lerin desteği sayesinde bazıları “tek adam”lık hedefine ulaşabiliyor zaten. Ve tek adamların arkasındaki bu sınırsız destek varlığını korudukça onlar giderek daha da cüretkarlaşıp pervasızlaşabiliyor...
Hırsları, çelişkileri, tutarsızlıkları, hezeyanları çoğaldıkça “tek adam”lar sona yaklaşacak!..