20 Ağustos 2014

Kendini bildi bileli insan soyu, varlığını sona erdireceğine inandığı belaların en büyük üçünü savaş, kıtlık ve salgın hastalık olarak saymıştır. Her biri yeterince kötüdür ama üçü birden ortaya çıkarsa bu kıyamet demektir. Hıristiyan inancına göre, üç atlının aynı zamanda yeryüzünde koşturması, dünyanın sonudur ve dördüncü atlının, yani göklerin kralı İsa’nın çıkma vakti gelmiştir! Dört atlıdan üçü büyük ve kitlesel kötülüktür, dördüncüsü ise kurtarıcı umut!
Tarih boyunca kaç kez, dünyanın kaç yerinde parça parça yaşanan felaketlerin, kıtlık, salgın hastalık ve savaşların tümünün birden aynı anda ve bütün dünyaya yayılmış haliyle yaşadığımız bir dönemden geçiyoruz. Afrika’da, Liberya, Gine, Sierra Leone ve Nijerya ağır kanama, yüksek ateş ve şiddetli ağrılarla kendini gösteren ölümcül ve şimdilik çaresiz Ebola virüsünün pençesi altında ve hastalık Avrupa’ya, Amerika’ya sıçramış bulunuyor.
Savaşın egemen olduğu bölgelerin haritasıyla şimdilik “savaşsız” görünen bölgelerin haritasını kıyasladığınızda, bir ateş küresiyle karşılaşıyorsunuz.
Kıtlık ise, genel açlık ve iklim değişikliğinin sonuçları biçiminde kendisini gösteriyor.
Mahşerin üç atlısı dörtnala koşturuyor.
Dördüncü atlı, umulmadık ve beklenmedik yerlerde bir görünüp bir kayboluyor. En son Amerika’da Missouri eyaletinde, Ferguson’da Afrika kökenli gençlerin ağırlıkta olduğu kitlesel ayaklanma kılığında görüldü. Günlerdir “Adalet yoksa barış da yok” sloganıyla sokakları işgal ediyor, cesaretle ve inatla savaşıyor ve üç kötü atın tek süvarisine karşı bütün dünyada yapılabileceklerin tükenmediğini gösteriyor.
Dünya batıyor gibi görünürken umudun atlısı ışıktan kılıcını kuşanıyor.

Evrensel'i Takip Et