04 Eylül 2014 00:11

'Passolig'e karşı 'Passo direniş'

\'Passolig\'e karşı \'Passo direniş\'

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Görünen köy kılavuz istemiyordu.
Geçen sezonun son haftalarında “passolig” apar topar uygulamaya başlandığında tribünlerin nasıl boşaldığını hep birlikte gördük.
Sezonun sonundan itibaren taraftarlar, tribün grupları, taraftar dernekleri, bulabildikleri her platformda, hukuksuz, anayasaya aykırı olan “passolig” uygulamasına neden karşı olduklarını anlattılar. Hukuki süreçler başlattılar.
Bu çığlıklar, ne sırtını siyasal iktidara dayamış olan “passolig”in uygulayıcısı sermaye grubu tarafından ne de Türkiye Futbol Federasyonu tarafından duyulmadı. Merkez medya hızla “penguen” konumuna geçerken, “passolig”e yönelik itirazlara sadece Evrensel ve benzeri muhalif medya yer verdi.
Sezon başlamadan evvel büyük oranda yanıltıcı unsurlar içeren reklam kampanyalarıyla, kulüp yönetimlerinin desteğiyle, hatta kulislere yayılan bilgilere göre siyasal iktidara yakın tribün gruplarına açıktan verilen mali destekle “passolig” satışları arttırılmaya çalışıldı.
Sezonun ilk haftasıyla birlikte ise “Takke düştü kel göründü”.
Yayıncı kuruluş itinayla boş kalan tribünleri göstermekten kaçınıp tribüne gelen az sayıda taraftar kümelerine kameralarını odaklasa da gerçekler saklanmıyor. Süper ligde 9 maçın oynandığı ilk haftada seyirci sayısı 77 binde kaldı. Maç başına ortalama 8 bin kişi. Almanya amatör liginde bile maçların 10 bin seyirci ortalamasına oynandığını düşünürsek durumun vahameti daha net görülür. Süper Lig bir tarafa, eskinin ikinci ligi olarak anılan PTT 1. Lig maçlarında durum daha da vahimdi. Gökçekgillerin fantastik Osmanlıspor’unu kiralanan mehter grubu dışında kimse seyretmezken, Gaziantep BB-Boluspor maçını sadece 51 yazıyla (elli bir) kişi izledi.
TFF yetkilileri, yöneticileri “taraftarlar henüz yaz tatilinde gelecek hafta tribünler dolar” bahanesine sığındılar. Geçen sezon aynı zamanda oynanan maçlarda niye tatile gidenlerden etkilenilmedi sorusunu ortaya bırakalım ve başka bir soruya geçelim…
İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Mersin, Adana, Samsun Eskişehir ve memleketin dört bir yanında U21 ligine (21 yaş altı futbolcuların oynadığı alt yapı ligi) neden sezonun ilk haftasında yoğun bir ilgi oldu da süper lig tribünleri dolmadı? Tatile gidenler U21 ligini mi tercih etti?
“Passolig” ölü doğmuş bir dayatmadır.
Taraftarlar, tribün grupları saflarını açıkça belli ettiler. “Passolig” olduğu sürece o tribünler dolmayacak. Taraftarlık ölmeyecek aksine, taraftarlar amatör branşlarda, basketbolda, voleybolda, kürekte, masa tenisinde, U21 futbol maçlarında takımlarının yanında yerlerini alacaklar.
“Niye bu direniş”? diye soruyor merkez medyanın tuzu kuru, köşe sahipleri.
Taraftarların yanıtı net:  Çünkü dünyanın hiçbir yerinde, taraftarlar, siyasal iktidara yakın bir sermaye grubuna müşteri portföyü yaratmanın öznesi olmaz, olamaz…
Şimdilerde “tu kaka” edilen “okyanus ötesi” tayfa zamanında tribünleri ve futbolu dizayn etmek istemiş ve gereken yanıtı almıştı. Çöküşleri 3 Temmuz süreciyle başlamıştı. Süreçten ders almayan ve “passolig” ile futbolu ve tribünleri dizayn etmek isteyenler de benzer bir yanıta hazır olsunlar…   
25 Eylül’de Ankara’da “Passolig”e karşı açılan davanın duruşması var. Her ne kadar memlekette “evrensel hukuk” askıya alındıysa da, sevdaları aynı karşılıksız sevdalandıkları renkler farklı olan taraftarlar, tribüncüler, “passolig” denilen hukuksuzluğa karşı maçlarını oynayacaklar.
Davanın sonucu ne olursa olsun, sezonun ilk haftasındaki “passo direniş” tutumunu sürdüren taraftarların kaybetmeyeceği açık. Üstelik U21 ligi ve amatör branşlar hak ettiği ilgiye kavuşur her şekilde “passolig” kaybeder…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa