Daha önce de okurlara bu köşeden aktarmıştım,Gazetemizin Yazarı Aydın Çubukçu’dan dinlemiştim: Fransa Meclisinde kanun teklifleri gündeme geldiğinde, tasarı okunduktan sonra bir milletvekili ayağa kalkar ve ceketinin düğmesini ilikledikten sonra bir miktar eğilip saygı duruşunda bulunurmuş. İzleyenler merak etmişler ve niçin her yasa teklifi okunduktan sonra saygı duruşu yaptığını milletvekiline sormuşlar. Milletvekili, “Okunan her yasa teklifinde bir saygıdeğer burjuvayı görüyorum, ona karşı saygımı göstermek için bunu yapıyorum” demiş.
Bizim Mecliste de durum aynı. AKP’nin Meclise getirdiği her yasa tasarısında AKP yandaşı büyük patronların daha da zenginleşmesini sağlayacak bir düzenleme, Diktatörlüğünün pekiştirilmesi ve devlet kurumlarının en ücra köşelerinin AKP yönetimine bağlanması, en küçük bürokratın dahi AKP’lileştirilmesinin işaretlerini görüyoruz.
Meclis gündemine gelen yeni yasa tasarısı da böyle. AKP yandaşı hakim ve savcıları, yargı erkinin üst mevkilerine getirmek için genel hukuk kurallarına, anayasaya aykırı olduğuna bakmadan düzenlemeler yapmak istiyor. Gülenci hakim ve savcılarla araları bozulunca ve onları tasfiyeye başlayınca, geriye çok az yandaş ve sosyal demokratlarla ulusalcılar kaldı. Buna karşı acil çözüm bulmak için avukatlardan hakim alımı yaptılar ama bu hakimlerin hem sayısı yeterli değildi hem de üst kademeler için kıdemleri yeterli değildi. İşte şimdi yeni tasarı ile AKP kıdem engelini, idari yargıdan adli yargıya kadro aktarma engelini ortadan kaldırmak için düzenlemeler yapmaya çalışıyor. Elbette bu düzenlemelerin sonucu yarın alınmayacak ama olağan süreden de kısa bir sürede AKP yargı erkindeki hakin ve savcıların çoğunluğunu yandaşlarından oluşturacak. Tabii, bir de istediği mahkemeye aleyhine karar çıkardığında yandaş hakim atayarak sorunu çözme yollarını da oluşturmaya çalışıyor.
Yüksek yargıda daire ve yargıç sayısını arttırarak ve yeniden daire başkan seçimleri yaptırarak, yüksek yargı dairelerinde de etkili olmayı hedefliyor. Hakim ve savcılara af getirerek anayasaya aykırı düzenlemelere destek sağlamaya çalışıyor.
Yukarıdaki kısmı yargıyı ele geçirme operasyonu.
Yasa önerisinin diğer bölümü ise Magna Carta’dan bu yana kazanılmış hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasına ayrılmış. Tutuklama ve gözaltı usulleri eskiye göre daha geriye götürülüyor. Savunma hakkı kısıtlanıyor.
17-25 Aralık sonrası yargı denetiminden kurtulmak için yapılan yasal değişiklikler, şimdi geri alınarak eskisinden daha geri düzenlemeler öngörülüyor. Mahkemeler ve yargı düzeni yaz boz tahtasına döndürüldü. Yasal düzenlemeler genel ve uzun süreli değil, günlük ihtiyaca göre yapılıyor. Güncel değişiklikler, gün değişince gereksiz ya da AKP için yetersiz kalınca bir daha değiştiriliyor.
AKP, parti iktidarını güçlendirmek için yaptığı bu değişikleri “millet iradesinin tecellisi olarak” pazarlamaya çalışıyor.
AKP’nin son yaptıklarına Yargıtay Başkanı dahi itiraz etmek zorunda kaldı.
Ne diyelim? AKP’nin yaptıkları bakalım daha ne kadar seyredilecek?

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Vergide sahte sefer

Vergide sahte sefer

Maliye Bakanı Şimşek’in servet sahiplerinin vergi ödememesine tepkiler üzerine ilan ettiği “vergi denetimi seferberliği”nden koca bir hiç çıktı. Müfettiş yetersizliği nedeniyle şirketlerin sadece yüzde 2’si denetlendi. Sınırlı denetimde bile kaçırıldığı tespit edilen vergi tüm şirketlerin ödediği kurumlar vergisinin yarısına erişti. Vergi yükü her zaman olduğu gibi bordro mahkumu emekçinin sırtında kaldı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
BİSAM: Açlık sınırı 22 bin 886 TL, yoksulluk sınırı 79 bin 165 TL.

Evrensel'i Takip Et