11 Aralık 2014

'İstenmeyen seyirci' mi memleket futbolunu çökertiyor?

Biz yazmaktan bıktık, onlar adeta zekamızla alay eder gibi insanları kandırmaktan bıkmadılar.
Yeni Türkiye’nin “atanmış” futboldan sorumlu memuru, sözde “özerk” federasyon başkanı, geçen hafta Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç’ı 1. lig kulüplerinin başkan ve yöneticileriyle birlikte ziyaret etti. Malum “passolig” denilen ucube uygulamadan en fazla etkilenen, şimdilerde “PTT 1. lig” olarak adlandırılan eskilerde ise  “2. lig” dediğimiz kümenin Anadolu kulüpleri. Taraftarın tribünlerden uzaklaşmasıyla birlikte en büyük ekonomik darbeyi bu kulüpler yedi. Şu ana kadar açıklanan rakamlara göre bu ligde 72 bin “passolig” kartı satılmış durumda. Sadece basit bir hesapla 18 kulübün bulunduğu bu ligde ortalama seyircinin 4 bin civarında olduğunu görebiliriz. Kuşkusuz bu seyircinin de eşit bir şekilde dağıldığı söylenemez. 1. ligin şu an için lideri olan ve Gökçekgillerin bütün desteğini arkasında hisseden Osmanlıspor’un maçlarını bırakın futbolcu ailelerini, maç öncesinde mehter marşları çalmak için gelen mehter takımı bile seyretmiyor. Sonuçta Osmanlıspor gibi bir “proje” takımı olmayan diğer 17 kulüp büyük bir sıkıntının içinde.
Ziyaretin nedeni de bu kulüplerin içine düştüğü ekonomik darboğaza çözüm yolları bulmak. Ziyaret sonrası muhabirler doğal olarak “passolig” uygulamasının tribünleri boşaltması üzerine sorular soruyorlar. TFF başkanı sıfatını taşıyan Yıldırım Demirören her zamanki felsefi derinliğiyle yanıtını veriyor: “PTT 1. ligde 72 bin passolig satılmış. Seyirci ortalamasında istemediğimiz seyirciyi çıkartırsanız aslında düşüş yok. İstemediğimiz seyirciler maça gelmiyor.”
Merkez medya, “passolig” sponsorluğundaki spor programları, artık maaşlarının önemli bir bölümünü “passolig”den alan yorumcular bu açıklamanın üstünden geçti. Konuşmadılar bile. Sahi istenmeyen bu seyirciler kimler?
Tribünler bomboş, Beşiktaş-Trabzonspor maçı için malum çevreler harekete geçirilip 34 ayrı takımın passolig sahibi bir kitle Konya’da maç izlettirmeye getiriliyor, “passolig” sponsorluğundaki yorumcular “nasıl güzel bir ortam diye” övgüler düzüyor ama diğer maçlar hâlâ bomboş…
Aynı anlarda Kadıköy’de farklı renklere sevdalı ama sevdaları aynı olan“istenmeyen taraftarlar”,  “passolige” karşı yürüyüş yapıp, sembolik bir çift kale maçıyla biz birlikteyiz “Tribünlerimizi geri istiyoruz” diye haykırıyorlardı.
Yıldırım Demirören’e bir soru daha sormak gerekiyor, madem “istemediğiniz taraftar” tribüne gelmiyor, TFF sitesinden her hafta PFDK kararlarını yayınlıyorsunuz. O PFDK kararlarında bütün süper lig takımlarının seyircileri için yaptıkları kötü ve olumsuz tezahürat nedeniyle cezalar yer alıyor. Hiçbir hafta boş geçmiyor. Madem “istenmeyen taraftar” tribüne gelmiyor bu küfürleri eden kim? Sahi siz sadece ceza mı yazıyorsunuz, hani “passolig” ile birlikte istenmeyen hareketleri yapanlar tribünden ayıklanacaklardı?
Neyse artık herkes anladı ama bir kez daha yazmakta fayda var. Maksat yarının araştırmacısı için tarihe bir not düşmek.
“Passolig” uygulaması memleket topraklarında bitmiştir. Sürdürmek mümkün değildir. Ancak 2015 seçimleri öncesinde taraftarların tribünlerde siyasal iktidarı protesto etme ihtimalini düşünenler, tribünlerin boş kalmasını göze alarak seçimlere kadar bu uygulamayı sürdürmenin her yolunu deneyecektir.
Arada memleket futbolunun milli takımı ve CL’deki temsilcilerinin hali belli. Bu yazı yazılırken 4 tane 17 yaşında futbolcuyu kadrosunda bulunduran Arsenal Galatasaray’ı yine 4 golle geçti. Ne yazık biz “passolig” ile uğraşırken, dünya futbolu ayrı bir “evrene” geçti.
Şimdi yine Yıldırım Demirören’e soralım “istenmeyen seyirci” mi memleket futbolunu çökertiyor, yoksa başta TFF yönetimi, “Türkiye futbol baronu”, “passolig” şakşakçıları ve bilimsel-akli ilerleme dışında yöntem arayanlar mı?

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et