'3 Temmuz' sürecinin ikinci devresi

2007 yılında başlayan Ergenekon, Balyoz, KCK, Devrimci Karargah, Odatv gibi torba davaların son halkası 3 Temmuz 2011’deki “şike davası” oldu.  3 Temmuz, özel yetkili mahkemelerin kalkmadan evvel karara bağladığı son davaydı. O dönemde yazılan bir çok yazıda sürecin çelişkilerini sergilemeye çalıştık. Ancak medya üzerinden öyle bir kamuoyu oluşturulmuş, “renkler” üzerinden öyle bir kutuplaşma ortaya çıkmıştı ki, gerçeği aramak için soru soranlar, çelişkileri dile getirenler, sosyal medya üzerinden neredeyse linç ediliyordu.
3 Temmuz 2011 operasyonunun hemen ardından 4 Temmuz günü Fenerbahçe taraftarının büyük çoğunluğu “sürece karşı” ciddi bir direniş sergilemeye başladı. Davayı hazırlayanların öngörmediği, göremediği bu karşı duruş, o zamana kadar özel yetkili mahkemelerin yürüttüğü torba davaların hepsine karşı kamuoyu ilgisinin artmasına neden oldu. Davanın savcılarından Mehmet Berk bu direniş karşısındaki hayretini, “Biz bu davanın da diğer davalar gibi 3-4 ay konuşulup sonra unutulacağını düşünüyorduk. Yanılmışız. İşin bu noktaya geleceğini tahmin edemedik” diyerek itiraf etti.
Her mahkeme günü Çağlayan’da toplanan binlerce kişi, kısa süre içinde hem özel yetkili mahkemelerin hem de bu mahkemelerin gördüğü torba davaların genel kamuoyu nezdinde daha fazla sorgulanmasına neden oldu. Bugün artık özel yetkili mahkemeler yok. Dönemin kudretli savcıları ve emniyet mensupları görevden alındı bir çoğu hakkında davalar açıldı. Anayasa Mahkemesinin verdiği kararlarla pek çok torba davada yeniden yargılanma süreçleri başladı.
3 Temmuz davası için verilen yeniden yargılama kararı sonrasında ilk mahkeme bu hafta 13 Ocak günü başladı. Bir anlamda 3 Temmuz davasının ikinci devresinin santrası yapıldı. Mahkemenin önünde önemli bir görev var. Bütün topluma açık bir yargılamayla 2010-11 sezonunda gerçekte ne olduğunu ortaya çıkarmak.
Şike varsa; Kim kime nasıl para vermiş? Bu paralar nasıl el değiştirmiş? Hangi hesaplardan hangi hesaplara para aktarılmış? Davanın özel yetkili mahkemenin yetki alanına girmesine neden olan “suç örgütü” nasıl bir hiyerarşiye dayanmaktadır? “Suç örgütünün” faaliyetlerinden örgüt üyeleri nasıl bireysel kazançlar elde etmişlerdir? Özel Yetkili Mahkemenin laf kalabalığına getirip yanıtlamadığı bu soruların yanıtları net olarak koyulmalıdır.
Ayrıca Aziz Yıldırım’ın telefonunun neden İBDA-C operasyonu çerçevesinde dinlendiği, mahkeme kararları daha açıklanmadan nasıl belli bazı medya organlarında kararların yayınladığı da araştırılmalıdır.
En önemlisi dönemin Futbol Federasyonu yöneticilerinin süreç boyunca UEFA’ya “gerçekleri” mi yoksa “kişisel temennilerini” mi ilettiği sorgulanmalıdır.
Sürece ilişkin kafalarda oluşan soruların hepsini yazmaya bu sütunun sınırları izin vermiyor ama yeniden yargılama yapan mahkemenin bütün bu soruları ve daha fazlasını sormasını ve yanıtlarını bulmasını bütün futbolseverler bekliyor. Gerçekleşir mi? Hep birlikte göreceğiz.
Ancak bilinmesi gereken 3 Temmuz’un gölgesinin memleket futbolunun üzerinden kalkması, sadece o dönemde haksız yere suçlanarak, cezaevinde kalanların beraat etmesiyle değil, o süreci planlayanların, süreci kendi kişisel ikballeri için kullananların ortaya çıkartılmasıyla sağlanır.
Aykut Kocaman’ın dediği gibi “Gerçeklerin bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır”, umarım o gün gelmiştir.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et