Türkiyenin pek çok ilinde saatler boyu süren elektrik kesintisi yaşanalı neredeyse bir hafta oldu. Henüz kesintinin sebebine dair doyurucu bir açıklama yapılmış değil. Hatırlayacağınız üzere kesinti nedeni ile hastanelerde ameliyatlar ertelenmiş, yüksek hızlı tren, metro ve tramvay seferleri durmuş, trafik sinyalizasyon sistemi çalışamaz hale gelmişti. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Perşembe günü yaptığı açıklamada 3 taşıyıcının aynı anda arıza yaptığını, bunun olasılığının 86 bin 400'de 1 olduğunu ve arızanın sebebinin hâlâ araştırıldığını belirtti.

Kesintinin kaynağı ile ilgili ortaya atılan epey iddia ve komplo teorisi var: Özelleştirme, siber saldırı, nükleer santral propagandası, seçim hilesi hazırlığı… Liste uzayıp gidiyor. Bu listede yer alan diğer iddiaları ilgili konuların uzmanlarına bırakıp siber saldırı iddialarına yoğunlaşacağım.

Normal şartlarda bir ülkedeki elektrik ağı birbirine ve hatta uluslararası elektrik ağına sıkı sıkıya bağlıdır. Herhangi bir üretim noktasındaki sorun diğer santraller vasıtasıyla 'sorun giderilene kadar' geçici olarak kolayca çözülebilir. Dolayısıyla böyle bir sistemin büyük bir ihmal ya da kasti bir müdahale olmadan topluca çökmesi oldukça düşük bir olasılık.Üstüne bir de siber güvenlikten sadece interneti sansürlemeyi anlayan bir yönetim anlayışını ekleyin...

2010 yılında İran'ın ilk nükleer santralindeki bilgisayarlar Stuxnet adlı solucandan etkilenmişti. 2012 yılında eski bir CIA Yöneticisi Michael Hayden Stuxnet saldırılarının İran'ın nükleer programı ile ilgili 'çalışmalarda' önemli rol oynadığını açıklamıştı. Benzer şekilde kesintiden saatler önce dijital güvenlik firması Symantec, Laziok adını verdikleri ve enerji sektörünü hedef alan bir virüs keşfettiklerini açıkladı. Yani enerji sektörünü hedef alan siber saldırıların mümkün olduğu fazlasıyla bilinen bir gerçek. 

Siber deyince ilk akla gelen internet oluyor. Ancak internete bağlı olmyan sistemlerin de siber saldırılara maruz kalması mümkün. Örneğin Stuxnet solucanı İnternet üzerinden değil, USB bellekler aracılığıyla yayılıyor. Bunu daha internetin ne olduğunu kavrayamayan siber uzmanlarımız ve siber güvenlik kurumlarımız ne kadar anlayabilir orası ayrı tartışma.

Kesinti sebebi ister siber saldırı olsun isterse başka bir şey; her şeyin otomatik rapor ve bilgilerinin tutulduğu bir sistemde sorunun kaynağına dair bir haftadır doyurucu bir açıklama yapılmamış olması akla iki ihtimal getiriyor: Ya gerçekten kesintinin sebebini bilebilecek yetkinlik ve uzmanlığa sahip değiller ya da bir şeylerin üstü örtülüyor. Her iki durum da birbirinden kötü. Daha da kötü olan ise mevcut elektrik ağındaki sorunun kaynağını tespit etmekten ya da açıklamaktan aciz bu kişiler nükleer santral planları yapıyor. 

Evrensel'i Takip Et