06 Nisan 2015 00:56

Başkomutanlık meydan muharebesi

Başkomutanlık  meydan muharebesi

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dumlupınar Meydan Muharebesi de denir. 26 Ağustos’ta Afyon’dan başlatılan “Büyük Taarruz” ayın 30.’unda Türk ve Yunan ordularının karşı karşıya geldikleri Kütahya Dumlupınar’daki tayin edici muharebeyle sonucuna varır. Geriye kalan artık sadece İzmir’e yürüyüştür.

Başkomutan M. Kemal tarafından şahsen yönetildiği için Başkomutanlık Meydan Muharebesi denmiştir?

Şimdi ne Yunan ne de İngiliz var ortada. Varlar da, hepsi kendi ülkelerinde. Mal alıp satıyoruz, sermaye yatırılıyor karşılıklı, ama o kadar, gemileri ve ordularıyla gelmiyorlar. Daha çok Suriye, Irak, Yemen’le, Afrika’yla meşgulüz. Bu kez Türkiye TIR yolluyor, silahlar dolusu; istihbaratçı yolluyor, uzman ve aklınıza ne gelirse. Hem Suriye hem de Irak’a asker gönderme tezkereleri AKP denetimindeki Meclis’ten geçirilip kanunlaştırıldı. Yemen’e bile gönderdik göndereceğiz! Şimdilik Katar’a konuşlandı TSK. Eğitim için!

Gerçi uzun süre “üst akıl”la yatıp kaldırıldık. “Faiz lobisi”, “Yahudi lobisi” neler yapmadılar ki? ABD ile İsrail’i işaret etti Tayyip Bey! Mısır’a yaptıklarını “bize de yapmak istedikleri”ni anlattı durmadan. Ama bu kez en azından tankla topla değil “iç uzantıları”yla geliyor olmalılar. Gezi Direnişçileri, dendi ki, “faiz lobicileri”nin adamlarıdır. PKK-PYD kendi başlarına nedirler ki, demişti Tayyip Bey, mutlaka bir “üst akıl” yönetiyordu onları da! CHP, MHP, üstelik “Paralel Yapı”yla birlikte tümü bu kapsamda hareket etmekteydiler! HDP de öyle! İşçiler.. Hele akıllarından grevi geçirirlerse...

İşte şimdi bu “iç düşmanlar”a karşı savaş zamanı, öyle düşünüyor Beyefendi.

Tayin edici bir muhabereye gidiliyor ve Beyefendi ona hazırlanıyor. Başkomutanlık Meydan Muharebesi! Yaman cenk olacak. “Bu elbise dar geliyor” diyor, olanla yetinmiyor, “Başkanlık” istiyor. Muharebenin adı da buradan geliyor. Ya başkan olacak ya sonu hüsran!

Hüsran ki ne hüsran. 400 vekil çıkarılamazsa. Hele Taraf’ın dediği gibi MHP-BBP-SP ittifakı gerçekleşip anketlerdeki % 24’ü cebine koyar ve HDP de barajı aşarsa.. Zaten MHP’nin yükselişte olduğu ve AKP’den kaçan oyları genellikle bu partinin derlediği, ön seçimle moral bulan CHP’nin de atakta olduğu önüne giden anketlerin genel verileri Beyefendinin içini kararttığından hüsrana işaret etmektedir ki... Muharebe ne kelime... Savaş çoktan kapıyı çalmış demektir. Tamtamları da boruları da gümbür gümbür ses vermektedir.

Beyefendi “Parlamenter sistem bekleme odasında” demesin de ne desin. Davut Bey “parlamenterimsi sistem”den söz açmasın da ne yapsın! Artık uçan kuştan medet umulacak demektir. Bayrağına kılıcı yapıştıran AKP bürolarını basacaktır –ihtiyaçtır! Sürecektir. “Terör” merör, ne varsa hizmete koşulacaktır. 6-7 Ekim Kobanê protestolarında örgütlenmiş olduklarına tanık olduğumuz en az 40 can alan eli satırlı pompalı tüfekli Ergenekon’dan devşirilmiş milisler meydana salınacaktır. Elektrik kesintisi provaları yapılacak, trafolara kaçan kediler takviye edilecektir. “Adalet”e zaten çeki düzen verilmiştir, daha da verilecektir. 7 Haziran “muharebesi”nin sonuç rakamları şöyle ya da böyle garantiye alınacaktır!

“Polis Yasası” niçin çıkarılmıştır.. Ayağa dolanan kırıntı özgürlükler neden takılsın ki! Basın özgürlüğü bir başbakanlık emriyle nasıl ve niçin rafa kaldırılır ki? Bir kalemde yasak! Ve savcı Kiraz’ın otopsi raporu, 3 mü, 5 mi, 10 kurşun mu, nasıl güme götürülür ki? Özgürlük.. Demokrasi.. Anlaşılmaktadır ki çiğnenmek içindir. Tıpkı Kaçak Saray gibi: “Ne mahkemesi ne kararıymış, yapıyorum, gelin de yaptırmayın!” 

Evet, artık iş muharebeye dökülmüştür! Görülmektedir ki, çoktan barışçıl bir yarış olmaktan çıkarılmış, her şeye mubah hale getirilmiştir!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa