Tayyiban’ın HDP ‘Ağrı’sı

Tayyiban rejiminin, seçim sürecinde muhalefeti kriminalize etmeye çalıştığını yazmıştım, geçen hafta…
‘Ağrı provokasyonu’ ile HDP’ye kurulan tuzak üzerinden aynı mevzuya devam…

***
AKP emriyle askeriyenin Ağrı’daki fidanlık kuşatmasının maksadı?
HDP’nin seçim çalışmasını terörize etmek…
Ötesi?
Bu saldırı ile iktidar, HDP’nin seçim kampanyasını nasıl kriminalize edeceğinin işaretini verdi…
Berisi?
CHP’ye dönük kumpasları da düşünürsek…
Temel tespit şu olmalı:
Muhalefeti kriminalize etmeye dönük operasyonlar, AKP’nin “seçim çalışması”nın ana bileşenlerinden olacak…Gibi.
Biliniyor:
‘Başkanlık’ta simgeleşen neoliberal İslamcı devletin inşası yolunda bu seçim, AKP için mutlaka selametle aşılması gereken eşik…
Kazanılacak ve kaybedilecek çok şey olunca, Tayyiban’ın göze alamayacağı hiçbir şey yok… 
Eli titremeden her türlü çılgınlığı ve alçaklığı yapabilir…
Başbakan Başdanışmanı EtyenMahçupyan, bunu ilan etmekte beis görmüyor:
“Ak Parti hukuki davranmak zorunda değil şu anda” (13 Nisan 2015)
İktidar işaret edilen karanlık emelini nasıl pratiğe dökecek? 

AKP SADECE AKP DEĞİL
Sır değil; ortada:
AKP, artık devlet partisi haline geldi… 
Ve büyük ölçüde nüfuz edip ele geçirdiği sivil ve silahlı bürokrasi, Tayyiban’ın ‘seçim stratejisi’nin aygıtı olarak kullanılacak… 
Silahlı bürokrasinin… Bilhassa ordunun esas mesaisinin ise HDP’ye dönük olacağı aşikar… 
‘Ağrı provokasyonu’ bunun altını çizdi… 7 Haziran’a kadar AKP’nin yol haritasını açıkladı…
Yanisi şu:   
AKP’nin muhalefeti kriminalize etme stratejisinden HDP’nin payına düşen ‘Ağrı’ nevi provokasyonlar olacak…
AKP “Her şey mubah” prensibiyle hareket edecek ve elini, dilini/”belge”sini sakınmayacak…

TERÖRÜN ANA HEDEFİ HDP
Ve iktidarın ana hedefi HDP olacak…
Sebebi aşikar… Geniş kesimlerce idrak edildi:
Ne pahasına olursa olsun HDP’yi baraj altında tutmak…
Yüzde 10 barajı sayesinde sürdürülen “milli irade” hırsızlığından aldığı pastayı büyütmek…
Zira,HDP’nin barajı aşamaması halinde 50- 60 civarında vekillik AKP hanesine yazılacak…
Tayyip’in revize etmek zorunda kaldığı “400 vekil” liği 330’larda bari tutabilmek… Filan…

‘BİZ’LER DURDURABİLİR
İktidarın planı bu... Fakat kadir-i mutlak değil… Tayyip istedi diye olacak hiç değil…
Saray’ın oyununu bozacak olan “biz”ler elbette. 
Halkın ve muhalefetin en az İktidar kadar gözü pek ve mutlaka şuurlu hareketi kan akıtmaya ahdetmiş sinsi planı bozabilir.
Ağrılılar Diyadin’de bunu gösterdi… Provokasyonu açığa düşürdüler…
Anadolu’ya tabutla gönderilme hesabıyla pusuya terk edilen 15 askeri kurtardı…
AKP planının valisi emriyle baskına gönderilen askerin yarasını sardı, hastaneye yolladı…
Ya aksi olsaydı!..

ANADOLU’NUN ‘PKK HAFIZASI’NI GÜNCELLEYEREK HDP’Yİ ÖCÜLEŞTİRME PLANI
Cevabı aşağıda:
Önceden hazırlamışçasına birörnek demeçler, provokasyonun hemen ardından (11 Nisan 2015), peş peşe ajanslara düşmeye 
başladı…
Cumhurbaşkanı: Terörist eylemlerle oy toplama gayreti
Başbakan: İnsanlarımız özgür iradesiyle oy kullanacak, seçim güvenliği sağlanacak
Yalçın Akdoğan: Seçim güvenliğine yönelik girişimlere müsamaha yok….
Ne vekil ne de bakan… Ama “Fiilen” İçişleri Bakanı Efkan Ala: Sandığa yapılmış saldırı, milletin iradesine yapılan saldırıdır…
Ya Genelkurmay?
Demirtaş sormuştu ya: “TSK seçime mi giriyor?”
Ve ilave etmişti: “Genelkurmay AKP’ye çalışmaktan vazgeçse iyi olur.” (11 Nisan 2015) 
Genelkurmay Demirtaş’ın uyarısını kulak ardı etmiş… AKP hizasını bozmadı; aynı telden çaldı: “Vatandaşa oy baskısı yapılacaktı.”

AĞRI PLANININ ZİHİNSEL KODU
Maiyet medyası? Sürpriz yok. Sahibinin izinde…  Provokasyonun hedefini, ertesi günü ( 12 Nisan 2015) manşetleriyle itiraf ediyor:
Sabah: HDP için oy isteyip askere saldırdılar 
Y. Akit: HDP ateşle oynuyor
Türkiye: Barışa kurşun sıktılar
Yeni Şafak: Sandığa sabotaj
Star: Barış yerine Baraj tehdidi
Akşam gazetesi ise HDP içini karıştırma cinliğini de ihmal etmemiş: Kurşunun hedefi Leyla Zana ve çözüm
Açıklama ve manşetlerin alt metni de üst metni de tek açık…
İktidarın muradını dile getirdi… 
AKP’nin Ağrı planının hedefi şöyle kodlanabilir:
PKK-HDP-Seçim-Silah-Asker-Ölüm…
Hepsini aynı cümle içinde geçirerek HDP’yi “suç’la ilişkilendirdi… Topun ağzına yerleştirdi…

ÇARŞAFA ÇABUK DOLANDILAR
Niyet buydu… Lakin ‘oyun’ çabuk bozuldu…
Zira en az Yeni Şafak’ın tarihi “belge”leri kadar kötü hazırlanmıştı tezgah…
Akıl soruyordu: 
Ne yani şimdi Diyadinli köylüler,n’olur PKK bize baskı yap, diye ‘fidan dikmeye’ mi çıkmıştı yaylaya?
Zorla götürülmedilerse… Ve orada PKK ile karşılaşma ihtimali olduğunu bile bile gittilerse, PKK’nin “Oy ver” baskısına ne hacet var?
Her şey bi’yana… HDP’nin seçim listesi “ele başı” Öcalan’la görüşülsün… Kandil’le müzakere edilsin diye heyetler gidip gelmedi mi, Hükümetin onayıyla…
PKK/KCK seçim dahil, siyasal süreçlere katılmak istenmiyor mu zaten?
Eee?

HDP’YE ‘BAŞKANLIK’ GÖZDAĞI
Dedim ya bunlar aklın sualleri... 
Fakat iktidarın gözü dönmüş çılgınlığında buna yer yok… 
Da. Diyadinli köylülerde var… Ferasetli tavırlarıyla provokasyonu bozdular…
AKP’nin yapacağı ajitasyonu deşifre ettiler…
Zira eğer infial yaratacak asker kanı akıtmayı becerseydi Tayyiban, diyecekti ki Türkiye’ye…
Ey ahali, siz beni götürmek için HDP’ye oy vermeyi düşünüyorsunuz… Bakın onlar Askerimizi öldürüyor… Siz bu PKK’lılara nasıl oy verirsiniz!
Askerini de kırdırmak isteyen bu alçakça girişimle, “başkanlık” pazarlığını reddeden HDP’yi cezalandırmış olacaktı:
HDP’nin Anadolu insanıyla kurmaya başladığı ilişkiyi sabote edecek... 
AKP’den yaka silkenlerin yürek ve bilinçlere ulaşmak için döşemeye çalıştığı taşları söküp atacaktı…
Diyadinliler sağ olsun, oyunu bozdular…

AĞRI HAKİKATİNİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU
Şimdi yapılması gereken, Diyadin’deki kumpası Anadolu’ya anlatmak… 
AKP’nin garnizonlu suç planını deşifre etmek…
Bu yönde atılacak en önemli adım da gerçekleri ortaya çıkarmak olmalı…
Bunun için eşit temsili partiler arası araştırma komisyonu gibi, hızla sonuca ulaşacak örgütlenmeler yaratılmalı… 
HDP cenahından provokasyonun hemen akabinde CHP ve MHP’ye yapılan “Ağrı’ya gidelim” daveti fevkalade isabetli oldu…
Ha keza Davutoğlu ve yardımcısı Akdoğan’ın Ağrı’ya çağrılması…
Çok açık: Ağrı olayının üstüne gidilmesi yeni provokasyonların cesaretini kırar…

HALKIN GÖZCÜLERİ 
Fakat yetmez… Bilhassa bölgede seçim faaliyetlerini denetleyecek…
Kriz anında devreye girecek mekanizmalar oluşturulmalı…
Gerçekleri açıklayacak, şeffaflık ve seçim güvenliğini takip edecek, halkın gözcülüğünü yapacak bi’denetleme kurulu…
Şart değil mi?

Satır altından notlar...

AKP ‘UYKU TULUMUNUN KENARI’NDA

Ağrı kumpası üzerine gidilmesi halinde AKP’nin kanalizasyonunu patlatabilir…
Sorumluları birbirine düşürebilir… 
TSK’nin dolaylı olarak Başbakanı yalanlayan açıklaması bu baptan sayılmalı… 
İşin bu kısmı takibe değer…
Bakarız… Sırada gülünesi haller var…
İktidar’ın panik ve bi’çare halinin timsali trajikomik açıklamadan bahsediyorum…
TSK, “Ağrı’da yaralı askerlerin taşınmasında halkın yardımları takdire şayan” buldu ya…
Nedense Tayyiban’ın bu zoruna gitmiş…
İçişleri Bakanlığının açıklamasındaki “takdire şayan” düzeltme şöyle: 
“…jandarmamız, kendilerine ait uyku tulumları ile yaralılarımızı helikopterlerin bulunduğu yere nakletmeye çalışırken, bölgeye giren vatandaşlar yaralıların kendilerinin de yardımıyla tahliye edilmesini talep etmiş, akabinde yaralıların taşındığı uyku tulumunun kenarından tutmak suretiyle taşıma faaliyetine katılmışlardır.” (vurgu benim-e.a)
İktidarın ruh haline bakar mısınız!..
Vatandaş azıcık ucundan tutmuş…
Ne diyelim...
Tut şunun ucundan götürelim abi!..