LeBron ve rol arkadaşları

NBA’in iki ‘küçük pazar’ takımı Golden State Warriors ile Cleveland Cavaliers, ABD’yi kasıp kavuruyor. Reytingler tavan yapmış durumda.

Uzatmaya giden ve Warriors’ın kazandığı ilk maç 2003’ten bu yana en yüksek reytingi elde ederken rakamların seri ilerledikçe artması bekleniyor.

Öyle ki Kyrie Irving’in sezonunu bitiren sakatlık, “Serinin heyecanını sona mı erdirecek” endişeleri hakimken “LeBron James ve rol arkadaşları” hiçbir şey olmamış gibi 2.maça çıktı ve oyunu domine etti.

Maç sonrası atılan tweet’lerden biri “LeBron James 3 eski New York Knicks’li ve 1 Avustralyalıyla maç kazandı” diyordu.

Abartı değil!

Bulls ve Hawks karşısında Irving olmadan da ne kadar dominant bir takım olabileceğini gösteren Cavs, bunu müthiş bir hücum takımı olan Golden State Warriors karşısında da sürdürüyor.

İşin sırrı elbette savunma.

Sezonun ilk bölümünde korkunç bir savunma takımı olarak Play-Off’ta neler yapabileceğine dair şüpheler uyandıran Cavs’in bugün geldiği aşama etkileyici.

Iman Shumpert zaten çok iyi bir dış savunmacı. LeBron James, fiziği ve atletizmiyle kapladığı yerin yanında oyun kurucudan pivota sahadaki herkesi savunabilecek yetenekte. Timofey Mozgov en azından pota altında caydırıcı bir güç olmayı başarıyor. Elit bir hücum ribauntçu olarak Tristan Thompson, savunmadaki gayretinin yanında her maç topladığı 3-4 hücum ribauntuyla, rakip hücumları başlamadan bitiriyor.

Ve en kritik nokta, oyun kurucu savunması.

Kyrie Irving de ilk maçta Curry karşısında önemli işler yapmıştı ama yukarıda alıntıladığımız tweet’teki ‘1 Avustralyalı’nın yaptıkları çok daha kayda değer.

Matthew Dellavedova, Derrick Rose ve Jeff Teague karşısındaki dirençli savunmasını Stephen Curry karşısında da sürdürdü. Ki, Rose ve Teague’in aksine kusursuz bir şutör olan Curry’nin bu özelliğinin Delly’nin Play-Off’un önceki turlarındaki savunma başarısını devam ettiremeyeceğinin bir gerekçesi olacağı konuşuluyordu. Ancak bu yorumlar altında çıkılan ilk maçta Curry, 23’te 5 şut attığı gibi son hücumda da Dellavedova tarafından ‘air-ball’a zorlandı. Elbette Curry rakamlarını yükseltecektir ama Delly’nin onu yavaşlatmak için elinden gelen her şeyi yapacağı açık.

Seri başlamadan önce Golden State Warriors, bahisçilerin favorisiydi ancak Las Vegas’tan gelen ilginç bir not dikkat çekiyordu: “Sürpriz Cleveland’a daha çok bahis yapılıyor.”

Elbette bunda LeBron James etkisi önemli rol oynuyordu. James, Miami Heat’te alıştığımız şut yüzdelerinin çok daha aşağısında kalmasına rağmen belki de kariyerinin en iyi dönemini geçiriyor. Sahadaki her santimetrekareye, oyunun her saniyesine hakim ve hem savunmada hem hücumda gardını bir an olsun düşürmüyor. Sahanın her bölgesini tarayan gözleri ve hayran bırakan pas yeteneğiyle ortalama üstü bir üçlükçüyü öldürücü bir silaha dönüştüren James için bu yüzden kazanmanın formülü bazen “İyi bir savunma+3 eski Knicks’li+1 Avustralyalı” olabiliyor.

James, memleketine kentin makus talihini sona erdirmek için geldi ve takımın kendisinden sonraki en büyük yıldızları olan Kevin Love ile Kyrie Irving’in sakatlıkları sonrası ‘Cleveland laneti devam ediyor’ diyenleri haksız çıkarmaya kararlı.

Eğer bu final serisini 7 kişiye düşmüş oyuncu rotasyonuna rağmen kazanabilirse tarihe ve kendi mirasına devasa bir damga vuracak. Bana kalırsa ‘LeBron ve rol arkadaşları’ için durum o kadar da umutsuz değil.