Savaş haline IŞİD'sel mazeret

Pazartesi (29 Haziran 2015) günü Milli Güvenlik Kurulu toplantısı vardı.
Ana gündem sır değildi:
Suriye’ye müdahale (planı) tartışması…
Kritik soru:
IŞİD’lilerin aynı gün göstere göstere Türkiye sınırına hendekler kazıp mayınlamasını neye yormalı?
Ya da… Bu bilgi ve görüntülerin o saatlerde servis edilip haber ağlarına düş(ürül)mesine ne demeli?
Tesadüf mü?
Olabilir…
Lakin neydi o görüntüler yahu… “Benim milletim”in kanına dokunmaya can atan SadettinTeksoy varilansman…
“30 metre mesafeyle dalgalanıyor” denilen IŞİD ve Türk bayraklarının daire içine alınıp gözümüze sokulması… Filan…
Eee?
Bunda yeni olan ne var ki!?
IŞİD’liler ile Türk asker ve muhtelif yetkililerin sınırda “enseye takat…” hallerinin şen şakrak görüntülerine rastlamayan var mı?
IŞİD ve Türk bayrağının aynı karede görüntülenmesi haber değerini yitireli çok olmadı mı?  
Öyleyse?..

MESELE IŞİD DEĞİL

PYD kurmaylığında Kürtler IŞİD’i süpürüyor… Bu sakıncalı…
Niye?
PYD ile komşu oluruz…
E IŞİD’le zaten komşu değil miydik?
Öyle ama… PYD, IŞİD’den daha tehlikeli…
Yani?
Komşumuz PYD değil IŞİD olsun…
Uzun lafın kısası…
“Resmen” söylenenlerin tercümesi bu…
Mesele IŞİD mışid değil; anladınız mı!
Zira… Hatırlayalım…
IŞİD Musul’u işgal etti…
Tayyiban Ankarası ne yaptı?
Hiç!
İçeriden dışarıdan yapılan onca uyarıya… Rapora rağmen… Tayyiban’ın ‘anahtar teslimi Musul Konsolosluğu’ muammasını saymazsak…
Bunun IŞİD’e zaman kazandırıp elini nasıl güçlendiğini… “meşru”laştırdığını görmezden gelirsek elbette…
Ha bi’de… ‘Yeni Komşumuz IŞİD’le bir arada yaşama’ planına alıştırılmaya çalışmamızı vaaz eden meczuplukları unutursak…

KOBANÊ DÜŞECEK TEZAHÜRATI

IŞİD Kobanê’yi ateşle kuşattı…
Tayyiban Ankarası ne yaptı?
Hiç!
Tayyip’in Gaziantep Mitingi’nde “Kobanê düştü düşecek” tezahüratını ve IŞİD’e destek ve kollama iddialarını ihmal edersek tabii…
IŞİD parsel parsel eylediği yüzlerce kilometrelik Türkiye sınırında at koşturmadı sadece…
Soykırım yaptı…
Kelleler uçurdu…
Daldırıp çıkardığı suda boğdu[RTF bookmark start: _GoBack][RTF bookmark end: _GoBack]…
Kafeslerde yaktı…
En hasta ruh halinin bile başını çevireceği işkence ve katliamlara imza attı…
Êzidî kadınları pazara çıkardı…
Kadınları cihatçının seks kölesi yaptı…
BM, IŞİD’i “İnsanlığa karşı suç işleyen örgüt” olarak kayıt altına aldı...

‘MİTOTOBÜSLER CİHATÇI TAŞIDI’

Tayyiban Ankarası ne yaptı?
Hiç!
‘MİTotobüs’lerle cihatçı… MİT-TIR’ları ile mühimmat ve para ve uyuşturucu taşıdı… İddialarıyla…
Artık lime lime dökülen iş birliği haberlerini/belgelerini geride bırakabilme şartıyla…
Yetmedi… Uzun atlayarak gelelim bugüne…
IŞİD daha geçen gün (25 Haziran 2015)Kobanê’ye sızıp “2. Halepçe Katliamı” gerçekleştirdi…
Tayyiban Ankarası ne yaptı?
 Hiç!
Maiyetindeki Sabah gazetesine PYD, DAİŞ’ten daha tehlikeli, manşet operasyonunu yaptırdı hemen evvel… Demezsek…
Eğer Tayyip’in bu Sabah’lığını İŞİD katliamı için psikolojik zemin yaratma operasyonu olarak telakki etmezsek… Elbette…
Ve…
“Kobane’ye sızan esas grup mühimmatlarla birlikte Türkiye’den geçti” itirafını duymamış…
Ve o itirafçının üstünden çıktığı bildirilen AFAD -Akçakale kampı sakinlerine verilen kimlik kartını hükümsüz sayarsak… Bi’de..

IŞİD’İ KOLLAMA SAVAŞI OLUR

Pekâlâaa…
PYD, IŞİD’i kalelerini düşüre düşüre Suriye topraklarından sürerken tam da…
Tayyiban Ankarası ne yapıyor?
“Ordu göreve” direktifiyle “Savaş” çağrısı yapıyor…
Sebep?
PYD’nin Akdeniz’e açılacak Kürt Koridoru/devleti kurması ihtimali…
Tayyip’in ifadesiyle:
“Suriye’nin kuzeyinde, güneyimizde bir devlet kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz.” (27 Haziran 2015)
Hem de “Bedeli ne olursa olsun…”
Tercümesi: “Savaşacağız”…
Hasılı “resmen” şu:
PYD’nin ele geçirdiği topraklar IŞİD’in elindeyken mesele yoktu…
Ne meselesi... “Yeni komşumuzla bir arada yaşama” plan ve alıştırmaları yapılıyordu…
Ne zaman ki, IŞİD’in kritik Cerablus şehrini… Ardından da başkentini kaybetmesi gündeme geldi…
Tayyiban Ankarası savaş tamtamlarını çalmaya başladı…
Demek ki:
Yeni, kardeşlik Ortadoğusu işaretleri veren PYD yerine tecavüzcü IŞİD’le komşuluğu tercih ediyor Tayyiban…
Olay bu mu?
Hayır… İşin bi’yönü bu şüphesiz…
Ötesi, Tayyiban rejiminin iktidarda kalmak için “Savaş Hali Türkiyesi”ne duyduğu zaruret…
Pompalanan PYD/Kürt devleti tehdidi esas olarak, Tayyip’in iktidarı devretmeme stratejisinin ideolojik kılıfı…
Aşağıda açayım… Buyurun…

Satır altından notlar...

İKTİDARI TUTMAK İÇİN TÜRKİYE’Yİ DE YAKAR, ORTADOĞU’YU DA..

Yazının “özgül ağırlığı” artsın; Bülent Arınç’ı analım…
‘7 Haziran ayarı’ndan hemen sonra ne demişti Arınç:
“Biz iktidara mahkum ve mecbur bir partiyiz.” (10 Haziran 2015)
Hah işte… O başka gerekçelere dayandırsa bile… Ben de aynen Arınç  gibi düşünüyorum:
“AKP iktidara mecbur ve mahkum…”
Yoksa… Cısss!
Takip edenler bilir… Bu köşede işlenen ana temalardan biri, AKP, sandıkta yenilse de iktidarı vermez (29 Ocak 2014)… oldu.
Sebebi malum:
150 yıllık dava için yüzüp kuyruğuna gelme hissiyatı şöyle dursun…
Savaş suçu, insanlığa karşı suç işleme iddialarıyla yargılanma kaygısı!..
Bu tehlike ortadayken 17-25 Aralık kodlu yolsuzluk, rüşvet, vesaire iddialı suçlar çerez gelir Tayyiban’a… (Misal, bkz. Tayyip Yüce Divanı mumla arayabilir, başlıklı yazı…)

SAVAŞ HALİ İKTİDARI

Bu girizgah şu tespiti kapıya çakmak için:
Artık daha net görebiliyoruz…
Suriye’ye müdahale planı ile devreye sokulacak “Savaş Halinde Türkiye” tablosu içinde Tayyip iktidarı devretmeyecek…
Yazın bi’kenara:
Tayyip’in Suriye’de “tampon bölge oluşturma” hülyası ile askeri sınır ötesine taşıması, esasen AKP iktidarını devretmeme…  
Tayyiban rejiminin inşasını “savaş hali” şartlarında sürdürme planıdır…

IŞİD’İ KİMDEN KORUYACAK ‘MEMET’

Şeytani planın ikinci ayağı da en az bu kadar karanlık:
Türk askerini nereye sokmayı planlıyor?
Cerablus’a…
Yani?
IŞİD işgali altında bulunan ve PYD tarafından düşürülmesine kesin gözüyle bakılan Cerablus…
Öyleysesi şu:
Tayyiban, Cerablus’un IŞİD işgali altında olmasını dert etmezken… (Nasıl olsun ki, onca destek veriliyor, iddiası ortadayken.)
PYD’nin IŞİD’i kovacağı anlaşılınca… IŞİD adına PYD ile savaşmak üzere Türk askerini cepheye sürmek için debelenip duruyor...
Askeriye IŞİD’i… IŞİD’in elindeki Cerablus’u PYD’ye karşı savunmak için kan(ını) akıtacak mı?

GİRMEK SANA BAĞLI DA ÇIKMAK?..

Diğer cevabı meçhul soru da şu:
Girmek kolay da çıkmak?..
Radikal’de Murat Yetkin’in (27 Haziran 2015) yazdıklarına bakılırsa,Türk Genelkurmayı da aynı kaygıda… Mahsurlarının farkında…
Tayyip?
Umurunda mı? O zaten yanacağını düşünüyor… ‘Savaş hali’ şartlarında “yırtma” hevesinde…
Hatta kısmi başarı sağlandığında Suriye Fatihi olarak “tekrar seçim”e girer… Vatan Millet Suriye edebiyatıyla “benim milletimi” hizaya sokarım hesabında…
Kurulacak koalisyon mu?
Mühim olan koalisyon kurulmadan askeri açıdan Türkiye’yi savaşa angaje etmek…
Geri dönülemeyecek noktaya getirmek…
En azından ahali nezdinde bu intibaı vermek: “Memleket savaşırken düşmanla, birlik beraberliğe en çok ihtiyacımız varken…” ideolojisini dışında davranacak babayiğit kim ola?
CHP mi? 

CHP’Yİ BİTİRME PLANI

AKP-CHP koalisyonu olur mu?
Kurulursa ne işe yarar?
Gördüğüm şu:  
Tayyip, Türkiye’yi bağlamaya çalıştığı savaş stratejisini, kurulacaksa o koalisyonun kucağına bırakmak istiyor…
‘Savaş hali’ psikolojisi ve uygulaması ile tayin ettiği gündem ve çerçevenin dışına kımıldayacak hali kalmasın istiyor “ortağı”nın… 

Uzatmayayım:
RTE, icabında kendisini bile savunacak… En azından ses çıkaramayacak… Tartışmasını dahi yapamayacak pozisyona kilitlemek istiyor “ortak”laşacağı CHP’yi…
Bunu da öyle protokolle filan değil fiilen sağlama peşinde…
Geri döndürülemeyecek hale getirmeye çalıştığı gündeme “ortağı”nıangaje ederek pozisyonunu güvenceye alma hesabında…
İktidarı ancak bunu sağlama aldığına inandığı anda “paylaşabilir.”
Tutar mı? Yer mi CHP?
Göreceğiz… Ben Tayyip’in “oyun planı”nı okumaya çalışıyorum…
Ya Tayyip’in arzu ettiği yönde cereyan ederse gelişmeler? 
Maiyet medyasına nazire yapalım: 
CHP’yi bitirme planı olur bi’ nevi…
CHP yerine MHP koyarak okumanın da mahsuru yok…