31 Temmuz 2015 00:53

Hollywood’a taş çıkartan AKP senaryoları

Hollywood’a taş çıkartan AKP senaryoları

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Önceki gün ilginç bir şey oldu. CHP’nin 7 Haziran sonrası start alan terör olaylarının nedenlerinin ve faillerinin araştırmasına yönelik meclis araştırması önerisi TBMM Genel Kurul’unda AKP’li ve MHP’li vekillerin aleyhte oy kullanmaları neticesi reddedildi.

AKP bir yandan “PKK ve kanlı eylemleri” adlı Türk dizisini neredeyse tüm ana akım medya kurumlarında yayına sokmuşken, nedense meclisin ülkede yaşanan şiddet sarmalının faillerinin bulunmasına ilişkin araştırma yapmasına karşı. Sadece AKP değil, seçim sonrası millete ceza gibi yaşatılan kargaşa ortamının arkasındaki kirli güçlerin ortaya çıkmasını MHP de istemiyor.

Nedense sadece terör eylemlerinin sorumlusu gibi gösterilen HDP ve olayların gerçek boyutuna ışık tutmaya niyetli görünen CHP terör olaylarının faillerinin bulunması için meclisin çalışmasını istiyor. 

AKP ve MHP’nin riyakârlığı cıvık cıvık üzerlerinden akıyor. 

Vatanseverlik nutuklarına gelince üzerlerine yok maşallah, ama iş ciddiyete gelince hemen çamura yatıyorlar. 

Seçim öncesi  “HDP AKP’yle anlaştı, milleti satacak, reisi padişah yapacak,” diyenler kurguladıkları bu senaryo doğru çıkmayınca utanmadılar. Şimdi de “Terör eylemlerinin arkasında PKK var” diye bas bas bağıran MHP’liler gerçek failleri bulacak meclis soruşturmasına karşı. Basın, yayın yasaklarıyla, sansür ve baskıyla susturulmuş; terör eylemleri hakkında haber yapmak yasak. Ama basında HDP’yi kriminalize etmek, şiddetle bağlantılı göstermek serbest. HDP’nin kapatılması için plan program yapmak, halktan bu antidemokratik eylem için rıza üretmeye çalışmak da…  

Yalandan kim ölmüş...

Ama AKP ve MHP’nin yalanlarının kurgusu artık Mad Max’e bile taş çıkartıyor, Game of Thrones senaristleri bu iki partinin ve medyalarının çarpıtılmış gerçeklik imalatına şaşkınlık içinde bakıyor. 

Cumhurbaşkanının baş kılavuzu Burhan Kuzu, çok izlenen TV kanallarının kanaat önderi de Tuğçe Kazaz olmuşsa, söylenecek pek de söz kalmıyor aslında. 

Dün gerçeklik çarpıtma makinası gibi çalışan Akşam gazetesinin manşeti müthişti(!). “HDP’li belediyeler kanalizasyon diye PKK’ye tünel kazıyor” demiş Akşam’ın senaristleri. Bir zamanlar Refah Partili belediyeler cami minarelerini füzeye çeviriyor senaryosunu yazan Kemalistlere nal toplatacak derecede bir hayal gücü. PKK’liler şehirlere kanalizasyon çukurlarından girecek… Millete saldıracak filan… En son 1950 yapımı “Üç silahşorler” filminde görmüştüm bu senaryoyu. Komikti. 
AKP medyası ve sosyal medya troll’leri en çok “Ateşkesi PKK bitirdi” senaryosu üzerinde çalışıyorlar, konuyu inci gibi işliyorlar. “PKK’nin kanlı eylemleri”, “Terör eylemlerinin altında hep PKK var”, “HDP barış masasını devirdi”, “Çatışmayı PKK başlattı” söylemleri de yoğunlukla üzerinde çalışılan senaryolar. Ama, yine hatırlayalım, AKP’giller nedense bu senaryoların hakikatle örtüşüp örtüşmediğini ortaya çıkartacak meclis soruşturmasına destek vermiyorlar. 

Alavere dalavereden kim ölmüş bu ülkede…

Türkiye’de yayınlanan ve geniş halk kitlelerine seslenen iktidar beslemesi medya reisin emirlerini uygulayıp, AKPgillerin ürettiği asılsız senaryoları kamusal alana sürerken, Batı medyasında çıkan haberler bambaşka bir gerçeklik sunuyor bize. 
Independent, Guardian gibi güvenilir Ortadoğu muhabirlerinin gözlemlerini aktardığı gazetelerde AKP’nin asıl hedefinin ne IŞİD ne de PKK olduğu, AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın asıl hedefinin halkın yüzde 13’ünün oyuyla meclise giren HDP olduğu açıkça yazılıyor. 

Türk ordusu Suruç’un hesabını sormak için katliamın sorumlusu olan IŞİD’e değil, PKK’ye bomba yağdırıyor. Türkiye’nin PKK’ye bomba yağdırması aslında IŞİD’in bölgede önünü açıyor, elini rahatlatıyor. Bunları yazıyor yabancı basın. Çünkü bölgede İslamı katliam örgütü IŞİD’e karşı savaşan ve çoğunlukla onları yenilgiye uğratan güçler Kürtler. Bunları da yazıyor yabancı basın. AKP’nin asıl sorunu seçim ertesi aniden düğmeye basılmış gibi hortlayan “terör” filan değil. HDP’nin 7 Haziran’da barajı geçip 80 milletvekiliyle meclise girmiş olması. Ayrıca, Demirtaş’ın “seni başkan yaptırmayacağız” sözüne de sadık kalmış olması. 

Onurlu, ahlaklı insanların ve istikrarlı politik söylemin cezalandırıldığı bir ülkede yaşıyoruz biz.

HDP’nin onurlu ve tutarlı politikaları AKPgilleri delirtiyor. “HDP barajı geçmek için barış sürecini feda etti”gibi cümleler kuruyorlar. HDP seçimlere parti olarak girmeseydi, barajı da geçmeseydi her şey güllük gülistanlık olacaktı demek. Böylesine gözü dönmüş bir çılgınlık hali, demokrasiyi kendi çıkarları adına manipüle etme hakkını kendinde görme cürreti az bulunur şeydir. 

HDP’ye destek veren aydınlar, sivil toplum örgütleri ve siyasetçiler de AKPgilleri delirtiyor. 

Hazır savaşa girmişken Cihangir’i de bombalamak, yurt sathında HDP’ye destek veren herkesi düşman ilan edip onlara da savaşmak gibi absürd düşüncelerini sosyal medyada paylaştıklarına tanık oluyoruz. O derece gözleri dönmüş ki, bu düşüncelerini basın toplantılarında, sosyal medya girdilerinde dile getirmekten çekinmiyorlar. Hükümet artık AKP’ye oy vermeyen, barış sürecini ve HDP’yi destekleyen herkese düşman. Savaş bugün sadece Suriye ve Irak’ta sürmüyor; aynı zamanda büyük senaryolar üretim merkezi medya cephesinde ve elbette yurt sathında devam ediyor. 7 Haziran’da AKP’ye oy vermeyen herkesten hesap sorulacağı anlaşılıyor. AKP’ye oy vermeyenler medya cephesinde kriminalize edilecek. HDP’ye yakın sivil toplum örgütlerinin üyeleri için cadı avı başlatılıp muhalifler birer birer evlerinden toplanacak. 

Gazetemiz Evrensel ve Özgür Gündem gibi gerçekleri yazan medya organları suç örgütü ilan edilecek. Dijital medyada alternatif haber yapan web sitelerine erişim hiçbir gerekçe gösterilmeden engellenecek. Terörle filan değil, resmen halkıyla ve halkın siyasete katılım hakkıyla savaşıyor hükümet. 

AKPgillerin bu öç yaklaşımı acilen tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Gözü dönmüş bir şekilde yasal bir siyasi partiyi kapatmayı düşünmek, bunun için o partiyi kriminalize edecek medya cephesi kurmak,  seçimleri yeniletmek, halkın “helal” oylarına şerh koymak için şiddet sarmalını tetiklemekten hayır çıkmaz; sadece kaos ve geriye gidiş çıkar. Kaosun kendi varlıklarını güçlendireceğinden medet umanlar çok büyük yanılgı içinde. Reisin acilen Burhan Kuzu dışında bir kılavuz, AKPgillerin de Tuğçe Kazaz’dan başka bir kanaat önderi bulmasında fayda var. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa