Alçaklığın sözcülüğü

Manşeti oldukça etkili atmak istemişler. Ama alçakça ve kurnazca. “HDP acil kapatılsın, erken seçim olsun, AKP 400 vekil alsın, Tayyip başkan olsun.” Bunlar neden olacak? Son günlerdeki gelişmelere dayandırılarak onun yanıtı da şöyle verilmiş, “Yeter ki akan kanlar dursun şehit cenazeleri gelmesin!” Peki bunları kim söylüyormuş? Bu kara vicdanlılara bakılırsa “Millet bunları der hale gelmiş.” Millet ne dediğini bütün bunların hepsini reddederek son seçimlerde anlaşılır bir biçimde ortaya koydu. Millete mal edilen bu gerici faşist düşüncelerin ise bu gerici, faşist politikaların sözcülerinin içinden geçenler olduğu ise kesin.

Cenazeler gelmesin diyorlar ama Kandil’e hava saldırısı yetmez, kara harekatı da gerekli diyorlar, bu yetmiyor yılanın kuyruğu ile uğraşmayın, başını ezin diyorlar. Kalemlerinden kan damlıyor. Halkı panik ve korkuya sevk edecek haberler yapıyorlar, ortamı terörize etmeye çalışıyorar. Öldürülen Kürt gençleri, Türk gençleri onların milletinin içine girmiyor.  Yapılan operasyonlar ise onları teselli ediyor! Buralarda yavrusunu yitirenler de bunlar için ana değil.  Bir de Amerika istihbarat desteği vererek operasyonların daha etkili olmasını sağlasa, hemen sözde anti-Amerikancılıktan sıyrılıp, dostumuz Amerika manşetini atmaya da hazırlar. Şimdilerde havuz medyası ile kolkola halkı yanıltma ve kandırma operasyonunu yürütüyorlar. Ama burada durmayacakları kesin. 

Tayyip kendi milletini AKP’ye oy verenler olarak tarif etmişti, bunlarda gerici faşist ideolojilerden etkilenmiş, gerici demagojilere kapılmış olanları kendi milletleri olarak ilan ediyorlar. Tayyip sözde karşılar ama onun Suriye Kürtlerini boğma ataklarına koşulsuz destek veriyorlar. Tayyibe gizli hayranlıkları giderek açık hayranlığa ve desteğe dönüşüyor. Tayyip bir kaç adım daha atsın kara manşetlerini, kara yüreklerini onun desteğine vermeye dünden hazırlar.

Perinçek “Kürt Koridorunu” engelleme adına AKP Hükümetine desteğini sunmuştu. Bunların da yakında o çizgiye gelecekleri belli oluyor. Kürt düşmanlığı, demokrasi karşıtlığı bunları koyu bir gericiliğe savuruyor ve eğer bugün neofaşizm diye bir şeyden söz edilecekse işte bu çizgi onu temsil ediyor. Başlarına da başkanlık tek adamlık hayalleri kuran pek yakışıyor! Üstelik onun bu aralar Meclis’i, hükümeti kaale alma gibi bir durumu da yok. Belirsizlik içerisinde gemisini yürütmeye çalışıyor, kaotik bir durumu kendi çıkarları için çok uygun görüyor, devamı için ne gerekiyorsa yapıyor. Su ne kadar bulanırsa, işinin o kadar kolaylaşacağını hesap ediyor. Sandık ve seçim demagojileri yerle bir olmuş durumda.

Ama bunlar boşuna ve gerici çabalardır. Kimsenin kuşkusu olmasın ki, ne alçaklığın ve gericiliğin sözcülüğünü yapanlar, ne de tek adamlık hayalleri kuranlar bu lanetli amaçlarını gerçekleştiremeyecekler. Ülkede savaş ortamı yaratarak bu koşullarda ilerici, demokratik muhalefeti susturmaya çalışmak, daha önce binlerce kez denenmiş ve denenmekten vazgeçilmeyen yöntemlerle Kürtlerin mücadelesini bastırmaya çalışmak başarıya ulaşamayacaktır. 

Son gelişmeler açıkça göstermiştir ki, Türküyle, Kürdüyle, diğer azınlık milliyetleri ile Türkiye halkı demokrasi ve özgürlüğü elde etme konusunda eskisinden daha bilinçli, kararlıdır. Giderek bu özlemlerin birleşik mücadelesini yükseltmeye başararak ve geliştirerek bir kez daha gösterecektir. Savaş koşullarını kışkırtarak terör estirmek, yasaklar ilan etmek, sıkı yönetimsiz sıkıyönetim koşulları getirmek boşuna bir çaba olarak kalacaktır.