Dört ay önceki olay işten atma sebebi olamaz

SORU: Öncelikle merhaba. 15 Temmuz 2015 tarihinde iş sözleşmem tazminatsız olarak feshedildi. Sebebi ise dört ay önce işyerine geç gelmem. Ama, bu arada hiçbir tutanak ve savunma alınmadı. İş mahkemesine başvurmak istiyorum. Acaba, iş mahkemem ne kadar sürer?

CEVAP: İş Kanununun 25. maddesi, işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkını düzenleyen maddedir. Bu maddenin II /g maddesinde yer alan düzenlemeye göre, “işçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.” İşveren açısından haklı nedenle fesih olarak düzenlenmiştir.
Yine İş Kanunu’nun 19. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. Dolayısıyla, işveren İş Kanununun 25. maddesine dayanarak iş sözleşmesini feshetmesi durumunda işçinin savunmasını almakla yükümlü değildir.
Ancak, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamayacaktır. Dolayısıyla, işveren sizi dört ay önce gerçekleşmiş bir haklı nedenle fesih gerekçesi ile işten çıkaramayacaktır.
Davanızın iş mahkemesinde ne kadar süreceğinin cevabını ise maalesef iş mahkemelerinin uygulamadaki ağır iş yükü karşısında net bir şekilde söylemek mümkün değildir. Ayrıca, bu durum davanızın türüne karşı da değişmektedir. Eğer iş güvencesi koşullarından faydalanma hakkına sahip iseniz ve açacağınız dava işe iade davası ise bu durumda davanız daha kısa sürede sonuçlanır. Her ne kadar İş Kanunu, işe iade davalarının  seri muhakeme usulüne göre iki ay içinde sonuçlandırılacağını ve verilen kararın temyizi halinde, Yargıtay’ın bir ay içinde karar vereceğini düzenlemiş olsa da bu durum maalesef uygulamada gerçekleşememektedir.
Eğer açacağınız dava yine koşullarınızın bulunması durumunda tazminat alacağı davası ise, bu durumda da ortalama dava süresi bir yıl gibi bir sürede sonuçlanmaktadır. Ancak, özellikle belirtmek gerekir ki, bu tür davalarda net bir süre vermek mümkün değildir.