Çocuk işi!
Fotoğraf: Envato
2012 yılından bu tarafa onlarca yerde yüzlerce Alevi evlerine işaretleme yapılıyor. Bunlardan sadece Kağıthane’de yapılan işaretlemenin failinin bulunduğu söylendi onun faili de yine Alevilere yüklendi. Onun dışında hiçbir olayın failleri tespit edilemedi.
Hükümetin, Alevilere yönelik tacizlerde, tehditlerdeki yaklaşımı başından beri “çocuk işi” diyerek yaşananları geçiştirmektir. En son Üsküdar’da yaşanan ev işaretlemelerine ve evin önüne konan bomba süsü verilmiş paket olayına karşı emniyet yetkililerinin aileye verdiği cevapta aynı; çocuk işi!
Bir tarafta çocuklar ters kelepçelerle işkenceden geçirilirken diğer tarafta Alevilerin evlerini işaretleyenler çocukluğun masumiyetine sığınılarak hafife alınmaya çalışılıyor. Bu işler böyle hafife alındığı sürece, bu failler bulunmadığı sürece Alevilere yönelik korku, sindirme tehditleri, tacizleri de devam ediyor.
Alevilere yönelik bu tehditlerin, sindirme, yıldırma politikalarının birçok nedeni olabilir ama bunlardan birisi de Alevilerin çok net bir şekilde yaşanan savaş süreciyle ilgili olarak barıştan yana taraf olmasıdır. Alevi kurumları son otuz yıllık süreçte hiç olmadığı kadar çok net bir şekilde yaşanan savaş sürecinde tarafını açık bir şekilde belli etti ve bunun için aktif rol almaya başladı.
Aleviler çok net bir şekilde yaşanan savaşın, Tayyip Erdoğan’ın Başkanlık hevesini kursağında bırakan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin parlementer bir sistemle yoluna yürümesini sağlayan HDP’nin aldığı yüzde 13.1 oy olduğunun farkındalar. Zaten bunu bilmek için öyle sosyal bilimci, siyaset bilimci falan olmayada gerek yok, bizzat Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarını dinlediğiniz zaman bunu görebiliyorsunuz.
Bugün yaşanan savaş ve ülkenin yaşadığı siyasi tıkanıklığın nedeni tek adamdır. Siyasi hırsın, koltuk sevdasının bir insanı bu hale getirebilmesi imkansızdır, bir insanın bu hale gelmesi için ya cidden ruh sağlığı ile ilgili sorun yaşaması ya da kaybedeceklerinin sadece koltuk, mevkii, makam dışında bir şeyler olması gerekir.
Yapılacak bir erken seçimin sonucu tüm baskılamalara rağmen tüm algı yönetmelerine rağmen kirli savaşa rağmen onların kazanımına olmayacaktır. Bu kadar baskılamanın siyesete ve halkın iradesine bu kadar çok ipotek konulmasına halkın vereceği cevabın örneklerini bizzat Tayyip Erdoğan’ın kendisi yaşamıştır. Kendisinin belediye başkanlığının, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığının aleverelerle daleverelerle engellenemeyeceğini bizzat kendileri yaşamıştır. Şimdi kendi yaşadıklarını, kendileri HDP’ye yapıyorlar, HDP’nin Eş Genel Başkanlarına yapıyorlar.
Zamanında kendilerine yapılan baskı politikaları, yok sayma politikaları, manipilasyonlar nasıl sonuç vermeyip ters teptiyse şimdi kendilerinin HDP’ye yaptıkları sonuç vermeyecek ve ters tepecektir.
Onların paraları var ve her gün anketler yapıyorlar, anketlerin sonucuna göre bomba yağdırıyor, ormanları ateşe veriyorlar. Muhalif medyaya sansür uygulayıp savaş çığırtkanlığı yapanların önünü açıyorlar. Ama sonuç alamayacaksınız, tüm yaşattığınız bu şiddetin kurbanı olmaktan kurtulamayacaksınız. Bundan şüphemiz yok ve bunların telafisi de olacaktır ancak o güne kadar kaybettiğimiz evlatlarımızın, yakılan yılkılan coğrafyamızın, yüreği dağlanan analarımızın acısını nasıl telafi edemeyeceğiz, bunun cevabı olmayacak.
- Buruk sevinç 28 Haziran 2018 23:59
- HDP'nin baraj sorunu, tüm muhalefetin baraj sorunudur 11 Mayıs 2018 00:07
- HDP’siz sıfır baraj olur mu? 26 Nisan 2018 23:17
- Panik seçim 20 Nisan 2018 00:15
- Demokrasi ortaklığı 12 Nisan 2018 23:30
- Alevilerin Edremit çalıştayı 16 Mart 2018 00:15
- Aleviler geleceğini tartışıyor 09 Mart 2018 00:52
- Seçim ittifakı kanunundaki önemli ayrıntılar 23 Şubat 2018 00:15
- Muhalefet partilerinin genel kurulları 02 Şubat 2018 00:15
- Yaşasın savaş! 26 Ocak 2018 00:50
- CHP'nin solu 18 Ocak 2018 22:40
- HDP'deki eş başkanlık meselesi 12 Ocak 2018 00:15