Bahçeli, Özkan ve Kocabıyık için suç duyurusunda bulunuyorum

Geçenlerde gazetelerde okudum.
Milliyetçi Hareket Partisinin (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Halkların Demokratik Partisine (HDP) oy verenleri “şerefsiz, hain güruhu” ilan etmesinin ve yardımcısı Metin Özkan’ın bu sözleri yineleyerek, katıldığı bir televizyon programında: “Çantamda bunların 3 bin kişilik listesi var” demesinin ardından dokuz aydın (Baskın Oran, Gençay Gürsoy, Oya Baydar, Ergin Cinmen, Neşe Erdilek, Aydın Engin, Orhan Doğançay, Şanar Yurdatapan ve Sait Çetinoğlu) çeşitli kentlerdeki Cumhuriyet Savcılıklarına Ankara Cumhuriyet Savcılığına iletilmek üzere dava dilekçelerini vermişler.
Ben eksik kalmışım.

ARİFE TARİF GEREKMEZ

Oysa HDP’ye ben de oy verdim ve muhtemelen o “meşum” listede benim de adım var.
Yalıda oturup viski içmiyorum, ama ara sıra balkonda oturup rakı içtiğim oluyor.
Yani MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin: “Yalıda viski içip HDP’ye oy veren şerefsizler” tanımının bir kısmına tıpatıp uyduğum için sessiz kalmayacağım.
Danışmanı Metin Özkan’ın “Çantamda bunların 3 bin kişilik listesi var” sözleriniyse elbette üzerime alacağım.
AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, twitter hesabından: “Şehitlerimizin vebali HDP ye oy veren şerefsizlerin üzerindedir. Allah onların belasını versin” deyince elbette onun da altında kalmayacağım.  
 
DOKUZ AYDINIMIZDAN GERİ KALAMIYORUM

Suç duyurusunda bulunmak benim de hakkım.
Demokrasi havarisi MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin, Türkiye’nin suç bataklığında TCK’nin hakaret suçunu düzenleyen 125. maddesi ile halkı kin ve düşmanlığa teşvik suçu işlemesine yüreğim dayanmıyor, 126. madde uyarınca cezalandırılmasını bekliyorum. Anayasa’nın 83. maddesi gereğince dokunulmazlığının kaldırılmasını istemezsem uyku falan uyuyamayacağımı biliyorum. Bahçeli’nin danışmanı Metin Özkan ve Hüseyin Kocabıyık hakkında, TCK’nin tehdit, hedef gösterme, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme suçlarını düzenleyen 106., 114. ve 115. maddelerinden kamu davası açılmasını talep etmekte dokuz aydınımızdan geri kalmayı kendime yediremiyorum.  
HDP’ye oy verdim diye Bahçeli’nin ve Kocabıyık’ın beni “şerefsiz” ve “hain” ilan etmesi yenilir yutulur mu?
Şüphelilerin TCK’nin ilgili maddelerine göre cezalandırılmalarının gerektiğini bir de ben ihbar ediyorum.

BAK ŞU PÜSKEVİT DEVLET’E

Kökeni Türkçülük olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin partisinin bir toplantısında: “HDP, çözümü çok aşmış, sürekli taviz ile Türkiye’den beklentileri var. Irak’ta, Suriye’de, İran’da oluşturmaya çalıştıkları 4 parçalı Kürdistan’ın Kuzey ayağı üzerinde çalışmalarının sürdüren bir hain güruhudur. Halktan destek almış… Silahı dayayarak, ‘248 köyden 248’ini de istiyorum, yoksa içinizden istediğimi çeker vururum’ oy tehdidiyle bir topluluk yaratılıyorsa, öbür taraftan İzmir’de, Marmaris’te yazlıklarında yatıp AKP’nin olmasın diye oyunu MHP’ye vermeyen; ama HDP’yi Meclise taşıyan zavallılar, Türkiye’nin kaymağını yiyenler, boğazda yalılarda viskisini yudumlayıp oyunu HDP’ye veren şerefsizler. Şimdi, HDP ile koalisyonu kurun” dediğini aklımdan çıkaramıyorum

TÜRKEŞLİGHT

9 Şubat 1969 yılında kurulan, Türk-İslam ülküsünün savunucusu MHP’nin, günümüzde kimilerince “Türkeşlight” olarak tanımlanan Başkanı Devlet Bey, HDP’nin Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu’nda tanımlandığı üzere demokratik yaşamın vazgeçilmez unsuru olarak tanımlanan siyasal partilerden biri olduğunu bilerek isteyerek bilmezden geliyor.
2015 yılı genel seçimlerinde yüzde 13.1 oranında oy almış bir partinin seçmenlerine alenen hakaret ediyor.
Hakaret ederken, Türk Ceza Kanununun 216. maddesinde düzenlenen “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik ve aşağılama” suçunu işliyor.

BİZİM PARTİLERİMİZ

Bilindiği gibi HDP, Kürt sorununun çözümü, hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi, demokratik düzenin kurulması yönünde çabalarıyla bilinen bir siyasal partimiz.
MHP ise “milliyetçi” olduğunu söyleyen ve bu doğrultuda uzun yıllar siyaset yürüten, 12 Eylül öncesi sol görüşlüleri ve Alevi kesimi hedef alan Maraş, Çorum, Sivas gibi katliamlardaki rolü açık olan, bu eylemleri nedeniyle pek çok yöneticisi cezalandırılan bir partimiz.
MHP’nin gençlik yapılanmasının “Ülkü Ocakları” adı altında pek çok şiddet eyleminin baş aktörü olduğu kamuoyunun elbette malumu…
Dokuz aydının dilekçesinde de ifadesini bulduğu gibi, bu sosyal olgu, şu anda ülkenin içerisinde bulunduğu çatışma ortamı, demokrasiden giderek uzaklaşma, şiddetin bir hükümet politikası haline gelmesi gibi güncel gerçeklikle birlikte ele alındığında Bahçeli Bey’in sözlerinin yakın ve açık tehlike arz ettiği apaçık.

BEN SUSMAM

Metin Özkan ise, aynı gün bir televizyon kanalında yaptığı konuşmada HDP’ye oy veren kişileri hedef olarak belirlediklerini, isim isim not ederek fişlediklerini belirterek bu kişileri hedef göstermiş oluyor. Kocabıyık ise twitter’dan bunlara gaz veriyor. Sen, sen ve sen Türk ceza kanununda düzenlenen tehdit, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme suçlarını göz göre göre, göstere göster işleyeceksiniz de ben susacağım.
Öyle mi?
Yok öyle yağma!
Şüpheliler hakkında soruşturma başlatılmasını, kamu davası açılmasını, MHP Genel Başkanı olan Devlet Bahçeli, Hüseyin Kocabıyık için Anayasanın 83. maddesi gereğince dokunulmazlıklarının kaldırılmasını ben de Sayın İstanbul Başsavcısından talep ediyorum.
İsteyenin bir yüzü kara...