19 Kasım 2015 01:00

'Passolige' karşı ilk

'Passolige' karşı ilk

Fotoğraf: Envato

Paylaş

12 Kasım günü Anayasa Mahkemesinden çıkacak “passolig” kararını bekleyen futbolseverler akşama doğru medyanın internet sayfalarına düşen haberlerle ilk aşamada büyük bir hayal kırıklığı yaşadılar. Kopyala yapıştır biçiminde neredeyse aynı elden çıkmış gibi yapılan haberlere göre “Anayasa Mahkemesi’nin passolig uygulamasına olanak tanıyan hükümlerin iptalini isteyen başvuruyu reddetmişti”. Vurguyu daha da arttırmak isteyen çeşitli medya kuruluşları ise manşetlerine “Passolig uygulaması aynen devam edecek” başlığını çekmekte bir mahzur görmemişlerdi.
Oysa kısa bir süre sonra Taraftar Hakları Dayanışmadan iki avukat, Cem Cihan ve Okay Çarıkçı’nın açıklamalarıyla durumun hiç de medya organlarına yansıdığı gibi olmadığı ortaya çıktı.
Anayasa Mahkemesi, 6222 sayılı Sporda Şiddet Yasası’nın sportif müsabakaların e-bilet ile izleneceğini düzenleyen maddesini anayasaya uygun buldu ve bu maddenin devamına karar verdi. Ancak, aynı kararda e-biletin satış, pazarlama ve reklam haklarını 3. kişilere kullandırma yetkisini ise anayasaya aykırı bularak kaldırdı.
Yani Anayasa Mahkemesinin kararını sadeleştirirsek e-bilet olarak adlandırılan elektronik bilet uygulaması Anayasa’ya uygun bulunurken, bu elektronik biletin Aktif Bank’a devredilmesi ve “passolig” adı altında bu bankanın kredi kartlarının pazarlanmasını Anayasa’ya aykırı buldu. Medyanın ilk gün attığı “passolige devam” manşetlerinin aksine “passolige dur” kararı verildi.
Şimdi ne olacak?
Bu konuyla ilgili danıştığım hukuk hocalarına göre Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararını açıklamadan doğrudan bir yorum yapmak kolay değil. Gerekçeli karara kadar Taraftar Hakları Dayanışma Derneğinin 9 Aralık’ta Ankara’da 16. Tüketici Mahkemesinde görülecek davası da önem taşıyor. Yine hukuk hocalarının yorumuna göre, “passolig” dönemi hukuken bitmiş görünüyor, ancak Anayasa Mahkemesinin bu kararının etrafından dolanabilecek bir zeminin de olduğunu söylemek mümkün. Türkiye Futbol Federasyonu hukukun etrafından dolanacak bir yola girer mi? İddialı konuşmayalım ama bugüne kadar ki icraatlarına bakılırsa böyle bir yola girerlerse şaşırmamak gerekir.
Sporda Şiddet Yasası’nın e-bilet dışında hiçbir maddesini neredeyse uygulamayan, hakemlerin 4 saat rehin tutulduğu canlı yayınlarda bütün memleket tarafından seyredilmişken bu olayı örtbas etmek için bin dereden su getiren, “passolig” sonrası büyük bir düşüş yaşayan seyirci sayısı için “Zaten onlar bizim istemediğimiz taraftarlardı” açıklaması yapan, buna karşılık kulüplere engelleneceği söylenen “kötü tezahürat” nedeniyle her hafta binlerce dolar ceza kesen Demirören yönetiminin şimdiden Anayasa Mahkemesi kararını geçersiz kılacak yol arayışına girdiğini söylemek abartma olmayacaktır.
Şunu söylemek mümkün “passolige” karşı mücadelede Anayasa Mahkemesinin kararı ile önemli bir hukuki adım atıldı. Şimdi hukuk mücadelesinin ikinci adımı 9 Aralık’ta Ankara’da gerçekleşecek. Ancak bu son adım değil, Tüketici Mahkemesinin kararı ne olursa olsun taraflar temyiz yoluna gidebilecek, yine hukuk hocalarına göre bu aşamadan sonra Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı da doğmuş bulunuyor ve yine alınacak kararlara göre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar gidecek bir süreç var. Başka bir deyişle hukuk mücadelesinde hâlâ “uzun ince bir yol” taraftarları bekliyor.
Bu durumda “passolig” ile en etkili mücadele yolunu yeniden hatırlatmakta fayda var. Geçen sezona göre biraz tavsamış gözükse de “kitlesel tüketici boykotu” bu “uzun ince yolu” kısaltacak en etkin eylemdir. Haksız rant yaratan, taraftarı fişleyen, tribünleri dizayn etmeye çalışarak taraftarın deyimiyle “fa$$olig” yaratmaya çalışan bu uygulamanın rafa kaldırılmasını sağlayacak olan en önemli eylem hukuki mücadelenin yanında “boşalmış tribünler” olacaktır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa