Epigenetik izler
Fotoğraf: Envato
Türkiye’de fen kitaplarında hâlâ yalnızca santral doğmanın okutulduğu ve istisnalarının anlatılmadığı, evrim kuramının ise geçiştirildiği ya da hiç öğretilmediği ülkemiz için epigenetik henüz oldukça yeni bir bilim dalı ve yeni bir kavram. Epigenetik, genlerin yani DNA’nın işlevinin özel, belirlenebilir, tekrarlanabilir ve araştırılabilir bir şekilde hangi sistemler ya da süreçler ile değiştiğini anlamaya ve göstermeye çalışan bilim dalıdır. Kısaca çevresel faktörlerin DNA’nın işlevi üzerinde etkisi vardır ve epigenetik değişimler kalıtım yoluyla sonraki kuşaklara aktarılabilir. Epigenetik çevresel faktörlerin kalıtılabilirliğini göstermesi ve değişimin mekanizmalarını araştırması bakımından genmerkezci, determinist bilim anlayışında gedikler açtı. Çağımızın en önemli hastalıklarından kanser ile epigenetik mekanizmalar arasında ilişki olduğu bulundu1. Bugüne kadar oluşum mekanizmaları ve oluşum nedenleri anlaşılamamış pek çok hastalıkta epigenetik mekanizmaların iş başında olduğu düşünülmekte. Bu alanda bir çok araştırma halihazırda yürütülmekte. Araştırmalar epigenetik mekanizmalar içerisinde DNA’nın metilasyonunun ana mekanizma olduğunu ortaya çıkardı. Hücrelerimizdeki bütün genler her zaman aktif halde değil. Bazı dönemlerde bu genler uyku halinde. DNA metilasyonu gibi epigenetik mekanizmalar bu genlerin ne zaman uyuyup ne zaman uyanık/aktif olacağını belirler. DNA metilasyonunu ise çevresel etmenler belirler. DNA metilasyonu DNA zincirine metil gruplarının (CH3) eklenmesi ile oluşur. Küçük bir not; metil grubu yakın zamanda pek çok ölüme neden olan sahte rakılarda kullanılan metil alkolde (CH3OH) de bulunmakta. Kemirgenler üzerinde yapılan çalışmalar, stresin bir takım kimyasal tepkimelere sebep olduğunu ve bunların da epigenetik mekanizmalar yoluyla yavrulara geçebildiğini gösterdi.
Environmental Reseach isimli dergide erken baskı kısmında kasım ayında yayımlanan araştırma2, anne karnında iken sigara dumanına maruz kalan bebeklerin kanlarında, doğumdan beş yıl sonra epigenetik izlere rastlandığını gösterdi. Araştırmada, anne karnında sigara dumanına maruz kalan çocukların kandan saflaştırılan DNA’larında, DNA’ya metil gruplarının eklendiği 26 bölge belirlendi. Kanın moleküler hafızası beş yıl sonra bile bu izleri taşımakta idi. Bu ve bunun gibi pek çok araştırma, anne karnında/dışarıda maruz kaldığımız sigara dumanı, stres, kimyasallar gibi pek çok çevresel faktörün DNA’mıza epigenetik mekanizmalar ile işlendiğini, bunların ileriki yaşamlarımızı etkileyebildiğini gösterdi.
Bugün bilim dünyası henüz ülkemizde hergün yaşanan savaş halinin, katliamların moleküler hafızamıza nasıl yansıdığını belirleyemiyor ancak ezilen halkların ve işçi sınıfının kolektif bilincine bunun nasıl yansıdığını yaşayarak öğreniyoruz.
1- D. Yu et al., Targeted p16lnk4a epimutation causes tumorigenesis and reduces survival in mice, Journal of Clinical Investigation, 2014.
2- C. Ladd-Acostaet al.,Presence of an epigenetic signature of prenatal cigarette smoke exposure in childhood, Environmental Research 144 (2016) 139–148.
- Deprem ve salgın hastalıklar 12 Şubat 2023 04:55
- Modern tarım uygulamaları ve yabani otların evrimi 11 Aralık 2022 01:40
- Evcil retroviral elemanlar retrovirüslere karşı 06 Kasım 2022 04:58
- Proto-hücrelerden sentetik amipsi hücrelere 25 Eylül 2022 04:20
- İnsanlığın sivrisinek ile dansı 04 Eylül 2022 03:23
- Hapşıran süngerler 14 Ağustos 2022 02:08
- Tüp bebek başarısızlığının arkasında yatan sebep, erken dönem DNA çoğalması hataları olabilir mi? 24 Temmuz 2022 04:08
- Yer değiştiren genetik elemanlar ve ahtapotun bilişsel yeteneklerinin evrimi 10 Temmuz 2022 03:58
- Evrimsel ilişkiler kara ölümün kaynağının Orta Asya olduğunu ortaya çıkardı 19 Haziran 2022 04:49
- HIV ilacı ile orta yaş hafıza kayıpları engellenebilecek mi? 29 Mayıs 2022 04:15
- Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları ve mikrobiyom 08 Mayıs 2022 01:18
- Antik enzimlerin yeni çağı 24 Nisan 2022 00:07