Geçtiğimiz günlerde Uluslararası Af Örgütü ve Afrika Kaynak Gözetimi(Afrewatch) “This is what we die for”(Bunun için ölüyoruz) başlıklı bir rapor yayınlayarak[0] aralarında Apple, Sony, Samsung, VW ve Mercedes'in de olduğu on altı dev teknoloji ve otomotiv şirketini ürünlerinde kullanılan kobalt madeninin çıkartılmasında çocuk işçi kullanılmasını denetlememekle suçladı. Bu ağır suçlamaya şirketlerin bir kısmı hızla “yok öyle bir şey” tadında yanıtlar verdi. Tederik zincirinde çocuk emeği kullanımını asla tolere etmediklerini söyleyen Apple endüstride yeni emniyet tedbirlerinin de öncüsü olduklarını belirtti. Çocuk emeği kullanımına sıfır toleransın şirket ilkesi olduğunu belirten Samsung da tedarik zincirinde düzenli ve titiz bir şekilde kontrollerin yapıldığını açıkladı. Diğerleri ise ya “iddiaları araştırdıklarını” ya da “kobaltın kaynağını takip etme olasılıkları olmadığını” söylerken Kongo kobaltı ile bağını sadece bir şirket kabul etti. 

Kobalt Lityum iyon(Li-ion) pillerin üretiminde kullanılan önemli bir bileşen. Dünya kobaltının yüzde 50'si Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde üretiliyor. UNICEF'in tahminlerine göre yaşları bazen yediye kadar inebilen kırk bin kadar çocuk işçi Kongo'da kobalt madenlerinde çalışıyor. Af Örgütü'nün raporu bu madenlerde çalışan çocuk işçilerle de röportajlar içeriyor. Rapor Kongo'da üretilen kobaltın elden ele trafiğini müşterileri arasında pek çok dev şirketin olduğu çinli mineral devi Zhejiang Huayou Cobalt'a, oradan da on altı şirkete dek takip etmeyi başarmış. Şirketler inkar etse de rapor kobalt üretimindeki kölelik koşullarını, yoğun çocuk emeği sömürüsünü ve devlerin bu kobalt ile bağını kanıtlar nitelikte.

Bu teknoloji devlerinin ilk vakası değil. Bir çok bilişim devine üretim yapan Foxconn'un fabrikalarındaki çalışma şartları 2010'da yoğunlaşan intiharların ardından kamuoyunun gündemine gelmiş ve “intihar fabrikaları”ndaki ayda yüz elli dolara günde on iki saati aşan mesailerle süren kölelik koşulları kamuoyu baskısıyla bir nebze de olsa düzeltilmişti. O dönemde Apple CEO'su olan Steve Jobs'ın Foxconn'un dört yüz bin işçisinden on ikisinin intihar etmesinin ABD'nin genel intihar oranı olan yüz binde 11,1'den daha düşük olduğunu belirtmesini[1] bu yazı vesilesiyle bir kez daha tarihe not düşelim. 

Teknoloji üretiminin kaymak tabakasında çalışma şartları oldukça iyi görünse de üretimin daha alt kademelerine inip tedarik zincirinde ilerledikçe yüzümüzü ne yöne dönsek ortaçağı aratmayan bir tabloyla karşı karşıya kalıyoruz. 2010'da intihar fabrikaları nedeni ile gündeme gelen “devlerin”
2016'da kobalt madenlerinde çocuk emeği sömürüsü ile gündeme gelmesi tesadüf değil. Sırtlarına basılan “cücelerin”, “devlerin” iktidarını yıkacağı günlerin umuduyla...

[0] https://www.amnesty.org/download/Documents /AFR6231832016ENGLISH.PDF
[1] http://www.telegraph.co.uk/technology/steve-jobs/7796546/Foxconn-suicide-rate-is-lower-than-in-the-US-says-Apples-Steve-Jobs.html

Evrensel'i Takip Et