25 Ocak 2016 00:56

Al Biden’ı…

Al Biden’ı…

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Türkçe’de iyi laflar vardır. Örneğin “Al Amerika’yı vur Rusya’ya” türünden. İkisi de birbirinden beter demek istediğinizde kullanırsınız. Birinin işe yaramazlığını belirtmek gerektiğinde “Al da … başına çal” dersiniz! Biden mesela… “Al da Biden’ı başına çal”! Bir de, “Tencere dibin kara seninki benden kara” var tabii.

Beyefendi geliyor ve “ifade ve basın özgürlüğü” ve “demokrasi” dersi veriyor: “Biz Amerikalılar ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünün en önemli iki temel hak olduğuna inanıyoruz… Binden fazla akademisyenin dilekçe imzaladığı için ihanetle suçlanması bölge için sergilenmesi gereken örnek değil.”

Hayret! Demek Amerika’da bütün bu özgürlükler fazlasıyla var ki, beyefendi Türkiye için de istiyor! Oysa, Xu Xlux Xlan’larını da biliyoruz, biz Amerika’nın, Mc Carthy’ci cadı avlarını da. Tartışma yok: Bu ikisi örneğin, ifade ve basın özgürlüğü çerçevesindeydiler. Hani, bizim “devlet büyüklerimiz” de akademisyenler bildirisi için “ifade özgürlüğü kapsamına girmez, ‘terörü teşvik’ diye bir suç var” diyorlar ya, tam da öyle!

IŞİD’i insanlığın başına bela etmenin başlıca müsebbibi olacak, sonra IŞİD korkuluğu sallayacak ve onu Ortadoğu’daki emperyalist varlığının yeni bir dayanağına dönüştüreceksin. Ve özgürlükler aşığı görüntüsü vererek devam edeceksin: İşten atılan gazetecilerle, Can’ın arkadaşları ve ailesiyle, muhalif parti ve vekillerle görüşeceksin... Ne kadar geniş bir kesimde beklenti yaratırsan o kadar iyi!

Ve işine nasıl geliyorsa öyle, enteresan ayrımlar. HDP’lilerle görüşme... PYD’yi müttefik sayarken PKK’yi, sadece PKK olsa anlaşılır yanı aranıp bulunabilir belki, haftalardır tank ve toplarla ateş altına alınan Cizrelileri, Surluları.. “aslanın ağzına atma”. Bırakın ifade ve basın özgürlüklerini, oysa kesinlikle sadece PKK değil koca bir bölgede Kürt halkının yaşama özgürlüğü elinden alınmış halde. Neden? Kürtlerin Türklerle eşitliğini talep ettikleri için. Çok mu ve bu eşitlik talebi? Amerikan demokrasi kriterleri arasında sayılmıyor mu? “PKK başka seçim bırakmamış” Laf mı? Amerikan ikiyüzlülüğü! Tabii ki Amerikan demokrasisinin ikiyüzlülüğü!

Doğru yanı yok mu? Deve değil ki, mutlaka bir doğru yanı olur. Bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir. Biden de öyle.

Amerika’nın riayet etmemesi ve cadı avları, tabii ki Türkiye’deki cadı avlarını haklı çıkarmaz ve herkese eleştiri hakkı doğurur. Biden’ın yalandan da olsa Türkiye’ye ifade ve basın özgürlüğü çağrısı yaparak hükümeti eleştirmesi kötü değil, tabii.

Bir de PYD ve YPG. Ortaya çıktı ki, ABD ile Türkiye Suriye ve Cenevre Görüşmelerine dair bir “makas açıklığı” içindeler. Rusya da, ABD gibi, PYD’ye, Cenevre’de sandalye sağlanması tutumundayken, “bizimki” havanda su dövmek tabii. Sonra, “Harita üzerinde kritik bölgeleri ele aldık”… Tamam, aldınız, ama, sonuç ne? Anlaştınız mı anlaşmadınız mı? Sanıyor musunuz ki, Amerika, Kaideciler bir yana, neredeyse IŞİD’le savaşma yeteneğinde başka hiçbir ciddi güç yokken ve savaşabilenlerin neredeyse tümü YPG ile cephe oluşturmuşken, PYD’den vazgeçer. Hele yalnızca Suriye’de de değil, tüm Ortadoğu’da Rusya ile karşı karşıya gelmişken, PYD/YPG’yi Rusya’ya doğru itmek ister mi?

Bu, Amerika’yı andavallı sanmak ve kendi cürümünü aşan politikalara öykünmek değilse fiyaskodan fiyaskoya götürmüş “Stratejik Derinlik”in Türkiye’ye “oyun kurucu ülke” payesi biçmektendir! Bölgeyi tabii ki Türkiye’nin çıkar ve politikaları düzenlemiyor ve düzenlemeyecek!..

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa