4 Şubat 2016

Şerefli ikincilik

Şampiyonluğu alavere dalavere Kürt Memet nöbete ayak oyunlarıyla yitiren takımın malzemecisi konuşur:
Şerefli ikincilik.
Teknik direktörü konuşur:
Şerefli ikincilik.
Antrenörü konuşur:
Şerefli ikincilik.
Ensesi kalın başkanı konuşur:
Şerefli ikincilik.
Başı bitli gazcısı bezcisi konuşur:
Şerefli ikincilik.
Kalemi kanlı yandaşı, kandaşı konuşur:
Şerefli ikincilik.
Şanlı şampiyonluk çoktan gitmiş, atı alan Üsküdar’ı geçmiştir oysa.
Tesellisi de şerefli ikinciliktir.
Hollanda’da yapılan “yılın diktatörü” anketinde şampiyonluk kupasını IŞİD’in eli kanlı lideri Ebubekir el Bağdadi kaldırmış.
İkinci de bizim Erdoğan.
Şampiyonluk “kıl payı” kaçmış ama biz yine de “En büyük başkan, bizim başkan!”diyoruz.
İlk yediye girmek kolay mı?
Ön elemeleri devirmiş, çeyrek finalde rakiplerinin en güçlüleriyse Kahireli Sisi ve Moskovalı Putin’miş.
Onları alt etmiş ve ikincilik tahtına oturmuş.
Şerefli ikincilik ülkeye gelmiş ama niyeyse kimsede tık yok.
Yandaşı suskun, yalakası suskun, baş bakanı suskun, son bakanı suskun.
Bin bilmem kaç küsur kanaldan “siyasi analizler” fışkırtan “havuz”ların fıskiyelerine kurbağa kaçmış, bir iki vraklıyorlar, o kadar.
Başkanı kutlamak da bize düşecek.
Sen çok yaşa bay başkan!
Bu vatan seninle gurur duyuyor!
Akademisyenleri, aydınları geç de şu muhtarlardan olsun bir iki tatlı söz duymak isterdik. Olmadı, önümüzdeki yerli anketlere bakacağız artık.
“Asrın lideri”nin dünyaya sesini ölüm mangalarıyla duyuran El Bağdadi’nin yanında anılması da az şey değil. Ama gönül yine de şampiyonluk istiyor. Güney Kore’de Dünya Kupası’nda göğsümüzü kabartan dünya üçüncülüğümüzden bu yana “küresel başarı”ya hasretiz.
Kısmet, diyelim!
Anketi Hollanda resmi yayın kuruluşu VPRO yapmış. Başkan da Uluslararası Af Örgütü Direktörü Eduard Nazarski.
Bağdadi’ni ödülü, “onursuzluk” ve “Lahey’e Uluslararası Ceza Mahkemesine tek kişilik” bilet.
Allah korumuş da bizim başkana vermemişler ödülü.
İnsan, ikinciliğe sevinir mi? Sevindik işte.
Başsız, başkansız kalmak da vardı.
Şu kışta kıyamette yetim fukara ne yapardı sonra?
Zındık, kefere VPRO, Erdoğan’ın halk jürisinin en çok oy verdiği lider olduğunu ve yüzde  82.2 oranında oyla “halk jürisi” ödülünü” kazandığını buyurmuş.
Marifetmiş gibi.
Bizim başkan, on dört yıldır halkının gönlünde taht kurmuş zaten.
Yüzde 34.28, yüzde 46.58, 49.83...
7 Haziran 40.87
1 Kasım yüzde 49.50...
Senin yüzde 82.2’ne ne hacet!
O bizim gönüllerimizin şampiyonu!
Sever de döver de.
Milli liderimizin diktatör olup olmayacağına sen mi karar vereceksin?
VPRO’nun devlet radyosunun yurt dışı bürosu adlı programının yayın yönetmeni Herman Schulte Nordholt, “Diktatör kime denir”, “Kendi halkları tarafından seçilen popüler liderler, demokrasiyi nasıl ortadan kaldırır.” sorularına yanıt aradıklarını da söylemiş.
Üzerlerine vazifeymiş gibi.
Biz kime diktatör diyeceğimizi, demokrasinin ruhuna kimin el fatiha okuduğunu bilmiyor muyuz?
Sana ne bre anketör bozuntusu!

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Milyonlar ‘fitre’lik, iftar sofraları boş

Milyonlar ‘fitre’lik, iftar sofraları boş

Erdoğan-Şimşek programıyla ücretleri açlık sınırının altına inen asgari ücretli işçiler ve emekliler, ramazan ayının ilk iftarını boş sofralarda karşılıyor: “Kırmızı eti zaten görmüyorduk, bu sene orucu açacak zeytin bile alamıyoruz…” Diyanet İşleri Başkanlığı da ‘Asgari ücretliler ve emeklilere fitre verilebilir’ fetvası yayımlamıştı.

İftar sofrasına 1 yılda gelen zam: Yüzde 45

Dört sene içinde güllaça gelen zam: Yüzde 1100

Pideye 2 yılda gelen zam: Yüzde 150

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
1 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et