22 Mart 2016 01:00

Canından endişe etmek de vatan hainliği!

Canından endişe etmek de vatan hainliği!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptıkları ve söyledikleri ne kadar absürt olursa olsun artık bizi şaşırtamıyor. Doğum kontrolünün uluslararası bir komplo, ihanet ve nesil kurutma girişimi olduğunu dahi duyduk ve gülmek dışında bir şey yapmadık. Onun motivasyonlarını biliyoruz. İmza attığı tüm acayiplikler, suçlar karşısında elde ettiği somut kazanımlardan haberdarız. Bu yüzden “Nasıl bunu yapar”, “Yuh bu kadarı da söylenir mi” gibi tepkileri artık vermiyoruz.

Ancak bu ülkede Erdoğan 1 tane değil. Onu örnek alan, ona hayranlık duyan, onun “yırtma” hikayesi ve becerisine bel bağlayan sürüsüne bereket insan var. Berberde “Bunların derdi başka” derken 3. havalimanı ve 3. köprünün Alman sermayesini nasıl korkuttuğunu (Gerçi artık bu senaryonun değişmesi lazım, malum Almanya en büyük dost haline geldi) anlatan, argümanlar karşı tarafı ikna etmediyse “Türk parası Japon borsasında işlem görüyor artık”a zıplayan “Küçük Erdoğan”lar var. Onlara göre tramvaydaki bir gecikmeye isyan etmek dahi “vatan hainliği” ve elbette ki hiç yerli ve milli değil. Bu insanların bir kısmının sosyal yaşamlarında inşa ettikleri bu pozisyondan doğru dürüst hiçbir kazanımı yok. Daha yukarıdakiler ise bu sayede pek çok kapıyı açabiliyor. Ya da kapıların suratlarına kapanmamasını sağlıyor. Bugün göz önünde bir insan için herhangi bir siyasi gelişmeyi eleştirmek = hainlik = iş olanaklarının küçülmesi.

Küçük Erdoğan’lardan biri Rıdvan Dilmen. Sık sık Erdoğan’ın nitelik seviyesi epey düşük kültür&sanat&spor ailesi fotoğraflarında boy gösteren Dilmen, televizyon programlarında Güntekin Onay, siyaseten “cıs” bir konuya değindiğinde hemen devreye giriyor ve adeta Doğuş grubunun medyadaki siyasi komiseri gibi, NTV’den milyonlara ulaşması beklenen mesajları modifiye ediyor. Bu özelliğiyle NTV’deki Alo Fatih’ler için bir saha içi generali işlevi gören Dilmen, Türkiye’nin hayli acılı ve gergin günler geçirdiği bu dönemde bir kez daha sahne aldı.

Memlekette herkes, her an her yerde patlayabilecek bombaların endişesini taşıyor. Bu ülkede Erdoğan ve aparatçikleri pek çok farklı biçimde “Ya başkanlık ya kaos” dediğinden bu yana yüzlerce insan öldürüldü. Devlet bu katliamlarda ya silahı tuttu ya silahı tutanlara yol verdi ya da silahı halka doğrultanları tespit edemedi. Böyle bir ülkede bir insanın güvenlik endişesi taşıması dünyanın en doğal şeyidir. Ama yok! Artık “Korkudan dışarıya çıkamıyoruz” demek de ihanet eylemleri arasında. Yerli ve milli standartları belirleme enstitüsünün gönüllüleri ve ihanet dedektörleri, bu kimselere anında ayar veriyor: “Çıkın AVM’lere alışveriş yapın” falan.

Ankara’daki 3. katliamın ardından Fenerbahçe Teknik Direktörü Vitor Pereira, “Anlam veremiyorum bunların neden olduğuna. İsterim ki barış olsun. İnsanlar ölmesin huzur ve barış içerisinde yaşasın. Ama bu şartlar altında hiçbirimizin ailesi güvende değil” dedi. Muhtemelen Amedspor’la oynadıkları maçlar sırasında gördüklerine de hiçbir anlam verememişti Pereira ve korkunç bir katliamın ardından da ailesi için duyduğu endişeyi dile getirdi. Her normal insanın yapacağı gibi.
Peki, Rıdvan Dilmen buna ne tepki verdi? NTVSpor’da “Şampiyon da yapsa sezon sonunda alırım biletini gönderirim. Kimsenin dışarıya bu imajı çizmeye hakkı yok. Burada ekmeğimizi yiyorsun” dedi.

Yahu yerler senin dışarıdaki imajını. Bu ülkenin üzerine ölüm, tüm karanlığıyla sinmiş durumda ve bundan hem ülke içinde hem de ülke dışında savaşı azdıran Hükümet/Erdoğan bir numaralı sorumlu.

Aynı ruh hali Galatasaray-Fenerbahçe maçının güvenlik sebebiyle ertelenmesi sonrası da ortaya çıktı. Cumartesi günü televizyon ekranında “Evrensel kapatılmalı” diye höyküren Fatih Tezcan gibileri maçı Gülen Cemaati’nin ertelettiğini, amacın dışarıya kaos görüntüsü vermek olduğunu iddia etti.

Galatasaray-Fenerbahçe maçı ertelenebilecek seviyeye geldiyse bunun nedenlerini konuşalım, saçma sapan komplo teorilerini değil.

Erdoğan’a yapabilecek bir şey yok onun çok sağlam motivasyonları var. Küçük Erdoğan’lar aklı, fikri, vicdanı nasıl edinecek orası merak konusu.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa