İki semt, iki utanç manzarası

Pazar günü İstanbul’un iki köklü semtinde iki utanç manzarası vardı.

Adreslerden ilki Fatih. “Karagümrük Arena” da denilen Vefa Stadyumu’nda Karagümrükspor, Amedspor’la oynuyor. Maçtan günler önce Fatih’in her tarafında dağıtılan “Türk bayrağını al gel. Söz verdik Şehit Ümit’e” afişleriyle futbol müsabakası olmaktan çıkartılarak savaş cephesine çevrilen maç, beklendiği şekilde geçiyor.

Amedspor yine barış istediği, bölgesindeki ölümlere, yıkıma sessiz kalmadığı için düşmanlaştırılıyor, milliyetçi-faşist sloganların hedefi haline getiriliyor. Tribünde Amedsporlu olduğu belirtilen bir taraftar linç ediliyor. Top toplayıcı çocuk dahi Amedsporlu oyuncularla polemiğe giriyor, onlara top vermiyor!

Saha içi ve saha dışında yaratılan atmosfer, Amedspor’a ceza vermenin gerekçesi olan “İdeolojik propaganda yasağının ihlali”nin 10 katı seviyede. Ama elbette mesele bu değil. Karagümrükspor ceza alsa n’olur!  Mesele, “Çocuklar ölmesin maça gelsin” diyene ceza verilmesinde.

Bu ülkede barış talebi ceza gerekçesiyse, Karagümrük’te Amedsporlu oyuncuların linç edilmediğine dahi sevinir hale geliriz.
Utanç verici sloganlar, pankartlar, “Aşk bodrumda yaşanıyor”lar, bize bu ülkenin gerçek “bölücü”lerinin kimler olduğunu hatırlatıyor sadece.
***
İkinci adres Beşiktaş. Yenilenen stat, iktidarın korkusu sebebiyle taraftarsız açılıyor. Taraftar yok ya bizimkiler de fırsat bu fırsat, stat girişine Erdoğan ve Davutoğlu’nun fotoğraflarını asıyor. Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, Yıldırım Demirören’in telefonda salya sümük Erdoğan’a yalvaran babası Erdoğan Demirören’den hallice bir konuşma yapıyor. Orman kürsüde 37 kez Cumhurbaşkanına teşekkür etmezse, Erdoğan’ın böbürlenerek vurguladığı “50 milyon liralık” desteğin, iptal edileceği şeklinde bir madde var sanki sözleşmede.

Yahu Türkiye’deki bütün stadyumların sahibi devlet değil mi? Erdoğan, cebinden mi verdi o 50 milyonu? Yoksa halkın vergileriyle mi ödendi?

Bir kulüp başkanını bu hallere sokup, “50 milyon verdik” deyip, stada resmini astırarak neyin intikamının alınabileceği zannediliyor?

REKORA 1 MAÇ KALDI!

“Hiç kimse ama hiç kimse Golden State’i üst üste 34 kere yenemez.”

Pazar gecesi Golden State Warriors (GSW), NBA tarihinin en çarpıcı normal sezon galibiyetlerinden birini San Antonio Spurs karşısında alırken, Koç Steve Kerr bunu yukarıdaki klasik espriyle kutlamayı tercih etti.

Warriors, San Antonio’da oynadığı son 33 maçı kaybetmişti ve 92-86’lık galibiyet bu seriyi sonlandırmıştı. Tenis tarihinin renkli isimlerinden Vitas Gerulaitis’in Jimmy Connors galibiyeti sonrası basın toplantısında yaptığı, klasikleşen o şakayı* yapmak için uygun bir vakit gibi gözüküyordu!

Oysa değildi! GSW önceki gece NBA’de normal sezon tarihinin en iyi takımı unvanını kazanmayı kutluyordu. Tek rakibi San Antonio Spurs’a deplasmandaki ilk yenilgisini tattırıp 72 galibiyete ulaşan Kerr’ün öğrencileri, ‘95-96 sezonu Chicago Bulls’unu yakalarken yarın evlerindeki Memphis Grizzlies maçını da kazanırlarsa 73-9’luk görkemli bir rekorun sahibi olacaklar.

Herhalde ismi Steve Kerr olmayan herhangi bir insan böylesi bir anda çok daha burnu havada olmayı tercih ederdi. O ise klasik bir spor şakasına gönderme yaparak “Tarihin en iyi takımlarından birini yarattık. Basketbolu değiştirdik ama her şeyin ötesinde eğlenmeyi sürdürüyoruz” mealine gelen bir basın toplantısı performansı sergiledi. 73-9’a ramak kalmışken beni en çok etkileyen, sevindiren şeylerden biri de bu rahatlık oldu.

*Hiç kimse ama hiç kimse Vitas Gerulaitis’i üst üste 17 kez yenemez.