‘Gerçek sezon’a girmeden NBA notları
Fotoğraf: Envato
NBA’de normal sezon sona erdi ve “gerçek sezon”, geleneklere uygun olarak Toronto Raptors’ın favori çıktığı maçı kaybetmesiyle başladı. Başarılı normal sezon performanslarının ardından 2014’te Brooklyn Nets, 2015’te Washington Wizards’a ilk turda elenen Raptors ve yıldızları Kyle Lowry ile DeMar DeRozan’ın gerçek sezonda ilerleyebilmenin tek yolu olan “Playoff karakteri”ni keşfedip keşfedemeyeceği ilk turun en merak edilen hikayelerinden biri olacak. Playoff’ta bizi bunun gibi pek çok cazip yarış bekliyor ancak şimdilik geçmişte kalanı değerlendirelim. Zira 2015/2016 normal sezonu klasikler arasına girdi bile.
KOBE BRYANT
Önce ‘Kara Mamba’… Aslında bu sezon Kobe için “Her gece başka bir kentte jübile” sezonuydu. Takım çok kötüydü, lig sonuncusu olup draftta güzel bir yer kapma dışında bir hedef yoktu ve Kobe Bryant da bildiğimiz acımasız yırtıcı değildi. ESPN’de geçtiğimiz hafta Baxter Holmes’un kotardığı güzel yazıda aktarıldığı üzere “Gerçek” Kobe, 2012/13 sezonunun son 9 maçında takımını Playoff’a sokabilmek için neredeyse hiç oyundan çıkmadan oynama kararı aldığı -Çünkü Playoff sözü vermişti!- süreçte aşil tendonunu koparmasıyla emekliye ayrılmıştı. O günden bu yana Kobe’nin “eksik” bir versiyonunu izliyoruz. Bu yıl da hemen hemen tüm sezon öyle geçti ta ki son geceye kadar! Öyle bir jübileydi ki film olsa “Abarttık” deyip finali törpülenirdi. Baş kahramana 60 değil de 40 sayı attırılırdı. Ama işte karşımızda Kobe Bryant! Takım halinde hareket etmekte -Evet, 5 şampiyonluğa rağmen- zorlanabilir ama bireysel açıdan ona biçilen sınırların pek bir anlamı yok. Tıpkı Toronto’ya attığı 81 sayı gibi, tıpkı Dallas potasına 3 çeyrekte bıraktığı 62 sayı gibi… Kobe Bryant son gecesinde maç boyu geriden gelen takımını sırtına aldı ve 50 şutta (Evet bu da Kobe karakteristiğine uygun!) 60 sayı atarak hem maçı kazandı hem de tarihin en karizmatik vedalarından birine imza attı.
Şunu da ekleyeyim. Kobe Bryant bu sezon, son kez çıktığı her salonda müthiş bir şekilde karşılandı. Basketbolseverler yıllardır kendi takımlarına 30-40-50 sayı atan bu adamı büyük bir saygıyla uğurladı. Her takım Kobe için özel organizasyonlar yaptı. Bu, Bryant’ın sadece Los Angeles Lakers değil NBA ve sevdikleri spora kattıkları için duyulan minnetten ileri gelen bir saygıydı. Bu açıdan pek çok ülkeye ve lige örnek olması gereken bir vefa sezonuydu.
GOLDEN STATE WARRIORS
Kuşak itibariyle Michael Jordan ve Chicago Bulls çocuğuydum. Onların, Jordan’ın dönüşü sonrası kırdığı 72-10’luk normal sezon galibiyet rekoru NBA’e olan ilgimin de başladığı döneme denk gelir. Açıkçası bugüne kadar bu rekorun kırılabileceğine hiç ihtimal vermiyordum. Eh, Davidson günlerini dahi yakından takip ettiğim Stephen Curry’nin de bu seviyelere (Bu seviye derken NBA tarihinin daha önce görmediği bir seviye olduğunu hatırlatmakta fayda var) çıkabileceğini aklımın ucundan geçirmezdim. Ama işte 1.90’lık “clutch” şutör, ligin en büyük sihirbazına dönüştü.
Elbette Warriors, basketbolu değiştiren takım olarak Curry’nin de ötesinde değerlere sahip. Onları 73 galibiyete taşıyan sır, 81. maçta San Antonio Spurs’a deplasmanda hiç şans tanımayan performanslarında gizli. Draymond Green, Klay Thompson, Andre Iguodala gibi güçlü bireysel savunmacıların ötesinde, Curry’yi bile iyi bir savunmacıya dönüştüren bu takımı Doğu Konferansı’ndan zorlayabilecek kimse (pardon LeBron ama gerçekler böyle) yok. Peki Batıda var mı? Açıkçası son San Antonio maçı bana bu konuda pek çok yanıt verdi. Elbette, Gregg Popovich, benim hayal edemeyeceğim saha içi mucizelere (taktiklere) imza atabilir. O yüzden kesin konuşmak hadsizlik olur. Ama benim görebildiğim kadarıyla rekortmen takımın 2. yüzüğe ulaşmasını sadece sakatlıklar engelleyebilir.
Yerimiz kalmadı ama bu sezonun çaylak sınıfının da böylesi bir yazıda değerlendirilmeyi hak ettiğini söyleyeyim. Karl-Anthony Towns ve Kristaps Porzingis bu ligde çok özel yerlere gelecekler. Bir başka yazıya kalsın.
- 100 yıl arayla Paris’te iki olimpik dönüm noktası 26 Temmuz 2024 05:27
- Papara baskını ve marka değeri 19 Mart 2024 04:10
- Bozacılar ve şıracılar 12 Mart 2024 04:46
- Beşiktaş'a cüret gerek 05 Mart 2024 04:42
- "Dünümüzü getirin, yarınımızı verelim" 27 Şubat 2024 04:15
- Geriden oyun kurmayı, yarım alanlara sızmayı atla, göğe bakalım 20 Şubat 2024 04:50
- "En eski spor arkadaşları"nın 2024 model çekişmesi 13 Şubat 2024 04:21
- Gerçeğin yumruğu: İşte Türk futbolu bu! 13 Aralık 2023 04:56
- Çalınmış ülke, bölünmüş spor: Filistin 23 Ekim 2023 04:36
- City Football Group-Başakşehir flörtü 09 Ekim 2023 04:00
- Süper Lig, süper sömürü 02 Ekim 2023 04:30
- 'Voleybol Ülkesi' miyiz? 25 Eylül 2023 04:25