Çocuklara bütünlük gerek
Fotoğraf: Envato
Birlik ve bütünlük... Türkiye’de büyüyen çocukların sürekli duydukları iki kavram. Aslında siyasi bir tekerleme. Kısaca, BB. Sevgi ve saygı (SS) gibi. SS de çok önemli. SS, büyükler içine ne koyarlarsa koysunlar, küçüklerin olduğu gibi kabul etmeleri gereken bir çeşit paket.
SS paketinin sindirme gücü iyi ama kaldırma gücü zayıf. Yani küçükleri sindirmekte işe yarıyor ama kitleleri ayağa kaldırmakta hiç de etkili değil. BB bu açıdan çok daha iyi. Her şeyden önce kulağa hoş geliyor. Bir sayıların başı. En önce o geliyor. Bütün de güzel bir sözcük. Bütün, tamam olan, eksik gedik olmayan, yarım yamalak, ters türs olmayan bir şey. En basiti, kim bütün ekmek istemez? Bütünü varken, yarımını çeyreğini kim ister?
Kaldırma gücü göz önünde tutulduğunda, BB sık başvurulması gereken bir tekerleme. Akıllı bir devlet büyüğü sırtını kutsal değerlere yaslar, kolay anımsanan tekerlemeleri diline dolar. Madem çocuklar BB tekerlemesi ile büyüyor, madem BB önemli, o zaman BB korunmalı. BB hep anılmalı. Kendini BB ile var eden kurumlar, kuruluşlar varken BB nasıl anılmaz ki? Anılmazsa BB için canını verenler, gözünü sakınmayanlar, kendini BB dendi mi yerlere atanlara çok ayıp olur.
Büyük siyasetçiler yaratıcı olmalıdır. Tıpkı şapkadan tavşan çıkarır gibi, BB paketinden işe yarayan siyasi araçlar çıkartabilmelidir. Paketten vatanın birliği bütünlüğü (VBB) çıktı mı, akan sular duruyor. VBB kaldırma gücü açısından müthiş. İki üç kere “VBB elden gidiyor” demek yeterli. Şapkadan tavşan çıkarır gibi kitlelerden milisler çıkarılabiliyor. Milisler bayağı akıllı. İpucu verildi mi gidip bir partinin genel merkezini talan etmek ve yakmak gibi işleri bile hızla tamamlayabiliyorlar. Milis gücü mis gibi bir siyasi araç.
***
Akıllı siyasetçiler hazır BB paketi ellerindeyken niye VBB ile yetinsinler? Vatan kadar değerli başka kavram bulunamaz mı? Milletin birlik bütünlüğü zaten kullanılıyor. Yakın zamanda ümmetin birlik bütünlüğü devreye sokuldu. O zaman, hokus pokus, paketten ailenin birliği bütünlüğü (ABB) çıkarılamaz mı? Aile en az vatan kadar kırılgan değil mi? Taze meyve gibi kolay bozulan, taze ekmek gibi, kolayca bayata kaçan bir şey... Çok uygun.
Ailenin bu özelliklerini bilen kötüler, Türkiye’yi bir an olsun rahat bırakmayan o şer güçler, vatanı hedef aldıkları gibi aileyi de bozmaya kalkıyor olamazlar mı? Neyse ki, ABB konusunda yetkililer görev başındalar. Örneğin, Bursa Valisi geçen ay aileyi bekleyen tehlikelerden birinin adını koymuş: “Özellikle son yıllarda aile mefhumumuzu sinsice temelinden sarsan sosyal medya alışkanlığı.” Sinsi sosyal medya, ABB için çok ciddi bir tehlikeymiş. Bu sinsi güç, kırılma, dağılma, kokma, bozulma oranların artmasının belki de en önemli etmenlerinden biriymiş. Vali “toplumun temel taşlarının bazı erozyonlarla karşı karşıya” olması nedeniyle TBMM Aile Bütünlüğünün Korunması Araştırma Komisyonunun kurulmuş olmasına dikkat çekmiş.
Komisyon bayağı kalabalık. Başkanı ise, aileyi dişi kuş kurduğu için olsa gerek, bir kadın. Komisyon il il gezerek araştırma üzerine araştırma yapıyor. Komisyon mart ayında Ordu’yu ziyaret ettiğinde vali bir açıklama yapmış: “Sağlıklı bir nesil, mutlu ve huzurlu bir ailede yetişir” demiş. “Bir memleketin geleceğinden bahsediyorsak, aile unsurunun o memlekette sağlam temellere dayanması gerekir” demiş. “Parçalanmış ailelerde yetişen çocukların” daha sorunlu olduğunu vurgulamış.
***
Hazır 23 Nisan ve 24 Nisan, hatta Hrant’ın dediği gibi 23.5 Nisan geldi geçiyor, BB paketini kurnazların elinden alıp bir bakalım. Belki içinden güzel şeyler çıkarılabilir. Örneğin, paketten çocuklar için bütünlük çıksa ne güzel olurdu. Çocukların toplumdan koparılması geride kalsa; çocuklar küçük ve yetersiz görülmeseler, bir bütünün doğal parçası sayılsalar...
Parmağını, elini, kolunu, hatta kendini makineye kaptıran, çalışmak zorunda bırakılmış çocuklar birden çalışmayan, bedeni bütün kalan çocuklara dönüşseler. Mayına basan, havan mermisine hedef olan, üzerinden panzer geçirilen çocuklar birden geri gelseler; hiçbir şey olmamış gibi, bedenleri bir bütün olarak. Cinsel saldırıya maruz kalan, her açıdan örselenen, büyüklerin aşağılık arzularının nesnesine dönüştürülen çocukların bedenleri ve zihinleri arınsa, bütünlüğüne geri dönse...
Türkiye’de çocukların durumu hiç ama hiç iyi değil. Çocukların acımasız büyüklerin ellerinden kurtulabileceği; barış, özgürlük ve adalet içinde yaşayabilecekleri günler ancak daha iyi bir dünyanın olabileceğine inanırsak gelebilir.
- Neden unutturmak istiyorlar? 22 Aralık 2024 04:15
- Çocuk çocuktur! 08 Aralık 2024 04:29
- Soul Behar Tsalik: Gazze’den çıkın! 01 Aralık 2024 04:30
- Profesör Saibaba ardından 17 Kasım 2024 04:01
- Irkçılığa karşı zırh gerek 03 Kasım 2024 04:03
- Almanya, militarizm ve okullar 20 Ekim 2024 04:15
- Nihon Hidankyo kuruluş bildirgesi 13 Ekim 2024 04:15
- Yuval: Soykırıma ortak olmam 29 Eylül 2024 04:54
- Ordunun kıskacındaki gençler 15 Eylül 2024 04:08
- Nükleer felaket önlenebilir 08 Eylül 2024 04:27
- Nükleer kuyu 01 Eylül 2024 04:25
- Oryan Mueller de reddediyor 25 Ağustos 2024 04:40