Kut-ül Amare ile Sykes-Picot...
Fotoğraf: Envato
Sn. C.Bşk., “zafer”in 100. yılına denk gelen 29 Nisan günkü Kut-ül Amare kutlamalarında “Milletimizin, medeniyetimizin binlerce yıllık tarihini, neredeyse 1919 yılından başlatan bir tarih anlayışını reddediyorum. Her kim ki zaferleriyle ve yenilgileriyle son 200 yılımızı, hatta son 600 yılımızı soyutlayıp eski Türk tarihinden Cumhuriyete atlıyorsa biliniz ki o kişi milletimizin de devletimizin de hasmıdır.” dedi.
Nasıl “kişi değil devlet laiktir ve laiklik devletin bütün inançlara ve ateistlere aynı mesafede durması demektir” derken, devleti temsilen “herkese eşit mesafede olmak” yerine, elinde Kur’an, C. Bşk. olarak devlet yönetiyor ve “Arap birliği” yerine “Müslümanların birliği”ni savunup gerçekleştirmek üzere program ediniyorsa, tarihe yaklaşımda da aynı şeyi yapıyor.
CHP Gn. Bşk. Sn. Kılıçdaroğlu’nu “yok hükmünde” saymış, bir törende ne kafasını çevirip bakmış ne elini uzatmıştı; oysa tüm devleti temsilen C.Bşk. idi. Oysa Kılıçdaroğlu ve peşinden gidenlerin de C.Bşk. olması ve onu da kucaklayıcı tutumlar benimsemesi gerekti. Şimdi tarihe bu yaklaşımıyla, benim de C.Bşk.’nım olarak, beni de temsilen davranmak yerine bir defa beni ve benim gibileri hasım ilan etiyor. Ve bu açık tutum karşısında, Kemalist olup olmadığını bilmiyoruz, açıklamadı, ancak herhalde “değilim” demeyecek olan Gn.Kur.Bşk.’ndan başlayarak, Kemalistlerin ne diyecekleri merak konusu oluyor. Çünkü biliniyor; M. Kemal tarihi Kurtuluş Savaşı ile başlatmasa bile, öncesine, Osmanlı’ya hiç de olumlu hisler beslemedi, başta Nutuk, tutumu hiç de Osmanlı yanlısı olmadı. Nasıl olsundu? İngiliz ajanı olarak davranmakta olan işbirlikçi hain son padişah Vahdettin, hakkında fetva çıkartmış, kendisini derdest etmeye ve Kurtuluş Savaşı’nın önünü almaya çalışıyordu!
Tarih, tabii ki 1919’da başlamaz, Sn. C.Bşk. haklıdır; ama zaten kimse başlatmamaktadır. Tartışma odur ki, padişahlık ve Hilafeti savunmaya da uzanacak Alman yandaşı Osmanlı mı yoksa Kurtuluş Savaşı mı savunulacaktır?
“23 Nisan’a alternatif değil” denmektedir, ama o iptal edilirken, son yıllarda bir Çanakkale ve şimdi de iki, Kut-ül Amare zaferleri kutlanmaktadır.
Tarih 1919’la kuşkusuz başlamaz, İzmir’de “ilk kurşun”u Hasan Tahsin atmıştır, Antep’te Karayılan, Maraş’ta Sütçü İmam… vardır. Ancak “Bandırma Vapuru”na aşırı bir anlam yüklenmiş olması bir yana, yaklaşık 1918-19 yılına denk düşen bu zaman diliminde Türkiye tarihi kritik bir dönemeçten geçmiştir.
O zamana dek Osmanlı vardır ve son savaşa Almanya ile ittifak halinde katılmıştır ki, katıldığı bu Birinci Dünya Savaşı dünyanın paylaşılmasına yönelik emperyalist bir savaştır. Çanakkale ve Kut-ül Amare de bu savaşın cepheleridir. Osmanlı’yı Almanlar yönetmektedir. Şuradan bellidir ki, başkomutan Padişah ve vekili Enver filan değildir, ama Kayzer II. Wilhelm’le vekili Hindenburg’tur. Çanakkale’de komutan Liman Von Sanders, Kut-ül Amare’deyse Goltz “Paşa”dır! Bunlara herhalde öykünülemez!
Üstelik Osmanlı toprakları, özellikle Ortadoğu ve Boğazlar, daha savaş öncesi bölüşülme konusu olarak masaya yatırılmıştır. Bütün büyük emperyalistlerin gözü olan topraklardır. Almanya bu topraklara “güzellikle” hakim olma yolunu tutmuştur. İngiltere’yle Fransa ise “Kut Zaferi”nin üzerinden bir ay geçmeden Sykes-Picot anlaşmasıyla, savaş öncesi Osmanlı toprakları üzerindeaki tartışmalarına bir nokta koymuş ve paylaşımda anlaşmışlardır. Yanisi şudur ki, Kut-ül Amare’nin ardından gelen Osmanlı’nın bütün bir Ortadoğu’yu kaybetmesidir. Şaşırtıcı değildir, çünkü o savaş, zaten toprakların paylaşımı ve ilhakı içindir.
Ama Kurtuluş Savaşı farklıdır, toprak ilhakı için değil, emperyalist işgalden kurtuluş ve bağımsızlık içindir, şiarı “ya istiklal ya ölüm” olmuştur. Fark buradadır ve bu nedenle gözler Kut’a dikilmemelidir. Bunu düşünüp söylemenin “millete hasımlık”la şüphesiz alakası yoktur!
- Ortadoğu yeniden dizayn edilirken... 10 Aralık 2024 05:08
- Esad’la görüşüp anlaşma mı, kavga mı? Hangisi? 03 Aralık 2024 06:45
- CHP ile Cumhur ve sınama yanılma… 27 Kasım 2024 06:45
- Papatya falı ve havuçla sopa... 19 Kasım 2024 04:58
- İngiltere'de Kasım Gelincikleri ya da 'şehitleri anma' günü 12 Kasım 2024 04:26
- Hoş geliyorsun faşizm… 06 Kasım 2024 04:55
- İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur! 22 Ekim 2024 04:50
- Bahçeli, MHP ve terör... 17 Ekim 2024 05:43
- CHP ile nereye kadar? 15 Ekim 2024 05:11
- Sadece İsrail mi terörist? 08 Ekim 2024 04:51
- İsrail’le uzlaşıp anlaşma mı, mücadele mi? 06 Ekim 2024 03:57
- Haydut başı: Amerikan emperyalizmi 01 Ekim 2024 05:02