24 Mayıs 2016 00:20

Şampiyonun façası bozulurken

Şampiyonun façası bozulurken

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Golden State Warriors, uzun süredir “en iyi”nin de ötesinde NBA’in en moral bozucu, en korkutucu takımı. “İnsan bilmediği şeyden korkar” denir ya, Warriors’ın korkutuculuğu da bundan ileri geliyor. Uzun süre kimse Warriors’ı alt etmeyi başaramadı. Onun oynadığı basketbol herkesin bildiğinden farklı, onun yıldızları herkesten farklı.

Bu yüzden Stephen Curry’nin hücum süresinin 7. saniyesinde kendi sahasının yarısından soktuğu şutlarla LeBron James’in rakip savunmanın üzerinden yükselip bastığı smaçların arasında -birinin üçlük birinin ikilik olmasının dışında- önemli bir nitelik farkı var. Curry, absürt şutları repertuvarının en önemli parçalarından biri haline getirirken ligin geri kalanını da hayranlık, şaşkınlık ve çaresizlik içerisinde bıraktı: “Bunu kim durdurabilir ki?” Bu çaresizliğe, 18 Ocak’ta Quicken Loans Arena’da Cleveland Cavaliers’ın sözde “intikam” maçında tüm hüznüyle tanıklık ettik. Cleveland, büyük bir motivasyonla başladığı maçta silindir gibi ezildi.

3 periyotta fark 37’ye çıktı ve 28 dakikaya, 7 üçlükle 35 sayı sığdıran ligin yeni “En iyisi” Stephen Curry’nin son periyotta parkeye adım atması dahi gerekmedi. Cavs, o gün David Blatt’le bir yere varamayacağına kani oldu ve rota değiştirdi. Bu rota değişikliğinin faydalarına nihayet Playoff’ta tanıklık ediyoruz. Yine de Golden State’in büyüsü, Golden State’e daha çok benzeyerek mi bozulur, henüz emin değiliz. Gerçi Amerikan argosunda “Swagger” diye geçen o afili hal, o çözülemezlikten ileri gelen “yenilmez” hava, yerini yavaş yavaş başka bir şeye bırakıyor. Oklahoma City Thunder, San Antonio Spurs’ten sonra Golden State’in de façasını bozuyor şu günlerde. Oakland’daki galibiyetin ardından kendi evinde 3 periyotta 116 sayı atarak alınan 133-105’lik galibiyet, NBA’in geri kalanı(en çok da Cleveland) için birazcık iyi bir haber. Birileri, onların yerine Stephen Curry ve arkadaşlarının nasıl yenilebileceğini bulmuşa benziyor. Westbrook’la, Durant’le hatta Roberson ve Waiters’la aldığı her savunma ribaundunu hızlı hücuma çeviren Thunder, Warriors’ı geçiş hücumlarında amansızca hırpalayarak zafere uzandı.

Bunu nihayete erdirebilirler mi? GSW’nin mutlaka bir cevabı olacaktır. Her büyük takım, her şampiyon, yol üzerinde testlere tabi tutulur. Bu testlerden başarıyla çıkanlar “Büyük şampiyon” olarak anılır. Sahada gördüklerini, GSW’nin sıra dışı bir takım olduğuna inanmak için yeterli bulmayanlar, 73-9’luk normal sezon rekorunu hatırlayabilir. Bu yüzden OKC’nin yaptığını küçümsediğim düşünülmesin. Sadece façası bozulsa da Golden State’i yabana atmamak gerektiğini hatırlatıyorum. Bu gece Oklahoma City’de oynanacak maç, 7 maça gideceğini düşündüğüm serinin kaderinde büyük bir yere sahip olacak. Batı’da vaziyet buyken Doğu Konferansı’nda Cleveland Cavaliers, Tyronn Lue’nun vadettiği üzere “farklı bir takım” olarak çarpıcı bir Playoff koşusuna imza attı.

10 maç üst üste kazandılar ancak bunu yaparken üst düzey takımlarla karşılaşmadıklarını vurgulamak gerek. Valanciunas’sız Toronto Raptors karşısında aldıkları mağlubiyet, kimilerinin “Şampiyonluğun en büyük adayı” ilan ettiği Cavs için bir “Gerçeklik yoklaması” mıydı? Ne olursa olsun güç dengelerine göre, Cavs’in Raptors’ı da süpürmesi gerekiyordu. Çünkü Raptors, doğu finalisti olsa da elit bir takım değil. Kyrie Irving ve Kevin Love’ın devreye girmesini engelleyerek önemli bir galibiyete imza attılar.

Bu yazı okunduğu sırada 4. maç da tamamlanmış olacak. Bana, Cavs zorlanarak kazanacak gibi geliyor. O zaman seri de neredeyse bitmiş olur ve LeBron James tarihi şampiyonluk için finalde Oklahoma City’yi görmek için dua etmeye başlar. Bildiğin zehirle baş etmek daha kolaydır çünkü.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa