Yıllık ücretli iznin kullandırılmaması hukuka aykırı
Fotoğraf: Envato
SORU: Senelik izin vermiyorlar. Ne yapmam lazım?
CEVAP: Yıllık ücretli izin hakkı çalışma hayatında en önemli konuların başında gelmektedir. Yıllık ücretli izin hakkı ile ilgili düzenlemeler, İş Kanunu’nda birkaç maddede düzenlenmiştir. Bunların başında en temel olarak sayılacak olan husus ise, İş Kanunu’nun 53. maddesinin 2. fıkrasında yer alan, “Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceğine” dair olan düzenlemedir. Yani, bir işçi yıllık izin hakkını kullanmaktan vazgeçemez. İşveren kendisine bu hakkını kullandırmakla yükümlüdür. Dolayısıyla, açıkça yasal bir zorunluluk olan yılık ücretli izin hakkının kullandırılmaması açıkça hukuka aykırıdır.
Ancak, yıllık ücretli izin hakkını kullanabilmesi için işçinin o işyerinde, işe başladığı tarihten itibaren deneme süresi de dahil olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olması gerekmektedir. Tek husus budur. Bu bir yılık sürenin hesabında Kanun, bazı halleri de çalışılmış olarak kabul etmektedir. Bunlar,
a) İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler.
b) Kadın işçilerin 74. madde gereğince doğumdan önce ve sonra çalıştırılmadıkları günler.
c) İşçinin muvazzaf askerlik hizmeti dışında manevra veya herhangi bir kanundan dolayı ödevlendirilmesi sırasında işine gidemediği günler (Bu sürenin yılda 90 günden fazlası sayılmaz).
d) Çalışmakta olduğu işyerinde zorlayıcı sebepler yüzünden işin aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği zamanın on beş günü (İşçinin yeniden işe başlaması şartıyla).
e) Çalışma süresinden sayılan haller.
f) Hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil günleri.
g) 3153 sayılı Kanun’a dayanılarak çıkarılan tüzüğe göre röntgen muayenehanelerinde çalışanlara pazardan başka verilmesi gereken yarım günlük izinler.
h) İşçilerin arabuluculuk toplantılarına katılmaları, hakem kurullarında bulunmaları, bu kurullarda işçi temsilciliği görevlerini yapmaları, çalışma hayatı ile ilgili mevzuata göre kurulan meclis, kurul, komisyon ve toplantılara yahut işçilik konuları ile ilgili uluslararası kuruluşların konferans, kongre veya kurullarına işçi veya sendika temsilcisi olarak katılması sebebiyle işlerine devam edemedikleri günler.
ı) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 md.) Ek 2’nci maddede sayılan izin süreleri,mazeret izinleri, babalık izin günleri
j) İşveren tarafından verilen diğer izinler ile 65’inci maddedeki kısa çalışma süreleri.
k) Bu Kanunun uygulanması sonucu olarak işçiye verilmiş bulunan yıllık ücretli izin süresi.
Bu sürelerde işçi çalışmamasına rağmen bir yılık çalışma süresinin hesabında çalışılmış gibi kabul edilmektedir.
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi ise, hizmet süresine göre belirlenmektedir. Buna göre izin süresi;
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara on dört günden,
b) Beş yıldan fazla on beş yıldan az olanlara yirmi günden,
c) On beş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmi altı günden az olamaz. Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.
Ancak on sekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.
Bu süreler alt süreler olup, ayrıca iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.
İşçinin yıllık ücretli izninin kullandırılmaması, haklı nedenli fesih sebebidir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından verilen 29.11.2011 tarihli bir kararda, “Dosya içeriğine göre davacı işçi işyerinde 1995 yılında işe girmiş ve işverence İş Kanunu hükümlerine göre usulüne uygun olarak yıllık izinleri kullandırılmamıştır. Yıllık izin hakkı anayasal temeli olan bir dinlenme hakkı olup işverence bu hakkın kullandırılmaması işçi açısından haklı fesih nedeni oluşturur” denmektedir.
Ayrıca İş Kanunu’nun 103. maddesinde yıllık ücretli izinleri kullandırmayan işverene idari para cezası düzenlenmektedir. Bunun için işçinin şikayeti gerekmektedir.
Sonuç olarak, anayasal bir hak olan yıllık ücretli izni kullandırmama gibi bir durum hukuki değildir ve işçi açısından haklı nedenle fesih olanağı vermektedir. Ancak her somut olay kendi içinde değerlendirildiği için daha detaylı bir soru ile bir avukata yüz yüze danışmanızı tavsiye ederim.
- Yaptığım iş nedeniyle bel fıtığı olunca istifa ettim, tazminatı alabilir miyim? 13 Ocak 2025 04:00
- Sosyal medya paylaşımları işten atmaya gerekçe olur mu? 06 Ocak 2025 05:01
- Sigorta kaydı yapılmayan ücretli öğretmenin hukuk mücadelesi 23 Aralık 2024 04:02
- Özel okul öğretmenleri kıdem tazminatı alabilir 16 Aralık 2024 04:42
- Patron, istemediğim halde vardiyamı değiştirebilir mi? 02 Aralık 2024 04:34
- ‘Ameliyat oldum tazminatımı alıp çıkabilmek için belli bir süre var mıdır?’ 25 Kasım 2024 04:30
- Elden aldığım ücretim ödenmeden işten ayrılsam daha sonra bu parayı alabilir miyim? 18 Kasım 2024 04:30
- Bakım yükümlülüğü nedeniyle ayrıldığım iş yerinden haklarımı alabilir miyim? 11 Kasım 2024 04:20
- Eski iş yerime dönersem kıdem tazminatım kaldığı yerden hesaplanır mı? 28 Ekim 2024 04:39
- Yazılı bir iş sözleşmesi olmasa dahi işçi, hakları için ihtarname çekebilir 14 Ekim 2024 05:05
- Hukukta zamanın geçmesi düzenlemeleri: Zaman aşımı ve hak düşürücü süre 30 Eylül 2024 04:45
- İş yerinde bir yılını dolduran işçi yıllık izin hakkı kazanır 23 Eylül 2024 04:53