Zamanın ruhu dayanışmada saklı
Fotoğraf: Envato
Böyle bir zamanda yaşıyor olmasaydık, Yeni Akit’in Evrensel gazetesi hakkında (ve hatta herhangi bir konu hakkında) yazdıkları hiçbirimizin umurunda olmazdı. Ne yazık ki, hedef göstermenin, tetikçiliğin işler bir infaz mekanizması olduğu bir tuhaf zamanda yaşıyoruz. En yakın örneklerini düşününce de endişelenmemek elde olmuyor. Akit’in Özgür Gündem’i hedef göstermesini ya da geçen kış Sabah’ın imc TV ile ilgili ‘vatandaş rahatsız’ kampanyasını biliyoruz. Özgür Gündem’in kapatılması, gazetecilerin darbedilerek götürülüşü, genel yayın yönetmeni ve yazı işleri müdürünün hâlâ tutuklu oluşu, imc TV’nin hukuksuz bir biçimde Türksat’tan atılışı gözümüzün önünde. Köşelerden yapılan tutuklama çağrıları ve onlara emir komuta zinciri varmışçasına anında verilen yanıtları biliyoruz. Yoksa, çarşamba günü Akit ‘PKK sözcüsü Evrensel kapatılıyor’ diye yazdıysa kimin umurunda olurdu? Yazan kişi ‘Türk bayrağından rahatsızlar’ alt başlığını atarak kendince milliyetçi damar gıdıklamış. Evrensel ‘sözde’ gazeteymiş, falan filan. Böyle bir zamanda olmasaydık, Akit’in böyle banal kodlarla hedef göstermesine vereceğimiz maksimum enerji, yazıdaki mantık atlamalarının altını çizmek, ‘sözde’ kavramının retorik kullanımındaki tutarsızlığı deşifre etmek, belki biraz da hadsizlikten konu açıp gazeteciliğin ne olduğu ve ne olmadığı hakkında genel bilgi vermekten ibaret olurdu. Evrensel gazetesi de Akit hakkında suç duyurusunda bulunmakla yetinir, bu mesnetsiz hedef göstermeyi yargıya havale ederdi.
Şimdiki zamanda ise böyle bir durum karşısında olması gereken kendiliğinden oluyor. Akit’in Evrensel’i hedef gösterdiği haberi sosyal medyaya düşer düşmez, #EvrenseleDokunma etiketiyle bir kampanya başlıyor. #EvrenseleDokunma etiketi saatlerce trending topic listesinde kalıyor. Gazetenin okuyucuları kadar haberciliği esas alan diğer medya organları da Evrensel’e sahip çıkıyor. Dönüp bu etiket altında yazılan tweetlere bakmak bile insana çok hissettiriyor, haberciliğin özüne olan özlem ne kadar büyükse derdi hakikat kadar incelik ve adalet de olan gazeteyi kucaklamak o denli yoğun oluyor.
Şimdiki zaman; dayanışmanın bir refleks gibi ortaya çıktığı, bazen sosyal medyada hızlıca dolaşıma girdiği, bazen adliye kapısında bazen de haber nöbetlerinde çoğaldığı, büyüdüğü bir zaman. Gazete köşelerinden, haber başlıklarından şuursuzca hedef göstermenin ve tetikçilik yapmanın bırakın cezasız kalmasını ödüllendiriliyor olması, içinde bulunduğumuz zamanın belirgin bir özelliği olabilir. Zamanın ruhu ise, buna karşı organikleşen dayanışmada saklı.
- Her gün biraz daha karanlık 05 Kasım 2016 00:30
- Gazeteciliğin karşısındaki iktidar Kuzey Dakota'da da aynı 22 Ekim 2016 00:13
- Gazeteciler neden oturma eylemindeydi? 15 Ekim 2016 00:29
- Bundan sonrası anlatım bozukluğu 08 Ekim 2016 04:40
- Etkisiz hale getirilen barış umudu ve habercilik 01 Ekim 2016 00:52
- Çıkışımız var mı? 24 Eylül 2016 00:51
- En büyük, en ezen ve suçu görülmeyen... 10 Eylül 2016 00:51
- Net, yürekli, çalışkan bir muhabir 20 Ağustos 2016 00:51
- Mitik dünyamızın vahşi ikili karşıtlıkları 13 Ağustos 2016 00:13
- Mitik dünyamızın vahşi ikili karşıtlıkları 13 Ağustos 2016 00:13
- Ne zaman, ne için gazetecilik? 06 Ağustos 2016 00:54
- Hangi kıstasla bir torbada? 30 Temmuz 2016 01:00