Suriye'ye niye girdik?

Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen Parlamentolararası Kudüs Platformu Kudüs ve Sürecin Problemleri Sempozyumu’nda konuşmuş. Konuşmasında Türkiye’nin Suriye’ye niye girdiğini de anlatmış. Hürriyet Gazetesi’ne göre Erdoğan şunları söylemiş: “Suriye meselesinde BM Güvenlik Konseyi bir adım atabiliyor mu? BM’den Suriye’de Irak’ta bir şey görebildiniz mi? Şu anda 600 bin rakamları konuşuluyor ama hayır, bana göre Suriye’de 1 milyona yakın insan öldü. Çocuk, kadın ayrım yapılmaksızın devam ediyor. Nerede BM? Ne yapıyor? Irak’ta var mı? Yok. Biz sabır sabır dedik, en sonunda dayanamadık Suriye’ye ÖSO ile girmek zorunda kaldık. Niçin girdik? Bizim Suriye’nin topraklarında gözümüz yok. Mesele toprağın gerçek sahipleri, toprağına sahip olsunlar. Bunu sağlamak için. Orada adaletin tesisi için varız. Devlet terörü Esed’in hükümranlığına son vermek için biz oraya girdik. Kimse de ırkı milliyetçilik yapmasın. Çünkü bizim asabi bir milliyetçiliğe asla olumlu bakmamız mümkün değildir. “

Erdoğan iç politikaya ilişkin konuşmalarında sık sık yasalara ve Anayasaya aykırı sözler ediyor. Tabii, kimse bu konuda yasalardaki yaptırımları uygulayamıyor. Fakat, uluslararası konularda da, iç politikada olduğu gibi konuşursa. Bu konuşmalar ileride Türkiye’ye sorunlar yaratabilir.Türkiye’nin Suriye’ye girişi konusundaki resmi açıklaması Cumhurbaşkanı’nın açıklaması gibi değildir. Böyle bir açıklamayı resmen hiçbir devlet yapamaz. Böyle bir açıklama “resmen savaş ilanı”dır. Çünkü, Suriye halen BM üyesi bağımsız bir devlettir. Ve, Suriye Devleti’ ni Esad Rejimi yönetmektedir. BM tarafından tanınan, temsil edilen bir yönetimdir. BM üyesi bir devletin topraklarına onun meşru hükümetini devirmek için asker sokmak o devlete savaş ilanıdır ve uluslararası hukuka, BM kararlarına aykırıdır.

İbrahim Kalın belki akşam ya da yarın bu sözleri düzeltir ama bu sözler kısa ya da orta vadede Türkiye’nin başını çok ağrıtacaktır.Sen, başka bir devletin meşru iktidarını devirmek için topraklarına girersen, yarın seni devirmek için de birileri senin topraklarına girebilir. Anlaşılan, artık Erdoğan’ın konuşmalarını birileri yazmıyor. Mealen konuşuyor. Ya da yazılı konuşmanın zaman zaman dışına çıkıyor. 

Türkiye’nin Suriye’ye giriş gerekçeleri Erdoğan’ın açıkladığı gibi olmasa dahi uluslararası hukuka göre sorunludur. Sınırlarını terörist saldırılara karşı korumak için girdiğini iddia etmiştir. Fakat, teröristlerle falan çarpışmamakta, ABD önderliğinde kurulan İŞİD’e karşı koalisyon güçleri ve Rusya tarafından desteklenen Suriye Ordusu ile sık sık karşı karşıya gelmektedir. 

Türkiye gerçekten İŞİD ile mücadele için mi Suriye’dedir, yoksa YPG ve Suriye Ordusu ile çatışmak için mi? Bu konu bir an önce açıklığa kavuşturulmalıdır. Çünkü, hem uluslararası hukuk açısından çok önemli, hem de iç hukuk açısından çok önemlidir. TBMM, sınır ötesi operasyon için tezkereyi onadığında bir savaş tezkeresi mi onamıştır, yoksa İŞİD ile mücadele için sınırlı harekat tezkeresi mi? TBMM de bu konuyu yeniden ele almalıdır. Cumhurbaşkanı’nın konuşması ve askeri harekatınhedefleri TBMM tarafından yeniden tartışılmalıdır. Aksi takdirde gelişecek durumlardan TBMM de sorumlu olacaktır. 

Ne diyelim? Sonumuz hayırlı olsun.