‘Cumartesi Anneleri’ yasası

“Cumartesi Anneleri” aklıma geldikçe yüreğim yanar. Onlar, 1995 yılının 27 Mayıs gününden bu yana, her hafta cumartesi günleri, İstanbul’daki Galatasaray Meydanı’nda oturma eylemi düzenleyerek “Gözaltında kaybolan” çocukları dolayısıyla bir araya geldiler. Ama sonuç hiç değişmiyordu: Sonuç, “bilinmezlik”ti. Bu annelerin gözaltına alınan çocukları, bilinmez bir şekilde yok olmuş, eve dönmemiş, bir daha görülmemişti.

Tam da bir “Hukuk devleti”nin konusu! 
Her neyse… Günümüzde CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili olan Zeynep Altıok Akatlı*, TBMM Başkanlığı’na bir yasa önerisi verdi. Eğer bu öneri yasalaşırsa “Çocukları gözaltında kaybedilen anneler” adına, her yıl 20 ve 27 mayıs günleri arasındaki hafta, Cumartesi Anneleri Haftası olarak anılacak ve konuyla ilgili etkinliklere yer verilecek. 

Bu anlamlı yasa tasarısını hazırlayan Zeynep Altıok Akatlı’yı kutluyorum. 

Peki, sonuç ne olacak dersiniz? Yasayı, o anneler gibi yıllar boyunca bekleyecek miyiz?
*
Okurlarıma bir mutlu haber, bir de acı haber:       

Değerli sanatçımız Turhan Selçuk’un adına ve anısına düzenlenen Uluslararası Turhan Selçuk Karikatür Yarışması sonucunda elde edilen eserlerden oluşan sergi, bu yazıyı hazırladığım günlerde bütün yönleriyle tamamlandı. Önceki yıllarda olduğu gibi, Milas Belediyesi’nin katkısıyla gerçekleşen yarışmayı yansıtan sergi, 24 Mayıs 2017 Çarşamba günü (yarın), İstanbul’da Karaköy’deki Schneidertempel Sanat Merkezi’nde saat 18’de başlayan bir davetle açılacak.

Geçen hafta, değerli dostum ve yazar kardeşim Mümtaz İdil’i kaybettik (doğ. 1952). Mümtaz, 1980’li yılların en dikkate değer genç yazarları arasındaydı. Onun ilk yazılarını Türkiye Yazıları dergisinde yayımlamıştık. Oysa bu incelikli insanın asıl değerli ve üstün tarafı, alçakgönüllü kişiliğini hep koruyor olmasıydı. İtalyan soylusu rolündeki bir Anadolu çocuğu gibiydi. Kültür Bakanlığı’nda üst düzey göreve getirildiği yıllarda, sanki bu makama oturmuş olmaktan sıkılıyormuş gibi bir hali vardı. 

Adamlık budur. Türkiye, adam gibi bir adamını daha yitirdi… 
     
*Zeynep’in birinci soyadı, ışıklar içinde yatan babası, değerli şairimiz Metin Altıok’un; ikincisi ise ışıklar içinde yatan annesi değerli felsefeci ve yazarımız Füsun Akatlı’nındır.